Sinirle sesli bir nefes verdim ve arkamda kıkırdayan Jake'e döndüm.
"Eğer ayakkabıma basmaya devam edersen şurada ki denizde acımadan boğarım seni. " dedim ve işaret parmağımla yanımızda ki denizi gösterdim.
Jake sahte bir şekilde korkmuş gibi yaptı ve önümde diz çöküp başını yere eğdi, korkmuş numarası ile konuşmaya başladı.
"Özür dilerim Jay hazretleri! Bir daha olmayacak!"
Onun bu davranışına dayanamayıp güldüm.
"Aferin köle. Adam ol."
"Aranızdaki tek beta benim diye köle olmuyorum yalnız"
Bu dediğine yanımdaki Heeseung hyung ve Niki ile gülmüştük. Bu sırada Jake de ayağa kalktı.
Biz yürümeye devam ederken Niki birden yere düştü. Biz hepimiz birden ona gülerken, o da bizle beraber kısaca gülmüş ve bağcığını bağlamaya başladı.
"Ulan nasıl da çakıldın yere. " dedi Heeseung gülmesini bastırmaya çalışarak.
" IQ seviyen aşağılarda yalnız kalmış, bi' yanına inip geri çıkayım dedim" diye cevabı yapıştırdı Niki ayağa kalkarken.
Biz üçümüz şaşkınlık ile kalırken ben ve Jake gülmeye başladık. Jake, Heeseung'a doğru kapak çekti.
"Aferin lan, Japon balığı. "
"Rica ederim, köpek maması. "
Jake gülerken göz devirdi. Ben geri yürümek için arkanimı döndüm ve biri ile çarpıştım.
Çarptığın kişi yere düşerken bende geriye sendeledim.
"Nereye gittiğine-"
Üstümde ki ceketi silkelerken konuşuyordum ki aldığım pamuk şeker kokusu ile bunun bir omega olduğunu anladım.
Boğazımı temizledim ve önüne, yere diz çöktüm.
"Özür dilerim, iyi misin? "
***
Ben arkalarından yavaş yavaş yürürken önümde ki ikisi götlerinde kurt varmışçasına yerlerinde durmadan hızla ilerliyordu. En son iç çektim ve onlara seslendim.
"Sunoo! Jungwon! Düşeceksiniz! Götünüzde kurt mu var olum, dursanıza!? "
İkisi de durdular ve bana döndüler.
"Pardon anne" dedi Sunoo alayla, göz devirerek.
"Öf, çok sıkıcısın Sunghoon. Hadi bakalım, Enerji!!! " dedi Jungwon ve koluma girip beni çekiştirmeye başladı.
Sunoo ise arkadan koşarak bize yetişmeye çalışıyordu.
"Ulan- Jungwon! Dursana! Motor mu taktın be oğlum! " diye nefes nefese söylenirken bir anda kolumu çektim ve Jungwon hızını alamadan önümüzdeki dört kişilik gruptan birine çarptı.
Çarptığı kişi üstündeki ceketi silkelerken konuştu.
"Nereye gittiğine-"
Hemen duraksamış ve boğazını temizleyip Jungwon'un önünde diz çökmüştü.
"Özür dilerim, iyi misin? " demişti sakin bir ses tonuyla.
Jungwon öylece yere oturmuş karşısındaki adama bakıyordu. Ben yanına gitmeye başladım.
"Odun musun Jay?! Kaldırsana çocuğu!" dedi arkadaş gruplarından biri.
Ben Jungwon'un yanına eğildim ve koltuk altlarından tutarak bir bebekmiş gibi kaldırdım.
Bu sırada 'odun musun' diyen çocukta gelmiş tam kaldıracaktı ki ellerimiz çarptı.
"Özür-"
"Özür-"Diye tam aynı anda konuşacaktık ki aynı anda yüzlerinizi kaldırıp birbirimize baktık.
Bir süre öyle kalınca ben boğazımı temizleyip göz kontağını bozdum ve Jungwon'a döndüm.
"İyisin değil mi..? "
"E-ebet."
'Ebet' demesine tek kaşımı kaldırdım ama hemen ifademi düzelttim.
Ben tekrar bize bakan dört kişiye döndüm ve hızlıca eğilip selam verdim.
"Özür dileriz. Bir daha olmaz... "
Dedim ve tekrar benim iki omega'ya döndüm. Başımla gidelim diye işaret verdim.
"... Hadi. " dedim ve yanlarından geçip yürümeye başladım. Biraz ilerlediğimde çaktırmadan arkaya baktım ve Jungwon'un önde, Sunoo'nun ise şu dörtlüden en uzun olanlarına bakıp geldiğini gördüm.
Bir süre ilerleyip baya uzaklaştıktan sonra acıtmayacak şekilde Jungwon'un kafasına vurdum.
"Enerjine sıçayım senin Jungwon. "
____________
İlk bölüm bittiii
Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz?
İnşallah iyidir 🥲Sonraki bölümlerde görüşürüz!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enhypen {Omegaverse}
FanfictionHerşey Jungwon'un Sunghoon'u çekiştirmesi ile başlamıştı.. . . . Hikaye de ana shipimiz yok ama Jakehoon bir tık daha önde olacak. . . Texing × Düz yazı