ᴀʜ sᴜ sᴇᴍᴇʟᴇʀ!

𝐁𝐄𝐍 𝐌𝐈̇?

AOİ GÖRÜŞÜ

Aynı anda aynı şeyi söyledik ve buna güldü. Ondan korkuyordum o dünyaca ünlü mafyalardan biriydi ve onunla burada kalmam sağlıklı değildi. Etrafıma bakıyordum Zack'i arıyordum acaba o şuan hangi cehennemdeydi?? Sanırım William, Zack'i aradğımı anladı ki pis pis sırıtıp konuştu.

William: Zack'i mi arıyorsun? O şuan Bloom ile sevişiyorlar. 

Ne?

Dediklerine inanamıyordum kesin yalan söylüyordu. Ona kolay kolay inanamazdım ne de olsa o bir mafyaydı? Belki diğer kızları da böyle kandırdı. 

William: Benden şüphe ediyorsun güzelim ama seviştikleri odada kamera var. 

Yalan söylemeyi kes. 

Willam: İyi tamam (telefonunu atar) işin bitince getirirsin 

Anlamadım ve ekrana baktım. Gözlerim fal taşı gibi açıldı.. Doğruyu söylüyordu. Bloom'un üstünde bir şey yoktu her yeri ısırık izi ile doluydu ve bacakları Zack'in sırtında bağlıydı, Zack'in sırtı ise tırnak çizikleri vardı ve terlemişti iki de bir sokup çıkarttığını buradan gözüküyordu. William demek ki bana yalan söylemiyormuş. Telefonu ona uzattım ve konuştum. 

Ya shop ise? 

William: Küçük Hanım 3 şey söyleyeceğim 
1. Müşterilerime kazık atmam 
2. Shop yapsam daha da kötülerini yaparım 
3. Sana yalan söylemem

3. söylediğin çok şüpheli.

William: Evet, haklısın fakat seni gördüm ve hoşuma gitti.

Ben fahişeye mi benziyorum? O fahişelere söylediğin şeyleri bana söyleme.. sakın.

Kahkaha attı, komik bir şey yoktu. Haklıydım, ben bir modeldim o fahişeler gibi değildim. Bacaklarını arala, eğil bu iğrenç bir davranıştı şahsen. Niye böyle şeyleri yapayım ki? Salak mıyım ben?? 

William: Sen.. model misin? 

Evet hele şükür internette arattın. 

William: Hıhı arattım.

Senden hoşlanmıştım ama mafya olduğunu öğrenince ve ayrıca her şeyi para ile elde edeceğini zannettiğin zaman işte o zaman sinirlerim tepeye çıktı. Normalde gerçekten çok hoş birisin ama olmaz yallah başka kapıya

William: Ama güzelim ben senden hoşlandım ve hoşlanıyorum onu napcaz? 

Ya git başka kapıya sinir etme beni.

William: İyi gidiyorum ama gelmem bak 

Bana ne?

William: Harbi umurunda değil mi? 

Evet değil, umurumda mı olması gerekiyordu?

William: Evet

YÜZSÜZ SAPIK BE!

William: Güzel bebek be! 

Bu dediğinden sonra kıkırdadı sanırım delirmişti zaten onda öyle bir tip vardı. Akıl hastanesine gitmesi gerekiyordu acaba onun için ben mi randevu almalıyım??

Biri geldi o sıra sanırım kardeşi Bay Michael'dı. Tamam dürüst olmak gerekirse ikisi de yakışıklıydı, biri aptaldı umarım diğeri de aptal değildir.