17.01.96
Eğer mezarına bir çiçek dikmek zorundaysam güzel sevgilim. O sadece bir papatya olurdu. Beni papatya olarak gördüğün için. Ve o papatya ne zaman solarsa bende bu dünyadan göçüp gideceğim. Ne de olsa hayatında bir papatya vardı. Ve o papatya bile sensiz ayakta durmaya gücü yok. Yanına geldiğimde umarım beni affedersin. Sensiz yeni bir aile kurmak istemedim. O güneşli ev karanlığa bürünmüş olsun isterse yine de oradan çıkamam. Bu senin bana son hatıran. “Senin yerin benim yanım güzel sevgilim.” derdin şimdi ya evinde olacağım ya da burada, mezarının yanında. Çünkü ancak öyle yanında olabilirim. Yeni bir hayat kurmak istemiyorum. Seninle kurmak istiyordum. Farkındayım şuan belki bu mümkün değil ama yine de öyle olmayacaksa, hiç olmasın. Seni geride bırakamıyorum. Bir yanım hala seni özlüyor. Bırakıp gitmişsin gibi değil de beni evde bekliyor gibi geliyor her eve dönüş yolumda. Ya da yağmur ne zaman yağarsa yine aklıma sen geliyorsun. Başladığımız yere dönüp yağan yağmurda saatlerce oturuyorum amaçsızca. Kabullenmek çok zor, cidden o kadar zor ki kalbimdeki boşluk her gün sızlıyor acıyla. Sana mektuplarımı ıslak kağıtlarda yazıyorum. Her yağmur gökyüzünden yağmasa da en azından ilk gün ki gibi hissettiriyor. Yazın yağmurlar olmadan nasıl geçecek bilemiyorum. Ya da her kış sarılamadan ısınamamak nasıl geçecek bir ömür boyu yakamdan bilmiyorum. Çabalıyorum, düşüyorum lakin kalkamıyorum da. Tek dileğim geri gelmen, ama en zor şeyi dilediğimi de boğazımdaki yumrularla anlıyorum. Seni suçlayamam, affedeli çok oldu. Ama hala yanında olamadığım için kendime kızgınım. Daha çok sarılıp öpemediğim için kızgınım. Veyahut daha güçlü olamadığım için kızgınım. Yine de bir fayda etmiyor kızgın olmam. Sonuçta hala buradayım. Yarın yeniden geleceğim.
Özür dilerim. Sözlerini tutamadığım için, yeni bir hayat kuramadığım için, ağlamamı istemediğin halde tükenene kadar ağladığım için, korkup o silahın önüne geçemediğim için ve yanına gelemediğim için. Yaşam sözümü tutmak için yaşayacağım. Ama nasıl dayanırım bilmiyorum.
Sevgilerle Jungwon
★
Not olarak şunu ekleyeyim bu mektuplardan sadece bir tanesi, Jay'in mezarının başında okuyor butarz mektuplar. Her gün bir tane.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Petite Marguerite | Jaywon
Short StoryTek bölümlük ve angstan sonlu bir hikayedir. Ama yine de sonuna kadar gelmenizi isterim. Jay ailesini öldüren katilin peşine düşüp aşkı ve bilmemesi gereken sırları öğrenecekti. Her şey öğrendiğinde ne yapacaktı? Hala ailesini sevip uğruna savaşaca...