Geçmiş - 53 Özel'

128 12 30
                                    

[Bölümü kesinlikle, Bengü - Saygımdan ve İyileşiyorum - Sertap Erener dinleyerek okuyun💙.]

-

Şişeyi ağzıma götürdüğümde, kaşlarımı çattım ve az önce baktığın yere tekrar baktım.

Doğru mu görmüştüm, diye.

Dikkatlice baktım. Hiçbir şey yoktu. Yani, gördüğümü sandığım şey yoktu.

Oyunun başlayacağını fark edince, bakmayı bırakıp sahaya doğru koştum.

Ağır bir tempo vardı. İkinci yarıdaydık, ve durum hâlâ 1-0'dı.

Bu maçı ne yapıp, ne edip kazanmamız gerekiyordu. O turnuvaya, çıkmamız gerekiyordu.

Top ayağıma geldiğinde, koştum. Sadece koştum. Ceza sahasına girmeyeceğimi anladığımda, olabilecek her şeyi göze alıp şut çekmeye karar verdim.

Topa sert bir şut çektiğimde, öylece arkasında baktım. Ağlara girdiği fark edince, hızla arkamı döndüm ve tribünlere doğru koşup, gol sevincimi yaptım. - Hatırlayanlar var mı🥹. 9. bölümde var bilmeyenler için💗 -

Deli gibi seviniyordum. Koşup teknik direktörümüze de sarıldım.

Tribünlerde bana tezahürat yapan, Gözde ablaya, Sera'ya baktım. Asla beni yalnız bırakmıyorlardı.

Kısa süre sonra maça devam ettik. Aynı şekilde hiçbir şeyi bozmadan oynamaya devam ettim.

Koşarak karşıya geçtiğimde, pas bekliyordum. İstediğim pası aldım ve koşarak ceza sahasına girdim.

Kaleci iyice öne çıktığında, ona basit bir çalım atıp topa şut çektim ve gol.

Hızlıca formayı öperek koşmaya başladım. Tribünlere doğru kalp yaptım. Elimle 'A' harfi yaptım ve kendimi gösterdim.

"Hepsi Türkiye için!"

-

-Arda Güler-

Uzun zaman sonra, onu kanlı canlı görmüştüm. Tam karşıda, sahadaydı. Ve ben İspanya'dan buraya, sırf onu izlemek için gelmiştim.

Özlemiştim, hem de deli gibi. Ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu.

Tribünlerde, arkalarda onu izliyordum. Arkadan izlemek zorundaydım, çünkü kendimi ona gösterip turnuvasını mahvedemezdim.

Beni görmesi her şeyi kötüleştirirdi.

Kenara su içmeye geldi. Su içerken, gözlerini tribünlerde gezdiriyordu.

Çok kısa bir süreliğine, göz göze geldik. Hemen eğildim. Görmesini istemiyordum çünkü.

Buraya o beni görsün diye değil, ben onu göreyim diye gelmiştim.

Birkaç dakika öylece bekledim ne olur ne olmaz diye. Tanıyordum çünkü onu. Görüp görmediğine emin değilse, tekrar bakardı. Uzun uzun bakardı.

Bir süre sonra yavaşça kalktım. Oyun tekrar başlamıştı, o da devam ediyordu.

Beş dakika sonra ceza sahasının dışından gol attığında, nasıl sevineceğimi bilemedim.

Çok sevinmiştim, gerçekten sevinmiştim. Onu böylesine iyi, ve mutlu görmek mükemmeldi.

Gol sevincini yaptı. Ben varken yoktu bu gol sevinci. Ferdi bana bunu Sebastian'la birlikte bulduklarını söylemişti.

Hem Ferdi'den, hem de Sebastian'dan bir parça olsun istedikleri için böyle bir şeye karar vermişlerdi. Yani, öyle demişti Ferdi..

Daha ilk golünün duygusallığını üzerimden atamamışken, ikinci golle şok olmuştum.

Zaman İzimizi İkimizi Siler | Arda GülerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin