Yasanmıs hıkayeler

GERÇEK AŞK MI SENİNKİ ASEL

GERÇEK AŞK MI SENİNKİ ASEL

Aynı sınıftan iki bayan üniversite öğrencisi birlikte ev tutmaya karar vermişlerdir ve tutmuşlardır da. Asel adındaki ki bayan uslu, çalışkan ve sorumluluk duygusu taşıyan bir kızdır. Arkadaşı Melek ise çatlak, sorumsuz ve tembeldir. Bir gün gece yarısı Melek bara gitmek istiyordu. Bu yüzden durmadan Asel'e hadi bara gidelim diye ısrar ediyordu. Asel ise çok uykum var gelemem diyordu. Ama Melek buna aldırış bile etmiyordu, muhakkak benimle geleceksin diyordu. Asel buna daha fazla direnemedi ve beraber o zamanların en meşhur barı olan Rüzgâr bara gitmeye karar verdiler. Barın kapısından içeri girdiler birde ne görsünler onların üniversitede sınıf arkadaşı olan Manyak Rıfat'ı gördüler. Asel ve Melek onu gördüklerinde çok şaşırmışlardı. Asel Manyak Rıfat'tan nefret ederdi. Ama Melek ise ona sırılsıklam âşıktı. Rıfat'ta onları görmüştü. Rıfat onlara doğru baktığında Melek çok heyecanlanmıştı. Rıfat onları yanına çağırıyordu. Ama Asel gitmek istemiyordu. Onu duymazlıktan geliyordu. Ama maalesef Melek Manyak Rıfat'ın yanına çok gitmek istiyordu. Bu yüzden Asel'e kendisiyle gelmesi için çok ısrar ediyordu. Ama Asel Melek'e biraz daha ısrar edersen burayı terk ederim ve yalnız kalırsın diyordu. Melek Asel'in bu cümlesine karşı çok kızar ve ne halin varsa gör ben Rıfat'ın yanına gidiyorum der. Asel de bunun üzerine barın içecekler bölümüne gider ve kendine tam beyaz şarap isteyecekken bir bey yanına gelir ve ona çok güzel olduğunu söyler. Asel de hangi terbiyesizle görüşüyorum acaba diye karşılık verir. Karşısında duran bey ise adının Serdar olduğunu ve Asel'in çok kaba olduğunu söyler. Asel bu duruma çok şaşırmıştır çünkü hayatında ilk kez gördüğü bir insan kendisine kaba olduğunu söylemiştir ve Asel Serdar'ın yüzüne kızgınlıkla ve şaşkınlıkla bakıyordu. Bunun üzerine Serdar Asel'e dilini mi yuttun diye saçma bir soru sordu. Asel ise terbiyesizlerle konuşmam diye cevap verdi. Serdar bunun üstüne hiç çekinmeden birde kendisine adını sordu. Asel ise bu kadar patavatsızlığa yeter diye bağırıp Serdar'a tokat attı. Dj de tam o sırada barda çalan müziği çıkarıp başka bir müzik takmak üzereydi. Yani Asel Serdar'a tokat atarken müzik çalmıyordu ve herkes müziğin çalmasını bekliyordu.Asel Serdar'a tokat attığında herkes onlara doğru bakıyordu.Çünkü Asel bu kadar patavatsızlığa yeter diye bağırmıştı.Asel o anda kafasını Melekle Rıfat'ın bulunduğu yere doğru çevirmişti.Melekle Rıfat ise Asel'e bakıp gülüyorlardı.Asel o anda ne yapacağını bilemedi.Serdar'ın yüzüne çekinerek baktı ve tüm bar müşterileri Asel ve Serdar'ın yanına doğru yaklaşıyorlardı.Dj halen daha müziği takmamıştı.Çünkü sonunda ne olucağını o da çok merak ediyordu.Ortalığı korkunç bir sessizlik kaplamıştı.Sonunda bar görevlileri Asel ve Serdar'ın yanına doğru ilerliyorlardı.Serdar Asel'in gözlerine sessiz ve soluksuz uzun uzun bakıyordu.Asel'in o anda aklı çok karıştı.Ağlamak istiyordu fakat ağlayamıyordu.
Bar görevlileri sorun çıkmasın diye Serdarla Asel'i dışarı çıkartmak zorunda kaldı. Onlar tam baş başa kaldı derken birden karşılarına Melek ve Manyak Rıfat çıkmıştı. Serdar Asel'e bir şey söyleyecekken Rıfat Serdar 'ı yanlarından kovmak zorunda kalır. Melekle Asel'i ise arabasına oturtturur ve evlerine bırakır. Evlerine vardıklarında Melek Asel'e bu konu ile ilgili sorular sormaya başlayınca Asel kendini hemen odaya attı ve kapıyı kilitledi. Melek Asel'e kapıyı açmasını bu olayı kendisine baştan sona doğru dürüstçe anlatmasını istiyordu. Asel ise bu konu hakkında konuşmak istemediğini ve derhal kapısından gitmesini istediğini söyledi. Melek te daha fazla ısrar etmedi ve kapısından çekildi. Asel'e böyle ne olmuştu. İçini bir suçluluk duygusu kaplamıştı. Çünkü Serdar'ı bardaki tüm insanlara rezil etmişti. Bu tür düşüncelere dalıp sabahı etmişti ve sabah olmuştu. Asel ve Melek'in Okulu vardı. Ama Asel okula gitmek istemiyordu. Çünkü Serdar'a attığı tokat aklından hiç çıkmıyordu fakat okula gitmek zorundaydı. Sebebi devamlılık zorunluluğu olmasıydı. Melek Asel'in odasının kapısını çaldı ve hazırlanması gerektiğini söyledi. Asel biraz bekle tamam geliyorum dedi. İkisi de giyindi ve okula gitmek için yola koyuldular. Sonunda okudukları üniversiteye vardılar. İkisi de gazetecilik bölümünde okuyorlardı ve kendi sınıflarına gittiler. Manyak Rıfat, Asel'i görür görmez dün akşam barda yaşanan olayla ilgili sulu sulu espriler yapmaya başladı. Ayrıca barda neler olduğunu bütün sınıfa yaymıştı. Sınıftaki herkes Asel'le bu konu hakkında dalga geçmeye başlamıştı. Asel ise bunları görmezlikten ve duymazlıktan geliyordu. Bu gün için okul bitmişti. Asel tüm bu sıkıntılardan sebep okulun kampüsünde oturup eve geç gitmek istiyordu ve bunu Melek'e söyledi. Melek ise saçmalama Asel hadi eve gidelim diye karşılık vermişti. Asel ise ısrarla yalnız kalmak ve dinlenmek istediğini söylemişti. Melek te bu olayı kafana çok taktın, o çocuk neydi adı Serdar mıydı işte o tokadı hak etmişti sen merak etme diye karşılık verdi Asel'e. Asel de lütfen bu konu hakkında konuşmayalım yoksa kötü oluyorum demişti Melek'e. Melek de daha ısrar etmedi ve eve gitti. Asel gene düşüncelere dalmıştı. Ne olmuştu bu kadar Asel'e, niye durmadan Serdar'ı düşünüyordu? Kendisini suçlu hissettiği için mi yoksa ona âşık olduğu için mi?
Derken birden o oturur karşısına Serdar oturur Asel bu duruma çok şaşırır ne diyeceğini bilemez. Serdar Asel'in gözlerine soluksuz bakar ve ellerini tutar. Asel'in elleri heyecandan titremeye başlar. Serdar Asel'e heyecanlanma gülüm, sen haklıydın hiçbir insan tanımadığı kişiyle konuşmaz, hele barda asla. Bu yüzden sen bana tokat attın diye ben sana hiç kızmadım, ben senin adını zaten biliyordum ve seni tanıyordum dedi. Asel Serdar'ın bu sözlerine çok şaşırmıştı ve ona kendisini nerden tanıdığını sordu. Meğersem Asel'e uzun zamandır aşıkmış ama bunu kendisine söyleyemiyormuş. Serdar Asel'e aynı üniversitede okuduklarını söyledi.Asel bölümünü sordu.Serdar da iç mimarlıkta okuduğunu söyledi.Böylece konuşa konuşa iyice kaynaşmış oldular ve sonunda arkadaş olmayı başardılar.Serdar Aselle sevgili olmak istiyordu.Fakat Asel biraz daha zaman geçmesini istedi.Çünkü böylece birbirlerini daha iyi tanıyacaklardı.Asel eve gitti ve her şeyi Melek'e anlattı.Melek bu olaya çok şaşırdığını söyledi.Melekte manyak Rıfatla çıktığını söyledi.Asel Melek'e Rıfat'ı hiç sevmem ama senin adına sevindim dedi.Melekte Asel'in bu sözüne karşı çok sevindiğini belirtti.Bu arada uzun bir zaman geçtikten sonra Asel ve Serdar çıkmaya başlamışlardı.Çok mutluydular.Fakat bu mutluluğa birisi gölge düşürmek istiyordu.Oda Serdar'ın eski sevgilisi Ebruydu.Çünkü Serdar'ı durmadan rahatsız edip duruyordu.Çünkü onunla yeniden başlamak istiyordu.Serdar da Asel üzülmesin diye tüm bu olanları Asel'e anlatmıyordu.Okulun sonuydu.Tüm öğrenciler yıl sonu balosu için hazırlık yapıyorlardı.Bir gün herkesten gizli Ebru Serdar'ın yolunu kesti ve ona bolada beraber eşleşeceğiz diye zorluyordu.Eğer eşleşmezsek her şeyi Asel'e anlatırım diyordu.Serdar Ebru'ya Asel'in adını ağzına almamasın ve baloda ölsem de senle eşleşmeyeceğim, şimdi bizi rahat bırak ben seni değil Asel'i seviyorum, bizden ne istiyorsun diyordu.Ebru ise hala anlamadın mı, seni istiyorum diyordu.Serdar Ebru'nun bu cümlesine karşı bulunduğu yeri terk eder.Ebru Serdar'ın bu tavrına çok sinirlenir ve intikamını almak için yemin eder.Bir gün Serdar ve Asel baloda giyecekleri kıyafet için beraber alışverişe çıkmaya karar vermişlerdir ve çıkmışlardır da ama Asel ve Serdar'ın fark etmediği bir sorun vardı.O sorunda Serdar'ın eski sevgilisi Ebruydu.Çünkü Ebru Asel ve Serdar'ı takip ediyordu ve göz hapsine alıyordu.Serdar ve Asel alışveriş yaparken arkalarında sinsi sinsi dolaşıyordu ve birden Serdar'ın kucağına atladı.Ne olduğunu bile anlamayan Asel ve Serdar çiftti dona kalmışlardı adeta.Ebru buna rağmen Serdar'ı öpmeye başladı.Asel, Ebru'nun Serdar'ı öptüğünü görünce hemen Ebru'ya tokat attı.Ebru buna çok sinirlendi ve sonunda Serdar'a aşkım, sevgilim demeye başladı.Serdar buna karşı neler saçmalıyorsun Ebru diyerek Ebru'yu itti.Asel tüm bu gördüklerini akıl sır erdiremedi ve bulunduğu yerden koşarak uzaklaştı.Bunu gören Serdar hemen Asel'in peşine gitti.Ebru ise tüm bu olanlara sadece içinden
güldü.Bu arada Serdar Asel'i deniz kıyısında ağlarken buldu ve ona ağlamamasını söyledi.Asel de sen ne saçmalıyorsun, beni aldatabildiğine inanmıyorum, buna inanamıyorum diye Serdar'a karşı geldi.Serdar da bana güvenmiyor musun dedi Asel'e.Asel de arada güven olsaydı bana baştan her şeyi anlatırdın diyerek sözünü bitirdi.Bu arada Ebru'yu eski erkek arkadaşı aradı ve kendisiyle tekrardan başlamak istediğini söyledi.Ebru da buna karşı tabii neden olmasın, seni zaten unutamadım diyerek konuşmasını bitirdi ve doğru eski erkek arkadaşının yanına gitti.Artık Asel ve Serdar'ın peşini bıraktı.Ama artık çok geçti.Çünkü Asel, Serdar'a geri dönmek istemiyordu.Nedeni kalbinin çok kırılmasıydı.Bu arada Serdar, Asel'e gerçekten de benden ayrılmak mı istiyorsun dedi.Asel, Serdar'ın bu cümlesine karşı kesinlikle evet diyerek bulunduğu yerden daha doğrusu Serdar'ın yanından bir an önce uzaklaşmak istiyordu.Serdar da buna karşı bağırarak "GERÇEK AŞK MI SENİNKİ ASEL" diye Asel'e soru sordu Asel de hiç olmadığı kadar evet diyerek bulunduğu yerden ağlayarak uzaklaştı.