Keisuke, televizyondan gelen sesler nedeniyle yerinde rahatsızlıkla kıpırdandı. Gözlerini açtı, yeni uyandığı için etrafına kısık ve puslu bir şekilde bakıyordu. Bir an gözleri önünde bulunan figüre takıldı, puslu gördüğü için onun kim olduğunu anlamadı. Ellerini yumruk yaparak gözlerini ovdu.
Gözlerini açtığında karşısındaki... Mikey?
"Ne işin var lan senin burda?!"
"Heh? AH! Keisukee~ uyandırdım mı?~
Üzgünüm üzgünüm ~"
"Üzgün görünmüyorsun seni cüc-"
"Ha! Seni kuduz köpek! Uyandıracaktım zaten seni sen uyandın! kahvaltı hazır çabuk gel"
Mikey, keisuke'yi arkadasında bırakarak söylene söylene mutfağa doğru ilerliyordu tabi pek hoş olmayacak şekilde.
Keisuke etrafa 1-2 dakika saf saf baktı, nerde olduğunu sorguladı. Dün en son toman birliğiyle temizlik yapıyorlardı sonrası keisuke ' de yoktu. Büyük ihtimalle kanepede yorgunluktan uyuya kalmıştı
Ayağa kalkarak sarsak adımlarla tuvalete doğru ilerledi. Günlük işlerini giderdikten sonra çıktı.
Gene sarsak adımlarla mutfağa doğru ilerledi, yaklaştıkça gürültü sesleri çoğalıyordu
Mutfağa adımını attığı anda üstüne doğru hızla gelen bir adet chifuyu'yla yere düşmesi bir oldu.
"Ah! Baji-san! Üzgünüm üzgünüm bu sik kı-"
Chifuyu tam küfür edeceği sırada ortamda bulunan bayan baji, emma, hinata ve yasu yüzünden susmak zorunda kaldı. Kadınların yanında küfür etme taraftarı değildi.
Hızla keisuke'nin üstünden özür dileyerek kalktı ve düşmesinin nedeni olan kazutora'ya sinirli bir bakış attı.
O sırada Keisuke söylene söylene ayağa kalktı. Masaya bir göz atttı
Gene aynı kadro olduğunu görünce derin bir nefes verdi.
Gözleri masa'nın kenarında emma'nın yanında oturan yasu'ya kaydı.
Yasu , abisinin ona baktığını fark edince boğazını temizledi, dün emma'yla çalıştığı gibi olmasını umuyordu
"G-günaydın abi"
Keisuke duyduğu bu iki kelimede takılı kaldı
' günaydın abi'
Yasu
Japonca
Konuşmuştu
Ne?
Keisuke kendine gelmeye çalışırken, emma o sırada Yasu'yu övüyordu
Emma Fransızca konuşarak
"Yasu~ mükemmeldinn yarın bayan Jolie'yle derslerin başlıyor bende sana 1-2 sözlük getiririm onlarla daha kolay öğrenirsin"
Yasu heyecanla kafasını salladı. Japonca ilgisini çekmişti ve abisi, Bayan baji ve arkadaşları ile konuşmak istiyordu
O sırada kendine gelen Keisuke, kız kardeşi Yasu'nun yanına doğru yavaş bir şekilde adımladı
Tam önünde durdu ve ona sarıldı
"Günaydın kardeşim"
Bu iki tatlı kardeş sarılırken o sırada emma bu iki kardeşin fotoğrafını çekiyordu.
•••
Keisuke, ellerindeki poşetlerle giyim mağazasının koltuklarına kendini bıraktı. Neredeyse 2 saattir alışveriş merkezinde dönüp duruyorlardı ve bir hayli yorulmuşlardı fakat... Bu kızlar için geçerli değildi.
Baji derin bir nefes verdi ve kardeşinin aldığı poşetleri ayağının ucuna bıraktı.
Şuan sağ tarafında onun gibi poşetleri ayağının ucuna koyan draken, onun yanında acıktığını söyleyerek drakeni bunaltan mikey, mikey'in yanında sakin bir şekilde sohbet eden hakkai ve mitsuya, sol tarafında ise senju'nun poşetlerini söylene söylene yere bırakan haru, haru'nun yanında hanımcı olan takemichi vardı
Yani erkekler fazlası ile yorulmuştu
Keisuke omzuna dokunulmasıyla gözlerini açtı. Saf saf etrafına baktıktan sonra koltukta uyuya kaldığını fark etti.
Gözlerini ovdu ve tepesinde dikilen kişilere baktı
"Abi?"
Keisuke sesin geldiği yöne doğru kafasını hızla çevirdi.
Yasu merak dolu ifadeyle suratına bakıyordu, ona doğru bir tebessüm etti.Yerden poşetleri alarak ayağa kalktı
"Gidelim millet herkesin bir evi var sonuçta hem Yasu'nun da yarın dersleri var burada ayrılalım"
Keisuke'nin bunu söylerken yüzündeki ifade 'gidin artık ' der gibiydi
"Sonra gö-"
Emma kahkaha atarak Keisuke 'nin lafını böldü. Emma yeni arkadaşıyla biraz daha takılmak istiyordu
"Üzgünüm Kei fakat Yasu,Ryoko-san, ben,hinata ve yuzuha bugün kızlar gecesi yapacağız~"
Keisuke, kaşlarını çattı
"Ha! Biz ne ola-"
"Eh? Bunu mikey'e bahsetmiştim. Biz sizin evde olacağız sizde sano evinde"
Ortam sessizleşti ve bütün bakışlar mikey'e dönünce ,mikey bahanelerini sıralamaya başlamıştı bile
"Hey beni dinlemediniz bile konu-"
Haru birazdan olacak senaryo'yu tahmin edebileceği için umursamaz bir tonda konuşmaya başladı
"Oh hayır olamaz kei, mikey'e zarar vermemelisin siz arkadaşınız"
En azından Keisuke, mikey'e herhangi birşey yaptığında o sözlü olsa bile durdurmaya çalışmıştı bu yüzden vicdani rahattı
"Seni bok böceği! Neden bize daha önce haber vermedin lan!"
"Hey ed~ unutmuşu- Ha! Dur Keisuke konuşarak anlaşabiliriz Ed!"
Ve minik bir kovalamaca'nın ardından toplu olarak herkes mağazadan atıldı
•••
623 kelime
Maşşallahım var ya valla uzun oldu bu
Yoğun istek üzerine (3 kişi) yeni bölümü attım fakat sınır dolmamıştı bir dahakine sınır dolmadan atmayacağım
Okuyan 80 kişi oy veren 15 yaniii
Neyse cok bos yaptim
SINIR= 80 yorum 17 oy
Hadi yatıyom ben
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Baji Keisukenin Üvey Bir Kardeşi Olsaydı?
Fanfiction"Olmaz hayır ben... ben bu çocuğa bakamam hem...hem benim bir oğlum ve karım var..." "Ne?" Genç kadın sadece bunu söyledi nasıl? Niye hiç bahsetmedi o buluşmalar o geceler yalan mıydı?
