slm arkdslar bn gldm.
😊
sarki yerinde ya da bolumun basinda Burak Kut'un Heyecanlıyım sarkisini acin❃
Barış'ın neden o saatte hazırlanması istediğini anlamamıştı Semih ama sorgulamamıştı da.
Heyecanla Barış'ı bekliyordu.
Telefonu çalınca hemen salona doğru adımladı. Arayan Barış'tı, bekletmemek için hemen açtı. "Kapının önündeyim, bekliyorum seni." Semih'in cevap vermesine izin vermeden kapattı telefonu.
Semih hızla telefonunu ceketinin cebine koyup ayakkabısını giymeye çalışıyordu. Çalışıyordu çünkü heyecanından elleri titriyordu.
Kapının önüne çıkınca motoruna yaşlanmış Barış'ı gördü. Beyaz polo yaka tişörü ve siyah kot pantolonu ile çok nefes kesiciydi Semih için. Barış kapı sesini duyunca yaslandığı motordan çekilip Semih'in yanına adımladı.
Barış, özlediği sarı saçlara dokunup kollarını sarmıştı. Semih çarpan kalbini es geçip titreyen ellerini Barış'a sarmıştı. İlk ayrılan Barış oldu.
Barış motora geçip küçüğüne de kaskını bağlamasına yardım etmişti. Semih merakına yenik düşüp Barış'ın arkasına oturunca "Nereye gidiyoruz? Dün soramadım çocuklar biz de olduğu için." Barış ise süpriz diyip motoru çalıştırmıştı.
Yol boyunca Barış'ın surekli Semih'i kollarından ısırdığı için biraz sorunlu geçmişti ama kaza yapmadan varmışlardı gelecekleri yere.
Semih etrafı inceleyince bir tepenin üzerinde yerde kurulmuş piknik eşyalarını ve ağaca bağlanmış salıncağı görmüştü. Barış'a döndüğünde sırıtarak kendisine baktığını ve Semih'in konuşmasına izin vermeden hemen ellerinden tutup çekiştirdi semih'i.
Ağaçların arasındaki salıncağın hemen önünde iki bisiklet vardı. Semih heyecanla Barış'a dönüp sarılmıştı. Ilk kez bu kadar mutlu ve huzurlu hissediyordu. Barış Semih'in ani sarılışı ile dengesini kaybedip yere düşmüştü. Semih'in kahkahası arasında Barış zorla "Beğendiğin mi fıstık?" diye sormuştu. Semih gülmesini durdurup sırıtarak "Çok beğendim. Tam hayal ettiğim gibi." diye gözlerini kendisine sırıtan çakma sarışına çevirmişti. Barış ise sırıtarak ayağa kalkıp yerde uzanan sarışını kaldırmıştı.
"İlk yemek mi yiyelim yoksa bisikletleri mi sürelim." diye sormuştu Barış. Sarışın hemen bisikletlerin önüne geçmiş "Bisiklet sürelim." demişti. Barış, Semih'in yanına geçmeden önce Sarışının gerçekten çocuk gibi olduğunu, her şeye anında heyecanlanıp gülümsediğini düşündü.
Semih ise ilk defa birisiyle birlikte süreceği bisikletlere baktı mululukla. Daha önce bisikleti olmuştu ama hiç kimse ne ona öğretmişti ne de onunla birlikte bisiklet sürmüştü. Yalnız bir çocuktu.
Barış'ın bedenini yan tarafına geçtiğini hissedince dolu gözlerle büyüğüne baktı. Laf arasında söylemişti bunu hatırlamayacağını hatta unuttuğunu sanmıştı ama Barış'ın Semih hakkın da hiçbir şeyi unutmadığını bilmiyordu.
Barış dolu gözlerle kendisine bakan mavileri görünce kaşlarını çatıp "Hemen dolmasın gözlerin sulu göz daha çok işimiz var seninle" demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dünya unutsun bizi | barsem
Short StoryMüphem: Noluyor Sarı? semih kılıçsoy × barış alper yılmaz