Davied'in annesini hiç ama hiç üzmemeye çalışmasının bir sebepleri vardı. Babası özellikle annesine şiddet uygulardı. Neye sinirlense sinirini karısından çıkarıyordu. Davied'te annesini korumaya çalışırdı ama babasından da çok korkardı. Babası mr. Wilson eski futbolcuydu. Çocuğunuda küçüklüğünden beri zorlayarak futbolcu etmeyi başardı. Davied'in bu sinirinin nerden geldiği belli oluyordu
Okulun düzenlediği bu orman gezisinde görevli öğretmen otobüste grupları oluşturmaya başladı. Otobüsteki oturma düzeni ile oluşturulan gruplarda kahramanlarımız aynı gruba düştü. Grupların yazıldığı listeyi gören açelya itiraz etti. Ama bu itiraz hiçbir şeyi değiştirmedi. Otobüs varış noktasına geldiğinde bütün gruplara harita verildi. Grupların yapacağı görev ise çok basitti. Güneyden girdikleri Ormanın patikasını takip edip kuzeyden çıkmak, bizimkilerin grubunda ki ilk tartışma yola çıkmadan başlamıştı bile. David josephin elinde olan haritayı alıp kendi yönlendirmek istedi. joseph kendine göre ne kadar güçlü olsa da David e karşı gelemiyordu. İşte ne olduysa harita David in eline geçtiğinde oldu. Hava yavaştan kararmaya başladı. joseph içinden homurdanmaya başladı. David onun yüzünden kaybolduklarını biliyordu ama kendine böyle bir beceriksizliği yediremiyordu. Joseph en sonunda patladı ve David elinden haritayı aldı ve herkesi yanına topladı. Gerçekten akıllıca davranması gerekiyordu çünkü orada tek başına değildi. Joseph şuan devam edersek donabileceğimizi o yüzden ateş yakıp dinlenmemiz gerektiğini söyledi. Sadie artık kendini tutamadı ve David'e onun yüzünden bu hale düştüğümüzü ve özür dilemesi gereketiğini söyledi. Evet sadienin saçma bir huyu var. Sadie bir ortamda eğer haklıysa haksız olan ondan özür dileyecekti. insanların gururlarını kırmayı birazcık seviyor diyebilirim. Joseph olaylar büyümeden araya girdi ve şu anda kimseyi suçlamamamız gerektiğini, burada herkesin birbirine ihtiyacı olduğunu söyledi. Josephin bu konuşmayı yapmasıyla birlikte ortam bir nebze sakinledi ve derin bir sessizlik oluştu. Sonunda herkes her gün yaptığı şeylerden uzaklaşmış ve bu sessiz ortamda birbirlerini dinleme fırsatı bulmuşlardı. Herkes kendi hikayesini birbirine anlatınca ortamda gülüşmeler ve sıkı sohbetler dönmeye başlamıştı bile. Öyle güzel anlaşmışlardı ki kaybolduklarını unutmuşlardı bile. Şimdi kardeşim o kadar anlattın. Bunlar birbirine ters dedin aynı ortamda kalmazlar dedin. şuan bu arkadaşlarımız arkadaş olmadılar sadece zamanı geçiriyorlar birbirlerine işleri düşünce kıymetini anlayacaklar. Şimdi hazırsan devam ediyorum.
YOU ARE READING
İnce çizgi
Teen FictionSaçma hayatlar,imkansız arkadaşlıklar, boka soran bi hayat hikayesi imkansızın sınırındaki "İNCE ÇİZGİ" sizlerle... keyifli okumalar