4

2 1 0
                                    

Ne kadar uğraşsam da ona ulaşmak zor gibi görünüyor, en kötüsü de herşeyi bilmek neden korktuğunu, niye konuşmadığını... Elimdeki bardağın etrafında parmağımı gezdirirken o günü düşündüm tekrar.
Arkadaşlarla belirli mekanımız da oturmuş bir şeyler içiyorduk bir müddet sonra yanımıza Sarp geldi onunla pek konuşmazdım sadece selam veriyordum. Hal ve hareketleri hiç hoşuma gitmiyordu,birde psikolojik soruları vardı sanırım tesadüfen yanım boş olduğu için oturdu.  Sonra gözüm telefonuna takıldı daha doğrusu ekranda ki kıza Yaren di... Çok güzel gülümsediği bir fotograftı. Kim olduğunu sorduğumda yeni takıntım diye cevap verip telefonu ters çevirmişti. Sanki beynime kazınmış gibi sürekli yeşil gözleri ve gülümsemesi aklıma gelip ruhumu rahatlatıyordu. Sonra yurt dışındaki işlerimizi halletmek için buralardan uzaklaşmam gerekti uzun bir süre geçmesine rağmen onu ve gülüşünü asla unutmadım. Yurtdışından döndükten  beş ay kadar sonra babası beni bulmuştu anlamadığım bir şekilde sanki kader bizi ilmek ilmek bağlıyor gibiydi. Doğrusunu söylemek gerekirse çok mutlu olmuştum fakat başına gelenleri öğrenene kadar.
Şimdi gülüşüne kapıldığım kadın yanımda ama ne o gülüşü var ne de mutluluğu ve ne yapmam gerekiyor bir türlü bulamıyorum. Onu yanıma zorla getirdim evet ama Sarp denen o şerefsizin ona yaklaşma düşüncesi beni deli ettiği için yaptım bunu.
Oturduğum yerden kalkıp daha fazla beklemeden odasına yöneldim kapıyı tıkladığım da ses gelmedi , yavaşça açıp içeri baktığımda yatağın üzerinde uyuya kaldığını gördüm üzerini  örtmemiş yanına yaklaşıp bir müddet izledim. Melek gibiydi uzun saçları, hafif esmer bebek gibi bir teni, mankenleri kıskandıracak yüz hattı  vardı. Yavaş hareketlerimle üzerini örtüp rahatsız etmemek için sessizce çıktım.
Sarp ın ne halde olduğunu öğrenmesi için bir adamı göndermiştim. Onun bu hale gelmesine sebep olan o piçin rahat yaşamı bitmişti artık. Aşağıya indiğimde adamın gelmiş olduğunu görüp beklemeden
- Sarp yaşıyor mu  diye sordum.
-Hastaneden kaybolmuş efendim  Harun beyde arıyormuş ama bulamamış.
-Siz herhangi bir şey bulabilniz mi?
- Çok az ipucu var elimizde ama abisi apar topar yurt dışına gitmiş efendim.
- Bu işimize yarar sürekli gözünüz üzerinde olsun illaki bir gün açık verecekler. Tamam çıkabilirsin.
Adamımın çıkmasıyla düşünmeye başladım nerede olabilirdi fakat hiç bir şey gelmedi aklıma. Daha fazla beklemeyip ortak arkadaşlarımızın bulunduğu  bara sürdüm arabayı. Barın kapısına geldiğimde anahtarı valeye verip içeriye girdim . Gözlerimde iceriyi taradigimda aradiklarimi bulup yanlarına gittim.  Biraz onların yaptığını yapıp boş sohbetlere katıldım sonra asıl konuya gelerek
- Sarp nerelerde hiç görünmüyor diye sordum. Serdar yüzünü burusturarak
- Sen duymadın tabi o iğrenç herifin yaptıklarını
- Neyi duymadım kardeşim hayırdır.
- Bu takıntılı piç dershaneye gidiyordu ya sınav için orada bir kız varmış ona musallat olmuş. Sonra da kıza zorla sahip olmak istemiş bilmem kimin çocuğu.
- Kıza zarar vermiş mi peki
Arda size girerek
- Yok kızın babası bağırışlarını duyunca son anda yetişmiş zavallı kız baygınmış.
Serdar elini dizime koyarak
-16 yıl kadar ceza almıştı kızın babası da yemin etmiş onu yok etmek için içeri de hastanelik etmişler. Sonra kaçmış şerefsiz nereye gittiği belli değil ortada yok.
Sinirden nefes alışlarım derinleşmişti, elimle alnımı ovunca zafer omzuma dokunarak bizde senin gibi olduk hatta arayıp bulmak istedik kardeşim
- Şimdi nereye gittiklerini kimse bilmiyor mu?  diye sordum.
- Abisi Romanya ya gitmiş diye duydum ben.
Başımdan sıcak sular dökülmüştü sözüyle eğer Yareni durdurmasaydım şuan orada olacaktı. Bir süre daha başka konulardan sohbet ettikten sonra kalkarak.
- Ben artık gideyim yarın bayağı yoğun olacak deyip ayrıldım. Arabaya doğru giderken telefonum çaldı evdeki adamlardan biri arıyordu hemen açıp
- Bir sorun mu var diye sordum.
Korumanın söyledikleri duyunca hemen arabaya atlayıp hızla eve geldim. Açelya nın kapının önündeki koruma ile kavga ettiğini görünce hemen arabadan inerek kolundan tutarak
- Senin burada ne işin var.  diye sordum.
- Telefonlarımı neden açmadığını sorabilir miyim.
- Haddini bil sen kimsin de bana hesap sorabileceğini düşünebiliyorsun.
Açelya bir kaç adım geri çekilerek dolan gözlerle bana baktı o an camdan bizi izleyen zümrüt gözlerini gördüm. Uykulu bor hali vardı, ne olduğunu anlamaya çalışıyor gibiydi. Bakışlarımı izleyen Açelya kocaman gözlerle.
- Onu bulmuşsun dedi.
Bense başımı sallamakla yetindim sadece sonra bir hışımla
- Bir daha buraya gelme ve beni arama yoksa sonuçları senin için hiç iyi olmaz anladın mı ?
Yanından geçip hemen içeriye girdim ve Yarenin odasına koştum derin nefes alıp kapıyı çalarak içeriye girdim. Yatağın üzerinde oturmuş mahmur gözleriyle bana bakıyordu o an ona sarılıp doyasıya koklamayı o kadar çok istedim ki.
- Bir sorun mu var Ateş.
İsmimi ondan duymak farklı bir his yaratmıştı içimde kendimi toparlayarak
- Hayır bir sorun yok sen iyi misin ?
- Şey ben iyim de lavaboya gitmem gerek. Gülümseyerek kapının önünden çekildim bana doğru yaklaşarak
- Ne tarafta dedi
- Koridorun sonunda soldaki kapı.
Utanmıştı anladığım kadarıyla bana bakmadan hemen çıkıp dediğim yöne gitti bende rahatsız olmaması için  aşağıya indim. Neden bu kadar çok korkmuştum ki yanlış anlar diye mi ?
Hislerim bu aralar karma karışık baş edemiyor gibiyim sanki onları durduramıyorum Yarenin gelişiyle herşey çok değişti ya da bana mı öyle geliyor.
Yarenden....
Uykum kaçmıştı o kız neden öyle bağırmıştı ki çok kavgacı birine benziyordu. Güzelde kızdı aslında sarı saçlı, boylu poslu, tatlı yüzlüydü. O Ateşin neyi oluyordu acaba. Sorsam beni yanlış anlar mı? Niye anlasın ki sonuç olarak beni evlenmek için kaçırmadı mi. Neler oluyor bana böyle. Daha fazla eziyete dayanamayıp aşağıya inip su içmeye karar verdim. Mutfaktan bir bardak su alıp salona geçtim televizyonun kumandasını ararken masanın üzerinde duran bir zarf gözüme çarptı elime alıp bakarken onun ismini gördüm. Ellerim titreyip zarf yere düştü ve fotoğrafı dışarı fırladı olduğum yerde dona kalarak nefes almaya çalıştım. Duymuyor görmüyordum yine dışarıdan hiç bir şey bana etki etmiyordu. O görüntüler tekrar gelmişlerdi Ateş bana sarılarak
- geçti güzelim bak ben buradayım
diye kendime getirmeye çalıştı  ama sesi çok boğuk geliyordu kulağıma sanki ben bir kuyuya düşmüşüm de bana sesleniyormuş gibi sonra herşey karardı ve gözlerim kapandı.
Karanlıkta yine o vardı sesini duyabiliyorum  kulaklarımı tıkamaya çalışsam da iğrenç sesi beynimi delip geçiyor. Arkamı dönüp kaçmaya başladım karanlıkta nereye gittiğimi bilmeden öylece koştum. Sonra boşluğuna düştüm gözlerimi kapattığım anda derin nefes alarak uyandım Ateş yanımda endişeli bir şekilde beni izliyordu. Gözlerimi kapatıp derin nefesler aldım kendimi sakinleştirmek için hepsi rüyaydı  sakin olmalıyım geçti. Ateş te kolumu sıvazlayarak bana destek olmaya çalışıyordu.
- İyi misin Yaren doktora gidelim mi ?
-İyim ben geçer birazdan doktora gerek yok.
Sonra aklıma birden gördüklerim geldi eğer onu biliyorsa benim yaşadıklarımı da hepsini biliyor mu yani... Bu beni utandırmıştı kendimi daha da kötü hissettim birden dayanamayarak.
- Sen her şeyi biliyor musun ?
Sorumla Ateş gerilmişti derin bir nefes çekti kendine hakim olmaya çalışıyor gibi bir hali vardı. Kelimeleri zar zor toparlayarak.
- Araştırdığım kadarıyla biliyorum ama anlatmak istersen dinlerim.
- Bende pek bir şey hatırlamıyorum çığlıklarımı hatırlıyorum , sonra soğuk toprağı gerisini bilmiyorum bayılmışım uyandığımda hastanedeydim ben sormaya cesaret edemedim, ailem de bana bir şey söylemedi.
Ateş yumruklarını öyle sıkmıştı ki boğumları bembeyaz olmuştu. Gözlerini sabitleyip kısa kısa nefesler aldı. Daha önce hiç bu kadar sinirli görmemiştim. Boynunu sağa sola esneterek ismi gibi olan gözleriyle bana baktı.
- Baban sesini duymuş son anda yetişmiş sonra da onu hastanelik etmiş.
Yarenin gözlerinde bir ışık belirmişti duydukları ile nasıl yani o hiç bir şey yapamamış mıydı.
- Bu söylediklerin gerçek mi ?
Kızın bu halini gören adam biraz olsun sakinleşerek ona tam dönerek elllerini tuttu.
- Ben yalan söylemem güzelim hepsi doğru baban seni kurtarmış.
Kızın sevinci her haline yansımıştı önceki çöküklüğü kısmen de olsa gitmişti.
- Benim biraz işim var şimdi çıkıyorum sen de güzelce dinlen tamam mı?
Gülümseyerek başını salladı Yaren adam sözünü tekrar ederek.
- Tamam mı dedim.
- Tamam güzelce dinleyeceğim.
Adam odadan çıktıktan sonra Yarenin içi içine sığmamıştı. Keşke daha önce cesaret edipte aileme sorsaydım bunu diye düşünse de geçmişti artık peki şimdi ne yapacaktı Ateşten kaçacak mı yoksa onunla mı kalacaktı.



Kurtar BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin