İnsanlar ölen canlılardı. Gelip geçicilerdi. Ancak çoğu insan bu dünyanın güzelliklerini görmeden hayattan göçüyordu. Belkide böyle olan az insan vardı. Bilmiyordum.
Ben dünyanın güzelliklerini doğduğumdan beri yaşıyordum. Bu konuda çok şanslıydım. İyi bir ailem vardı. Maddi durumumuzda iyiydi.
Hep el bebek gül bebek olmuştum. Pamuklar içinde büyütülmüştüm. Hayallerim vardı. Arkadaşlarım vardı. Sevdiyim adam vardı. Ne kadar karşılık alamasamda vardı işte.
Her şey yolundaydı. Yani düne kadar öyle düşünüyordum. Dün kendisinin sevgilisi olduğunu öğrenmiştim ve doğal olarak çöküşteydim.
Depresyona girdiğimde yemekten kesiliyordum. Haliyle şuan depresyon battaniyeme sarılıp ağlamaktan başka elimden bir şey gelmiyordu. İzlediğim film de mutsuz sonla bittiği için battaniyeme daha da sıkı sarılıp ağlamaya başladım. Ne olurdu yani tüm erkekler aynı olmasaydı?
Ben hıçkırarak ağlamaya devam ederken telefonumun zil sesiyle yerimden sıçradım. Oturduğum koltuktan kalktım. Derin nefes alıp yaplalayarak yürüyerek telefonumu aramaya başladım. Sonunda tuvalette bulduğumda boğazımı temizliyerek aramayı yanıtladım.
"Efendim anne?" dedim. Telefon kulağımda elimle yüzümü ovuşturarak geri koltuğuma oturdum.
"Sanada merhaba Yazgı. İyiyim sen nasılsın kızım?" Annem yine bildiğim annemdi.
"İyiyim bende. Sağol." bozuntuya vermedim.
"E mayısın sonundayız artık. Üniversitede kapandı. Ne zaman gelmeyi planlıyorsun?"
"Neden geleyim ki?"
"Kızım biz sana tatilde eve gele bilesin diye ev almadıkmı? Gelmiyecektinse kirada oturaydın ya yavrum ha?"
Haklıydı ama şuan aşk acısı çeke çeke eve dönmeyi hiç planlamıyordum. Eve gitmezsemde annemin bir şeylerden şüphelenip buraya geleceğini bildiğimden gitmekten başka bir seçimim kalmıyordu.
"Yarına bilet varsa alıp gelirim anne." Dedim sesimi elimden geldiğince hevesli çıkarmaya çalışarak.
"Tamam kuzum görüşürüz. Bekliyoruz seni."
"Görüşürüz." Normlade aile evine gitmek için üniversite tatiline gün sayar, heyecanla o günü beklerdim. Hatta bazen abartıp birkaç hafta önceden bilet aldığım bile oluyordu.
Muhtemelen sesimin isteksizliğinden annem birşeylerin yolunda gitmediğini anlamıştı. Eve gittiğimde de beni darlıyarak ne olduğunu anlattıracaktı. Sonrada onu bir güzel sövecek, beni asla haketmediğini söyleyerek bana teselli vermeye çalışacaktı.
***********************************************************************************************
Dün düşüncelerimin arasında uyuya kalmıştım. Neyse ki, koltuk yumşaktı.
Sabah rutinlerimi hallettikten sonra kendime kahve yaptıktan sonra, bilgisayarın başına geçip Bursaya biletlere bakmaya başladım. En yakın tarih 3 saat sonrayaydı. Online olarak bileti aldıktan sonra anneme bu gün geleceğime dair mesaj atıp bavulumu hazırlamaya başladım.
Üç ay orada kalacağım için gardrobumdaki tüm kiyafetleri bavula koydum. Bir kaç takı, parfüm ve makyaj malzemesi aldıktan sonra bavulum hazırdı.
Daha sonra ise yol için kombin yapmaya başladım.
Üstüme gri büstiyer, altıma ise gri ve biraz bol klasik takım ekbise pantolonumu geçirdim. Yolda bunalmamak için makyaj yapmayı tercih etmedim. Siyah saçlarımı salık bıraktım. Son dokunuş olarak ise Miss Dior Rose N Roses parfümümü sıktım. Bavulumu aldıktan sonra taksi ile hava limanına geldim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
E Değil A
RandomPlatonik olduğu çocuğu unutmak için Azerbaycana giden kız ve Azerbaycanlı, kızın sevdiği çocukla isimi sadece bir harfle farklanan erkek. Bu çiftin aşkına eşlik etmek istermisiniz? "İsimleriniz aynı ben onu unutmaya çalışırken sen bana onu hatırlatm...