Gormitiler, anka kuşu, ateş, krallıklar, elementler
Anka kuşları vardı gormda. Bir anka kuşu bekleniyor binlerce yıldır iki ulu gormiti nin kanını taşıyacak olan. Bembeyaz saçları ve deniz mavisi gözleri olan. Darkor gerçekten Voidus' a mı ait yoksa...
Bundan yaklaşık 300 yıl önce gormda ateş krallığının başında saçlarının sağ tarafı alev gibi parlayan ancak sol tarafı mat buz beyazı olan kar gibi beyaz cildiyle gormun en güzel kraliçelerinden biri vardı. Sağ gözü parlak kehribar rengi sol gözü ise gökyüzü mavisi olan kraliçenin hükümdarlığı ona annesinin kanından geçmişti. Babası buz krallığına mensup ve kısmen soylu sayılan kraliçenin bir de ailesinin herkesten sakladığı bir abisi vardı. Melez kraliçe kanında taşıdığı denge elementleri sayesinde 4 elemente de kısmen hükmedebilirdi. Ancak ateş onun için yalnızca krallığı değildi. Oldukça güçlü olan ve diğer krallıklar tarafından da bunun farkında olunan kraliçe döneminin aynı zamanda en güçlü anka kuşuydu. 4 krallıkta aynı anda 4 erkek anaka ve 4 anka kuşu dünyaya gelmişti. Ateş anakası her ne kadar gizli olsa da bu ortaya çıkan güç dengesizliği önünde bir engel değildi. Yıllar geçti güzel prenses kendi topraklarında yaşayan bir gence kalbini bıraktı... " Merhaba prenses Athena! " " Merhaba. " " Nasılsınız prenses? " Ondan çekinmeden konuşması prensesin içini ısıtmıştı. Sohbet sohbeti açmış ve arkadaşlık başlamıştı önce. Sonra gencin onun sarayında bir asker olması ve beraber çıktıkları o heyecan verici saldırılar. Darkor dan gelen ışık gormitileri ile savaşmak ve onları zorla geri göndermek sıkıcı hayatında kraliçe için çok güzeldi... Birkaç yılın ardından Ateş Kralı ve Kraliçesi kızlarının evlenmesine izin verdiler ve Kraliçe Athena ile genç Damian evlendi. Yeni kral ve kraliçenin önce canlarını feda edebilecekleri sağlıklı bir oğulları oldu. Kraliçe ve kral oğullarını korumak için onlarca savaş verdiler en çok ta buz krallığıyla... Günün birinde kraliçe bir başına hava almak için tek kule çevresindeki ormanlarda yürüyüşe çıktı. Tarafsız bölgede saldırmak oldukça büyük bir suçtu ve kimselerin bunu deneyebileceğini düşünmemişti... Üç erkek anaka sanki istemsiz olmuş gibi göstererek kraliçeye saldırdı ancak araya giren abisi kraliçeyi kurtardı en azından bir süreliğine... Ateş Anakası ve kraliçe saraya dönünce eski ateş kraliçesi oğluna sarıldı ve onları içeri aldı. Birkaç yıl sonra genç prens 8 yaşına basmıştı ve 2 aylık küçük bir erkek kardeşi vardı. Ateş Anakası Ares te evlenmişti ve eşi bir anka kuşuna gebeydi. Kraliçe ve anaka rüzgar bölgesi taraflarında acınasızca bir saldırıya uğradılar... Voidus'a kafa tutmuş olan kraliçe anı saldırı karşısında duraksadı... Ağaçların ardında olanları korkuyla izleyen buz prensine kaydı bakışları bir çocuğun önünde babasını öldürmeye kıyamadı. Kralları kendi topraklarına gönderdi. Ardından külleri havaya karışırken son bir kez abisine baktı... Anka kuşu zamansızca hayatını yitirmişti.
#####
Süzülen şey yavaşça yere indi ve ardından antik gorm dilinde" Ben Ateş Kraliçesi Elena Magma! Onurum, şerefim, krallığım, tahtım ve canım üzerine yemin ederim ki varisleriniz bana emanet genç kraliçeler. " Dedi. Antik dil olmasına karşın ne dendiğini anlayan gençler birkaç dakika duraksadılar. Element bilekliklerine geri dönen gormitiler etrafta olmadıkları için buz kralı Kori rahat bir nefes alıp verdi. Kraliçe nin sol gözünde alnından başlayıp gözünü kesmiş bir kesik izi vardı. Üzerinde bileklerini geçmeyen beyaz ipek gibi zırhşı bir elbise vardı. Boyunda toplanan elbisenin kolları açıktı ve kraliçenin bileklerinde altın gibi görünen kızıl işlemeli bileklikler vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
{ böyle birşey :) }
Sırtındaki kanatlar yer yer beyaz ve kızıl tüylere ev sahipliği yapıyordu. Bakışları çocuklara döndü ardından Aoki ye... Sonra Louis ve Frost 'a tek tek her birinin üzerinde gezinen bakışları Fina'nın üzerinde durdu ve dudaklarından " Genç kraliçe... " Diye bir fısıltı döküldü. Antikçe konuşmuyor olması anlamaları için iyiydi ama kimdi bu kadın? Bir anda dengesini kaybetti ve ileriye doğru yığıldı. Frost refleks olarak onu rüzgarla tuttu ve " Şey bayan...? İyi mısınız? " Kraliçe rüzgarı başından savdı ve doğrulurken yerden lavlar yükselerek resmen onu iyileştirdi. Kraliçenin beyaz elbisesi yanıyormuş gibi bir görüntüye sahip olmuştu tenine can gelmişti. Sanki yıllardır hiç nefes almamış gibi derin bir nefes alıp verdi. " İyiyim Frost... " Başında beliren tacın taşları içlerinde lav varmışçasına ışıldıyordu... Başının etrafını saran taç başına tutturulmuş gibi hiç kıpırdamıyordu. Fina " Şey benim... " Kraliçe " Geri dönmen lazım diğil mi? " Fina " Evet... " Kraliçenin keskin ıslığıyla gormda son kraliçeden beri görülmeyen ateş ejderhalarından biri geldi. Genç ve toy olan kızıl dişi ejderha başını Fina ya doğru eğdi ve kendini sevdirdi. Kraliçe " Seni geri götürür iyi yolculuklar. " " Teşekkürler Kraliçe Elena. " " Sorun yok. :) " Sıcak bir gülümseme ve Fina' nın gidişi. Ondan sonra Selina, Maya ve Rüzgar kralı yaşlı Sofos. ( bölümdeki gibi değil daha genç ama o ikonik sakalı var.) Aoki " Pekala sen kimsin? " Athena " Ben zamanımın ateş kraliçesi Athena Elena Magma. Ateş buz meleziyim. Memnun oldum kule muhafızı Aoki. " Aoki " İsimlerinizi biliyor musun!? " Eron " Evet biliyor. " Trek " Sen onu nerden biliyosun? " Eron " Döndüğüne adını söylüyo :) " Athena biraz güldü ve " Eron haklı ve bizim o kül tepesinde boş boş sadece beklediğimizi falan mı sanıyorsunuz? " Louis " Belki? " Athena " Aslında gormda bile dolaşmışlığımız var ve sohbet baya sarıyo. Gıybet falan yapıyoz. " Kral Kori " Kraliçe Athena saygısızlık olmasın ama gözünüze ne oldu acaba? " Athena " Önemsiz bir kesik. Hâlâ görebildiğime garanti verebilirim. " Ikor " Saçak kesiği... Buz saldırısı... " Athena 'nın yüzündeki tebessüm hüzünlendi ve " Ben pek takmıyorum prens İkor. Önemsiz bir kesik eski bir kavga yarası. " İkor " Tamam... " Aoki Riff e fısıldayarak " Sen onu tanıyo musun?? " Riff " Yoo ama çok ta tanıdık geliyo. Ürkütücü derecede tanıdık... " Athena " Anne annen benim beyazsız halim denebileceği veya senin büyük büyük annen gibi birşey olduğum için olabilir Riff. " Eron " DUYUYOR KAÇIN! " Athena yı bir gülme aldı ardından ciddileşti ve " İki anka kuşunu arıyoruz diğil mi? " Aoki " Evet..." Athena " Yüzlerce yıldır... Ah benim güzel kuşlarım... " Kral " Yerlerini? " Athena " Elbette torunlarımın yerini biliyorum. Ama pek sabit durduklarını da sanmıyorum. Sonuçta savaşıyorlar... " Frost " Kraliçe Athena... " "Evet? " " Bir sorun mu var? " Kraliçe sanki aklında bir savaş verirmiş gibi bakan gözleriyle Frost'a döndü ve " Hem evet hem hayır, hem var hem yok. Hem güvenli hem tehlikeli... İki ateş kraliçesinin savaştığı yere yüzyllardır kimsenin girmeye cesaret edemediğine yemin edebilirim. " Frost ve Riff'e baktı ve " Sizin anneniz dışında. " Eron " Niye bu Alişya teyze her şeyi yapmış ya! " Athena " O onlarla en azından Lauren Le karşılaşmadı. Kısmen. Ordan Voidus bile çekinir. Oraya postallar açılmaz ve ardında mabedi saklar. Savaş durulur veya biterse kendilerine darkanlar diyen ışık gormitileri oraya geçebilir. En azından mabedi bulabilir... " Frost " İlerle ama hissettirme... " " Mümkün değil... Karanlığın kızı... O. Lauren'in annesi... Hisseder. Bilir. Bulur ve saldırır..." Aoki " O zaman durmak zorundalar... " " Evet. " Riff " Hadi şu aptal kavgayı bitirelim!! " Eron " Eveet!! "
##### Bu bölüm biraz kısa oldu kabul ediyorum ama sizde neden oy atmıyorsunuz? Bölüm sınırı yine 5 yıldız. Bu sefer son sınır dolmadan bölüm gelmiycek kendinize iyi bakın hoşçakalın :)
