"Derslerden yine başım ağrıyor. Meltem masaj yapar mısın bana?"
Yanında oturan kıza nazlı nazlı konuştuğunda, gülümseyip hemen arkasına geçti.Bu kızı bu yüzden seviyordu zaten. Ona çoğu zaman yok demezdi, Meltem küçük ellerini şakaklarına bastırıp ovarken kendisi gülümseyerek başını geriye yasladı. Onunla böyle olmak güzeldi.
"Aşkımm, sana bir sey diyeceğim"
Kız aniden ona fısıldadığında "hmm?" Diyerek daha çok mayıştı. Ellerini göğsünde birleştirip gözlerini kapattı ve kendisini onun ellerine bıraktı, seviyordu
masajı. Kendisi de ona yapardı ama Meltem hiç istemiyordu."Hani dün bir şey görmüştük gezerken. Mağaza, hatırladın mı?"
Kızın fısıltısı ile kaşları havalandı. En son birlikte Onun ısrarı ile en pahallı mağazaların olduğu caddeye gitmişlerdi. Zaten kız arkadaşını basit bir yere götürmezdi. Ona başını salladığında kızın nefesini boynuna hissetti.
"Hani ben orada bir elbise beğendim ama pahalı diye alamadım. Acaba diyorum ki.. Bana sen alır mısın?"
Meltem boynuna doğru fısıldadığında sinirle kaşlarını çatıp gözlerini açtı. Oradayken kendisine bin kere sormuştu oysa. Hep böyle yapıyordu. Gittikleri yerde gururlu davranıp istemediğini söylüyor ve surat asıyordu. Ama sonra da almasını istiyordu. Gözlerini ona dikince kız üstten kendisine baktı.
"Burak utanıyorum işte ya anlasana. Başkası görmesin aldığını. Sen git al bana. Ama pahalı alamam dersen sen bilirsin tabii sorun yok"
"Neden orada söylemedin. Hep böyle yapıyorsun Meltem anlamıyorum seni" dedi. Gerçekten sinir oluyordu. Ona kaşları çatık bakarken kız suratını asıp yanına oturdu. Uzun saçlarını savurduğunda güzel kokusu burnuna dolmuştu.
Meltem yine dudağını büzünce içini saran vicdan azabıyla ofladı. Kendisi zengin olsa da insanlara karşı asla cimri olmamıştı. Hele ki kız arkadaşı ne isterse yapardı. Oturduğu yerde elini uzatıp küçük eli tuttu
"Tamam ben gider alırım bugün dersten çıkınca. Başka beğendiğin bir sey varsa söyle hadi. Biliyorsun ne istersen yaparım"
İçten gelerek konuştuğunda kız gülümseyerek yanağına uzanıp öptü ve geri çekildi.
"Aslında ona uygun bir çanta ve ayakkabıya yok demem. Sen gidince oradaki çalışanlara sor onlar gösterir. Teşekkür ederim aşkım. Bu arada onları
Bertan'n doğum gününde giyeceğim. Herkes görecek beni. Yani yarına lazım anlayacağın."Kız arkadaşı yine kendi kendine söylenirken Burak şaşkın şaşkın baktı. Bu kızları gerçekten anlamıyordu. Yine de üstünde durmadı. Zaten Bertan Meltem'in samimi arkadaşıydı ve gitmesinde sakınca
görmüyordu."Ay neyse. Ben derse gidiyorum. Aşkım unutma ama bak mutaka al tamam mı? Yarin parti var ona göre, öpüyorum senii"
Kız kendisine uzaktan öpücük atıp hızla kalktığında Burak sadece başını salladı. Bu kızla nasıl bir ilişkisi vardı hala anlamıyordu ama hoşuna gidiyordu
Sonuçta Meltem ona kendi isteğiyle gelmişti ve sevdiğini biliyordu. Meltem kafeteryadan çıktığında kendisi oturduğu yerde daha çok yayıldı."Burak naber kankoş?" Duyduğu enerjik sesle anında gözleri yan tarafına kaydı. İşte en sevdiği arkadaşı bu oğlandı. Yusuf yanındaki sandalyeyi çekip oturduğunda ona hafifçe gülümsedi.
"İyiyim kankoş senden naber?" Onu taklit ederek sorduğunda oğlan kahkaha atmaya başlamıştı
"iyilik. Senin uyanığı gördüm giderken, yine sevinçliydi. Anlaşılan yine ütmüş seni. Gerçekten emin misin oğlum sen o kızdan. Valla seni kulanıyor gibi geliyor bana"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇILGIN APTAL AŞIK (bxb)
Teen FictionZengin bir üniversite öğrencisi olan Burak ve ülkücü Tuğrul'un hikayesi. İki farklı hayatın nasıl birleştiğini anlatan bir hikaye... Bxb konuludur. +18, küfür ve şiddet içerir.. Olaylar ve karakterler tamamen hayal ürünüdür...