Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dominik Livakovic X Alexander Djiku
"Bir daha tereddüt edersen sikerim seni."
Dominik duyduğu cümle ile beraber ekstra dikkat ile çıkmıştı kalesinden. Alexander maçın başında yenen gol sonrasında gerginleşmişti üstüne üstlük Dominik tereddüt ile kalesinden çıkınca şaşırmış ve az kalsın gol yiyecek duruma gelmişlerdi. Sinirle Dominik'e dönmüştü bakışları. Ay tenli olan korku dolu gözlerle ona bakıyorken Alexander yanına yanaşmış kulağına bu sözleri fısıldamış ve maça dönmüştü.
Gergin geçen 90 dakikanın sonunda Dominik bir daha kaleye gol getirmemiş ve Alexander her maç olduğu gibi üstün bir performans sergilemişti maçta. Maç sonunda herkes taraftarla coşkulu şekilde kutlama yaptıktan sonra yavaş yavaş soyunma odasına gitmişti tüm takım. Dominik'in yüzündeki korku dolu bakışlar hala silinmemiş olacaktı ki Dusan endişe dolu gözlerle elini Dominik'in omzuna atmış ve Dominik'in irkilmesine sebep olmuştu bu. Dusan çatık kaşlarla bakıp "İyi misin Dominik?" demişti ilgili sesiyle.
Dominik'i küçük erkek kardeşi gibi gördüğü için her daim üzerine titrerdi Dusan. Bu ilgisine karşın Dominik gülümsemeye çalışmış ve "İyiyim maçta gol yemek sinirlerime dokundu sadece" demişti, Dusan ise anlayışla gülümsemişti ay tenli oğlana bakıp"Önemi yok hepimiz hata yapıyoruz önemli olan geri dönüşü olmayacak hatalar yapmamak Dominik" dedikten sonra kendisinden uzun olan çocuğun saçlarını karıştırmıştı yüzünde her zamanki gibi olan tatlı ifadesiyle. Dominik ise samimiyetle gülümsemişti buna karşın.
Alexander'ın gözleri Dusan ve Dominik üzerindeyken dışarıdan ne kadar korkutucu durduğundan haberi yoktu yüksek ihtimalle. Bright onun bakışlarını fark edince yanına gitmişti hızlı adımlarla ve çatık kaşlarla bakmıştı arkadaşına. Alexander ne var der gibi bakarken Bright onun kulağına eğilmiş ve "Ne dedin sen Dominik'e?" diye sormuştu Alexander her zamanki rahat ifadesiyle omuz silkip "Hiç." dediğinde Bright gözlerini devirmeden edememişti.
"Aynen hiç, maçta kulağına bir şey dediğin andandır yüzü kireç gibi ulan ne demek hiç?" demişti kızan havasıyla, Alexander ise oflayıp gözlerini devirmişti bıkkınca "Ona dikkatli ol dedim sadece maçta çok dalgındı. Ve bunu biraz sinirli söylemiş olabilirim ki çekiniyor" demişti
Yalandan kim ölmüştü ki Alexander ikinci olacaktı?
Bright Dominik'in az da olsa normale dönen ifadesine baktıktan sonra bakışları yeniden Alexander'a dönmüştü "Bak dostum aramızdaki en duygusal ve çekingen kişi Dominik onu daha fazla korkutmak mantıklı değil. Git ve özür dile tamam mı?" dediğinde Alexander oflamış olsa da Bright ciddiyetle bakarken başını sallamıştı peki derecesine. Bright ondan onay alınca diğer takım arkadaşları ile konuşmaya dönmüştü.