"Kader bizi tekrar karşılaştırdı. Demekki bizden büyük bir planı var..."
Yamaguchi, Tsukishima'nın sözlerinin etkisi altında kalmıştı. Şaşırmış bir şekilde Tsukishima'ya baktı. Bu karşılaşmayı beklemiyordu, hatta ne beklediğini pek bilmiyordu. Bir şey söylemeye hazırlanırken, Tsukishima'nın sözleri kulaklarındaki yankılanmaya başladı.
'Kader bizi tekrar karşılaştırdı. Demekki bizden büyük bir planı var...'
Bu sözler, Yamaguchi'nin içini garip bir şekilde titretmişti. Birdenbire bir şeyler hissediyor gibiydi, ancak neydi bu?Yamaguchi kaşlarını çatmış şekilde düşünmeye devam ediyordu.
Bu sadece bir tesadüf müydü? Yamaguchi, bu sözleri duyunca neden böyle hissetmişti?Kalbi yine hızlı çalışmaya başlamıştı. Neden bu kadar etkilenmişti ki, neden böyle hissettiğini kendisi bile bilmiyordu.
Yamaguchi kelimeleri zihninde tartıyordu, sonunda konuşmaya karar verdi.
"Belki de öyledir." dedi, sessizce. Sesinin beklenmedik bir şekilde titremesine şaşırmıştı.Tsukishima, Yamaguchi'nin tepkisini fark etmiş gibiydi. Gözlerini kısarak onun yüz ifadesini izledi. Kulağına gelen sesdeki çekingenlik, onu bir nevi eğlendirmişti. Bu çocuğun neden bu kadar gergin olduğunu merak etmiş, içten içe gülmüştü kıs kıs.
"Evet, belki de öyle" diyerek karşılık verdi. Sesinde alaycı bir ton seziliyordu.Yamaguchi, Tsukishima'nın sesindeki alaycı tonu algılamış ve dudaklarının kenarındaki hafif gülüşü fark etmişti. Bu, onu daha da germişti. Ancak, kendini toparlamaya çalışıyordu.
"Evet," dedi, sesi bir titremeyle inip kalkıyordu. "Sen neden bu kadar sakinsin? B-ben-" Sesi kısıldı, bir an durdu.Tsukishima'nın eğlendiği belli oluyordu. Gözlerini kısarak Yamaguchi'ye bakarken kaşlarını kaldırıldı. Yamaguchi'nin sesi, her şeyi anlatıyordu, özellikle 'sakin' kelimesi.
"Sakin mi?" diye sordu, alaycı bir sesle. "O kadar da değil. Sadece bir durumun farkındayım. Peki, sen? Neden bu kadar gerginsin?"Yamaguchi, Tsukishima'nın alaycı tavırları onu daha çok geriyordu, sinirlenmeye başlamıştı. Ama yine de kendini sakin tutmaya çalışıyordu.
"Sadece şaşırıyorum" dedi, sözünün sonunda sesi kısılıyordu. "Bu beklenmedik bir şeydi ve-"
"Niçin şaşırıyorsun ki?" Tsukishima kesti, sesi sert ama biraz da alaycı geliyordu.Yamaguchi birden ne yapacağını bilemez bir hale geldi. Ne kadar sakin kalmaya çalışsa da Tsukishima buna izin vermiyordu. Başını kaldırdı ve gözlerini Tsukishima'nınkilerle buluşturdu. Banktan kalkarak konuştu,
"Neden bu kadar kışkırtıcı davranıyorsun?" diye sordu, alaycılığın karşılığını vermeye çalışıyordu.Tsukishima kısa bir gülüşle karşılık verdi. Yüz ifadesi sakindi ve hafiften kaşlarını kaldırıyordu.
"Ah, sadece eğleniyorum" dedi. "Bana nasıl tepki vereceğini görmek istiyorum sadece." Sonra, Yamaguchi'nin ayakta oluşunu fırsat belleyip birdenbire bir adım ileri attı, Yamaguchi'ye yaklaştı. Gözleri ifadesizdi, ama yine de bir tehdit edici hava vardı.Yamaguchi, Tsukishima'nın yaklaşması karşısında gerildi. Gözleri kısıldı ve bir adım geri çekildi. Onun bu yakınlığı, Yamaguchi'nin içini kargaşaya boğuyordu.
"Ne yapıyorsun?" diye sordu, sesinde bir titreme vardı.Tsukishima, Yamaguchi'nin gerginliğini ve titremesini fark etti. Alaycı bir gülüşle kıkırdadı, ama sonra tekrar ciddiye döndü.
"Sadece senin tepkini test ediyorum" dedi, sesi alaycıydı. Bir adım daha atarak daha da yakınlaştı.Yamaguchi, Tsukishima'nın son dediği şeyden sonra içini gerginlik değil öfke kaplamıştı. Tsukishima'yı itmişti, elleri titriyordu ve rahatsız olduğu anlaşılıyordu. Tsukishima'nın böyle bir hareket beklemediği açıktı. Saçlarını karıştırdı ve derin bir nefes aldı. O sırada Yamaguchi konuşmaya başladı.
"Neyi neden test ediyorsun ki? Eline ne geçecek, benimle eğleniyorsun bildiğin. İlk başta bu gizemli çekici havan hoşuma gitmişti ama yaptığın yavşaklıktan başka bir şey değil." Yamaguchi bunları söylerken sesi titrememişti ve yüzünde en ufak bir tereddüt ya da pişman olmuşluk yoktu. Bu Yamaguchi için bir ilk sayılırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
your beauty is your luck || Tsukiyama
FanfictionGüzelliğinin senin şanssızlığın değil de şansın olduğunun farkında ol.