ölümle yüz yüze

9 3 2
                                    

Hiç bir şey göremiyorum...
Ahh tabi göremezsin bu adi herifler gözümü de bağlamışş süper ya, bir o eksikti. Araba bir anda durdu. Kapı açıldı,beni ite kalka kaldırdılar.

(Selin) -ulan dua edin elim kolum bağlı ben bilirim size yapacağımı açın ulan!!

(O ses) - çeneni kapa yoksa geberip gidiceksin

(Selin) - hahaha gebertesene adi herif!

Bacağıma sert bir tekme aldım. Canım öylesine yandiki. Şerefsiz herif vursun tabi nede olsa elim kolum bağlı. Umarım kızlar kaçırıldığımı anlamışlardır. Gerçi onlar varlığımı bilmiyor yokluğumu nasıl hissetsinler.
Hızlı adımlarla beni sürüklemeye başladılar.

(Selin) -yürütün bakalım nereye kadar böyle gidicez merak ediyorum. Hayır acaba yakışıklı mafya babası falan mı aşık oldu diye düşünüyorum.

(O ses) - sen hiç susmazmısın allahın cezası.

(Selin) - yalnız hiç ceza olmadım olsamda muhtemelen tatlı ceza olurdum.

(O ses) - abi bu susmuyor gebertelim başımız ağrıdı.

(Ses 2) - kes sesini patron sapa sağlam istedi.

Ayh acaba gerçekten bir mafya babasını mı kendime aşık etmişim?
Yakışıklı olursa bakarız. Eğer yaşlıysa o zaman yandın selin.
Sonunda durdular beni bir çöp torbası gibi fırlattılar adiler işte neden yumuşak bir koltuk yerine yere atarsınızki!!!

(Selin) -hayvan oğlu hayvanlar yavaş biraz sizi patronuza şikayet edicem. Sapa sağlam getirin demiş siz kırılmadık kemik bırakamadınız ulan!

Bir anda gülme sesleri geldi. Hah bir de alaymı ediyorlar?!

(O ses) - merak etme ufaklık bu yaptıklarımız hiç bir şey patron gelince kemikte birakmicak sende.

Hay sikim. Ulan mafyanında psikobatına nasıl denk gelebilirim?
Bittin kızım bittin...

-1 saat sonra-

(O ses) - patron geldi. Kızın yanında dur geliyorum.

(Ses 2) - tamamdır.

Şimdi beni nasıl bir bela bekliyor acaba bakalım.

(Patron) - way way way hoşgeldin selin yazıcıoğlu.

Kim ulan bu! Ne istiyor benden?

(Selin) - kimsin ne istiyorsun benden!

(Patron) - hayatta kalmanı. Ölümü tüm vucudunda hissedip ölmek için yalvarmanı.

Haydaaa nerden çıktı bu şimdi?!

(Selin) - bak abicim yada dede mi demeliyim benim bir suçum yok sicilim bile ter temiz.

(Patron) - daha fazla konuşturmayın odaya alın.

Tabii kendi konuşsun biz dinleyelim herif kimseyi dinlemesin! Oh ne âlâ.
Tekrardan sürükleme işlemi başladı. Kapı açıldı ve kapandı. Biri ellerimi sonra ayaklarımı çözdü hiç halim olmadığı için itemedim herifleri. Sonrasında gözlerim açıldı. O kadar ağrımışki gözlerim açmakta zorluk çektim. 5 dakika boyunca gözlerimin açılmasını bekledim. Tabi bu sırada şu herifler çıkmış kapıyıda kitlemişlerdi. Adiler işte adi!
Sonunda gözlerim açıldı. Etrafıma baktım bu bir oda değildi. Kocaman bir alandı. Üstelik etrafı devasa duvarlarla çevriliydi. Çok güzel burda geberip gidicem!
Ayağa kalkıp incelemek istediğimde bir anda duvarlar indi ve o koca bahçedeki işgence çeşitleri odacıklara döndü. Aşağıda apart bir anda ayağıma bir kelepçe oluverdi.
Bir bu eksikti.
O patron dedikleri yaşlı herifi buraya sokup işgence ede ede öldürmek vardı da, kurban bu seferlik bendim...
Hapörlörden bir ses geldi.

(patron) - ilk gördüğün içinde bulunduğun oda ölüm pençesi. Kurtulmak için 45 dakikan var. Keskin testere yapılı bıçaklar. Anahtarı bulup çıkman gerek bol şans kelebeğim.

Ne bu pis herif bana kelebeğim mi dedi vay alçak geberticem ulan seni!
Şimdi çene vakti değil selin hanım o anahtarı bulmam gerek.
Dönen bıçaklar bana doğru yakınlaşmaya başladı.
Ayağı kalkıp aramaya başladım. O sırada duvardaki sayılar dikkatimi çekti.

9 11 8 7 2 5

Bu sayılarda neyin nesi?
Nerden bulucam ben şimdi??
Odaya tekrardan göz gezdirdim. Bir anda gözüme bıçaklar çarptı her birinde bir sayı dönene bıçakların aralıklarka durduğunu fark ettim. Durduğu an o dönen bıçak yığınına girip sayıları tespit edicektim. Biraz bekledikten sonra bıçaklar durdu. Koşarak o yığının içine girdim. Orts kısımda 9 sayısını gördüm ve hemen çıkmak için acele ettim. Çıkmaya yakın bıçaklar tekrardan dönmeye başladı sırtıma ve koluma derin yaralar aldım.

Hay sikim sırtımmm!
Ahh canım kolum sende acıdın biliyorum. Tekrar durduklarında çok hızlı olup o bıçağı almam şart.
Bıçaklar tekrar durdu. Var gücümle koştum 9 numaralı bıçağı zorlukla çekip aldım. Unuttuğum bir şey oldu bıçak tüm avcumu kesti.
Koşarak çıktım. Şimdide elimi yaraladım bravo bana. Partiden kalma elbisemi yırttım iki elimede sıkıca sardım. Bıçağı incelemeye başladım. Hiç bir şey yoktu fakat dönen bıçaklar daha sık arayla durmaya başladı. Muhtemelrn çıkarttığım bıçak durmalarını sağladı.
Şimdi sıra 11 numaralı bıçakta. Durur durmaz koşarak 11 numaralı bıçağı aldım. Sırayla 2 numaraya kadar bıçakları aldım. En son 5 numara kalmıştı. Koştum 5 numarayı almak için aldım fakat çıkarken bıçaklar öylesine hızlandıki tüm vucudumun kesildiğini hiissettim güçlükle çıktım oradan. Kendimi yere attım. Öylesine acıdı ki canım hayatım boyunca ağlamadığım kadar ağlamaya başladım. Neden ben? size söylüyorum duyun beni neden ben?!
Canımı neden bu kadar yakıyorsunuz?
Gözüm duvardaki sayaça çarptı tam 5 dakikam kalmıştı son numaralı bıçağın ucunda amahtar vardı zorlukla kalktım. Anahtarı aldım kapıyı açtım. Bir anda yere devrildim bedenim o kadar yorulmuş o kadar acımıştı ki babam için ağlamayan yüreğim babamı sayıklayarak ağlamaya başladı. Beni tek bıraktığıı için kızgındım ona. Sahi nerdesin baba?..




























Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 09 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Beyaz KelebekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin