Temas ~Hyunlix~

10-

Felix'ten:

Uyandığımda Hyunjin yanımda değildi. Üzerimde onun uzun tişörtü dizlerimin biraz üstünde bitiyordu.
Salona doğru gittiğimde yemek hazırladığını gördüm. Yanına gidip yanağını öptüm. Kıkırdadı ve burnumun ucunu öptü.

"Günaydın güzelim."

"Günaydınn. Ne yapıyorsun?"

"Omlet. Dolaptan salatalık, domates, biraz yeşillik çıkarır mısın? Salata da yapalım."

"Olur. İlk önce bir dakika."

Hyunjin plakları sevdiği için evimizde bir sürü olur ve sık sık dinleriz. En sevdiğimizi ayarladım ve plak çalara yerleştirdim.
Eski olmasına rağmen çok hoşuma gidiyor.

"Salatayı ben yaparım."

Dolaptan malzemeleri çıkardım ve bir salata tabağı çıkardım.
İçine salatalık, yeşillik, domates gibi şeyleri doğradım. O sırada Hyunjin masaya omleti ve diğer kahvaltılıkları götürüyordu. Bende işimi bitirdim ve masaya salatayı yerleştirdim.
Ellerimi yıkadım ve sandalyeye oturdum.

"Sen yine az yemeye başladın gözümden kaçtığını sanma."

"Az yemek ve ben mi? Görmüyorsun sen, okulda 3 tost gömüyorum."

"Kesin öyledir."

"Niye anlamıyorsun? Yiyorum işte."

"Tamam Felix."

"Hep böyle yapıyorsun Hyunjin. Yiyorum işte."

Yemeğime dönmüştüm. Hep böyle kavga ediyoruz. Bir gün büyüyecek diye korkuyorum. Ondan uzak kalamam. Elini yanağımda hissettim. Sonra saçımı karıştırdı.

"Üzgünüm güzelim ama sadece sağlığın için endişeleniyorum."

"Sorun değil. Neyse hadi bugün tatil hızlı ye de bir şeyler yapalım."

"Aslında ben bugün dışarı çıkacaktım. Yoongi ile buluşacaktım."

"Tamam sorun değil. O zaman hızlı ye."

Tekrardan yemeğime döndüm. Kahvaltıda beni güldürürken aklıma lise zamanları gelmişti aklıma. Gerçekten çok güzeldi. Hep bana sahip çıkmıştı.
Herkesin aklındaki soru hala etek giyiyor musundur. Etek o kadar sık giymesem de giyiyorum.
Fakat havalar bu aralar soğumaya başladı. Soğumak demişken üşüdüm bari bir eşofman giyeyim. Sonuçta Eylül bu. Belli olmaz ne olacağı.

Hyunjin yemiş, hazırlanmış ve çıkmıştı. Bende bulaşıkları makineye yerleştirdim ve kendimi koltuğa bıraktım. Netflix'ten bir şeyler arıyordum. Bulamayınca arkada ses olsun diye çizgi film açtım. Bilgisayardan oyun oynamaya başlamıştım. Bir kaç saat öyle geçti. Hyunjin neden hala gelmedi?
Bir arayayım.

Hyunjin'i aradım fakat 10 saniye kadar çaldı. En son açılmıştı.

"Alo?"

"Efendim Felix?"

"Ne zaman geleceksin?"

"Bilmiyorum. Basketbol maçı yaptık. Şimdi oturuyoruz. Neden ki?"

"Hyunjin! Bir maç daha!"

"Tamam rahatsız ettiğim için üzgünüm Hyunjin. İstediğin zaman gel."

Telefonu yüzüne kapadım. Yoongi ne zamandan beri kızdı? OF HYUNJIN OF! Bak bakalım bugün seninle uyuyor muyum?

Bir kaç saat daha geçti. Akşam olmuştu. Hava kararmıştı. Hyunjin'i ne kadar merak etsem de aramayacaktım. Kendime yemek yaptım ve odamıza geçtim. Yatakta uzanırken telefonla ilgileniyordum ki kapı çaldı. Açtığımda Hyunjin ile arkadaşı Yoongi gelmişti. Kapıyı açtıktan sonra bıraktım ve odaya geri döndüm. Misafir olup olmaması umurumda değil. Hyunjin geldi.

"Yoongi bugün bizde kalacak. Sorun olur mu?"

"Hayır kalsın."

"Hemen uyuyacak mısın? Film izleriz diye dü-"

"Siz izleyin ben 2 tane izledim zaten."

Yatağa iyice yerleşmiş üstümü örtmüştüm.

"Peki. Ben duşa giriyorum."

"Ne yaparsan yap."

Hyunjin odadan çıkmıştı. Niye böyle davranıyor?
Beni öpmedi bile. Normal Hyunjin şuan arkamdan sarılıp ensemi veya boynumu öperdi. Ne oldu buna?

Sabah geç kalkmıştım. Hyunjin benden hep uzak durmuştu uyurken. Ne sarılmış, ne de öpmüştü.. Yoongi'nin gittiğini öğrendim. Bugün benim doğum günüm. Hatırlar mı acaba? Kahvaltıyı normal hazırlamış ve oturmuştu. Bende karşısına oturup yemeye başladım. Kendimi tutamayıp sordum.

"Ne yaptım?"

"Ne?"

"Bana düşmanınmış gibi davranıyorsun. Bir şey mı yaptım?"

"Hayır. Bugün bir yere gideceğiz. Güzel giyin."

"Sanki dışarı çıkarken hiç özen göstermiyorum Hyunjin."

Yemeğimi hızlıca yemiştim. Duşa girdikten sonra hazırlandım ve çıktık. Bir eve gelmiştik. İçeri girdiğimizde karanlıktı. Işığı Hyunjin açtı ve Jisung, Minho, Seungmin, Chan, Jeongin, Changbin herkes sürpriz diye bağırmıştı. Onları neredeyse 1 yıldır görmüyordum. Gidip hepsine sarıldım. Hepsi iyi ki doğdun dedi.
Oyuna mı geldim ben? Düşündüğüm şeye bak ARKADAŞLARIM BURADA! Hyunjin'de arkadan sarılmıştı. Hep birlikte masaya oturduk ve sohbet etmeye başladık..
______________________________________