I love it and I hate it at the same time -Hyunin

8🤙

Arkadaşlar yorumlarınız ve oylarınız için teşekkür ederim. Umarım bu bölümden zevk alırsınız öpüldünüz şeker farelerim🩷🩷
.

.
.

Jeongin'in evime gelmesine mi şaşırsam yoksa çiçek almasına mı şaşırsam bilememiştim. Zili çalan kişiye bin ton laf ettikten sonra yerimden kalkıp kapıyı açmıştım ve karşımda Jeongin vardı. İnanabiliyor musunuz? Ben hâlâ inanamıyorum! Hemde bana beyaz gül almış sırf hastayım diye. Güya benden nefret ediyordu, eğer bu nefretse ben okeydim.

Jeongin gittikten sonra çiçeğimi vazoya koymuştum ve masamın en güzel köşesinde ona yer vermiştim. Akşam maçımız vardı o yüzden bugün çiçeğin resimini çizemezdim ama yarın kesinlikle çiçeğin resimini çizecektim. Jeongin'in maça gelip gelmeyeceğini bilmiyordum umarım gelirdi. Ama Liz'siz. Ona en son gel demiştim gelirse mutlu olurum yani. Aslında instagramdan sorabilirdim ama daha yeni ayrıldık o yüzden sormam biraz absürt kaçardı bende sahaya gittiğimde öğrenirdim.

Çoktan akşam olmuştu evden çıkacaktım ama hasta olduğum için annemi ikna etmem gerekiyordu. Annem daha işten gelmemişti bende onu arayarak beklemeye başladım.

"Alo anne ben çocuklarla sahaya gidiyorum antrenman yapmamız gerekiyor, haberin olsun."

"Hayır Hyunjin gidemezsin,hastasın o yüzden yat dinlen."

"Ama anne şuan cidden iyiyim, çocuklar çok ısrar etti. Nolur Hyunjin, gel Hyunjin, sensiz olmaz Hyunjin. Deyip durdular bende gelirim dedim. Yalancı durumuna mı düşeyim?" demiştim yalvaran bir sesle.

"Of tamam ama dikkat et." demişti bende görüşürüz öptüm bay diyerek telefonu kapatmıştım.

Kramponlarımı ve formamı çantama atıp çıkmıştım evden. Zaten saha bana çokta uzak değildi bu yüzden erken varmıştım. Daha tek tük insan gelmişti.
Bende sahanın dışında ki oturma alanlarının birine oturup bizimkilerin gelmesini bekledim. Aradan 10 dakika ya geçti ya geçmedi Yeonjun ve sevgilisi Beomgyu gelmişti. Ardından maç yapacağımız Jungkookların takımının çoğunluğu gelmişti bile. Bizim takımımızında ilk 11'i gelmişti. Ben,Yeonjun, Chan, Soobin, Anton,Heesung, Kai, Sunghoon, Jungmo, Leehan, Sungho ilk 11'imizi oluşturuyordu.

Giyinme odasına gidip üstümüzü değişmiştik. Ardından sahaya çıkıp maçın başlamasını beklemiştik. Etrafıma baktığımda Jeongin'i görememiştim maalesef.  Hakemin düdüğü çalması ile maç başlamıştı. Ben forvette topun bana gelmesini bekliyordum.

Maçın 15.dakikasında topu sürmeye başlamıştım hızlıca ilerliyor karşıma çıkanları şaşırtarak kaleye ilerliyordum tam gol atacaktım ayağımdan top çalındı. Topu geri almak için Eunwoo'nun peşinden koştum sonunda top bana geri gelince tekrar kaleye doğru koştum ve sonunda top kaleyle buluşmuştu. Bir anda tribünlerden "GOOOL!" diye bağırmışlardı bende etraga öpücük saçarak gol sevinci yaparken Jeongin'i görmüştüm. Yanında Liz yoktu sadece arkadaşları vardı ve bu beni mutlu etmişti. Bu maç benim maçımdı anlaşılan.

Artık maçın sonuna gelmiştik 3-1 skorla biz yenmiştik golün ikisi bana aitti diğerinide Heesung atmıştı. Giyinme odasına gidip üzerimi değiştirip bizim çocukları beklemiştim çünkü bunu kutlayacaktık. Güzel bir tavuk yiyecektik. Şimdiden canın çekmişti.  Yeonjun Beomgyu'yuda çağıracaktı kutlamaya. Bende bizim çocuklarla gidecektim. Seungmin yanıma gelip Minho'ları da çağırmamı söylemişti.