Desteklerinizi bekliyorum...
Berdel...
Bir gün bana bu durum içine düşeceğimden bahsetselerdi oturup halime ağlayıp o günü yok etmek için canımı bile ortaya koyardım. Şimdi bende hiç suçu olmayan kadınlar gibi ceza çekeceğim. Töre yüzünden onlarca kadın gibi benim de canım yanıyor. Tıpkı abisi kız kaçırdığı için on bir yaşında berdele kurban giden Berfin gibi. Peki o meleğin suçu neydi hiç çocukluğunu yaşamadan töre kurbanı oldu.
Babamın, içeriye girmesiyle tüm bakışımızı oraya çevirdik. Babam yanında da saniye hanım vardı. Polat abim direkt babamın yanına giderek.
"Doğru mu baba? Berdel mi olacak? "
Babam önce bana sonra Baran'a sonrada Boran abim ve yanındaki kıza baktı. Hiçbir şey demeden başıyla onayladı. Dizlerim beni daha fazla taşıyamayacağı için direkt diz çöktüm. Herkesin bakışının bende olduğunu düşünüyordum. Başımı kaldırdığımda, sol gözümden bir damla firar etti. Gözüm önce Baran'a döndüğünde ifadesiz bir şekilde bana bakıyordu. Sonrada hiçbir şey demeden konaktan ayrıldı.
O gittikten sonra hıçkırıklarımı daha fazla tutamadım. Ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Polat abim yanıma gelerek beni kaldırdı. Merdivenlere doğru yürümeye başladık. Son kez arkamı döndüğümde babam başını eğmiş,saniye hanım ise bana bakarak sırıtıyordu.
Tabi ben de olsam sevmediğim bir insanın acı çekmesini isterim. Daha fazla öfkelenmemek adına hızlı adımlarla odama çıktım. Polat abim anlımı öperek dışarı çıktı. Ben istemiyorum evlenmeyi. Ben töre kavramına uymayı istemiyorum.
Geçen 2 saatten sonra kalkıp duş aldım. Küvetin içine girip buz gibi soğuk suyu açtım . Başımı duvara yaslayarak düşünmeye başladım. Tabi ağladığım için pek düşünemiyordum. Daha fazla bu işkence dayanamayarak banyodan çıktım. Dolabıma giderek kendime eşofman takımı çıkarttım. Saatte baktığımda 23.14 geçiyordu. Telefonumu alarak dışarı çıktım.
Bundan 3 saat önce evimizin çalışanı Hatice teyze sofraya inmem için çağırmıştı. Fakat ben aç olmadığımı söyleyerek aşağı inmedim. Polat abim ve Hazal ne kadar ısrar etse de ben inmek istemedim.
Aslında bu konaktan uzak olmak şuanlık çok iyi gelecek. Avluya indiğimde kimse yoktu. Tabi bu saatte kimse uyanmaz sonuçta kimsenin acısı yok benim gibi. Yada kimse benim gibi zorla berdele kurban gitmiyor.
Bu düşüncelerden uzak durup mezarlığa doğru yol aldım. Şuan bana tek iyi gelecek kişi annem.
Mezarlığa vardığımda annemin mezarına doğru yürüdüm. Fakat annemin başında bir adam oturmuştu. Acaba karıştırdım mı diye etrafıma baktım. Ama yok hep aynı yol burası. Daha fazla dayanamayarak mezara doğru adımladım. Aslında korkmadım değil ,sonuçta bu saatte kim mezara gelebilir ki.
Mezara biraz daha yaklaştığımda adamın sesi çok tanıdık geldi. Benim anneme bir şeyler diyordu.
"Özür dilerim. Önce sizin hayatınızı mahfetttim yetmiyormuş gibi şimdide kızınızın hayatını mahf edeceğim."
Ne saçmalıyor bu adam acaba mezarları mı karıştıtdı. Sonra elini göğe açıp bir şeyler okudu. Ardından ellerini yüzüne götürerek. Amin dedi. Arkasını döndüğü zaman beni karşısında gördü. Gözleri far görmüş tavşan gibi açıldığında afallayarak geri adımladı. Bu Baran ağa.
Baran KARAY...
Ama bunun burada ne işi var.
"Şey sen ne zamandan beri buradasın? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEHİR(Berdel)
ChickLit" Üvey abisi yüzünden tanımadığı bir ağaya gelin olarak gider... Zamanla birbirlerine aşık olurlar... Ama evlendiği ağa annesinin katili çıkar... " ***** Baran KARAY ve Mehir YILDIRAN (ç) alınma gibi bir durum olursa hakında işlem başlatırım...