Kapıda duyduğum sesle, o tarafa döndüm şaşkınca, nee diye bildim,
Hazar, uzunca bana bakıp yok birşey dedi, gelip yatağın solunda uzandı, yavaşca kafamı ona doğru çebirip baktım,
O da bana bakıyordu, uyumak isdemiyormusun,
Diye sordu, bu adam yanımdayken uyuyamazdım zaten, ayrıca bana böyle şefkatle bakması, da beni şaşırtıyordu,Nolmuşdu bu adama, gözlerinde hep öfke, vardı,
Şimdi bakışları bile değişmiş, üsdelik bana,
Aynı yatakda uyumamız gerekdiğini, söğlemişdi'
Şimdide söylediği, sözleri kanıtlar nitelikde,
Gelip yanıma uzanıyordu,
Ama ben bu sefer kararlıydım, onunla muhatap olmuyucak, ve peşinde koşmuyucaktım,Benim düşüncelerimi bozan, hazarın koluma dokunup, nereye daldın söylediklerimi,
Dinlemiyormusun diyişi oldu, şaşkınca ne dedinki diye sordum,Yarın diyorum, bi arkadaşım var eşiyle birlikde,
Kahfaltı için dışarı çağırdı, kabul ettim, beraber sabah kahfaltıya gidiceğiz,Anlamsızca yüzüne baktım, ve sen gitt ben,
Konakdan çıkmak isdemiyorum dedim' dedim ama, dediğime pişman oldum, bana atığı,
Öldürücü bakışlarla, sertce yutkundum, kafamı usulca aşağı yukarı saladım, tamam manasında,
Yatakdan kalkıp balkona doğru ilerlerken,
Nereye diye sordu, arkama bakmadan,
Balkonda hava alacağım diyip, balkona çıktım,
O uyumadan ben o odaya girmemeye, kararlıyım'
Kaç dakika orda öyle oturdum bilmiyorum,
Hava soğuktu ve kar yağmaya başlamışdı,
Üşüdüğümü anladığımda, içeri gitmek isdedim,
Ama hazar uyumamışdır diyerek biraz daha,
Beklemeye karar verdim,Boynumda kızgın bi boğayı anfıran nefesini, his
Etiğimde hazarın, arkamı dönmeğe, korkuyordum' bi elini karnıma sarıp, diğer eliyle,
Saçlarımı kulağımın alarak, kulağıma fısıldadı,
Hasdamı olmağa çalışıyorsun, yoksa
Benimi hasta etmeye çalışıyorsun, anlamadım
Elini saçımdan çekip, bu sefer de iki eliyle birden,
Belime sarılıp bedenine yasladı beni,
Saçımda hisetiğim küçük öpücükle, neye uğradığımı şaşırdım,Beni yavaşca odaya doğru, götürmeye başladı yatağın önüne geldiğimizde, başımı kaldırıp,
Yüzüne baktım, göz göze geldiğimizde, ikimizde aynı anda, yutkunduk bana doğru eyilip,
Dudaklarını dudaklarıma bastırdı,
Masum bi öpücük alıp, anlını anlıma yaslayarak,
Gittme dedi,Kalbimde olan kıpıltılar, beni yine hazara, itiyordu birşey dememi bekliyordu, demedim
Yine kendime ihanet edemezdim, bu sefer olmamalıydı ona doğru, çok adım atmışdım,
O beni her seferinde dilda diyip geri çevirmişdi,
Aramıza başka bi kadını sokmuşdu,
Bu kadın yaşıyor olsaydı onunla belki, savaşırdım
Ama ölmüş bir kadınla, savaşamazdım o zaten beni en başdan yenip, gitmişdiHazarın, kalbine benden önce sahip olmuşdu,
Bile şimdi neyin savaşını vere bilirdim ki,
Gittme diyordu bana, bilmiyorduki ben ondan,
Gittmek isdesemde, gidemezdim artık, aklım ve kalbim onun ken, nasıl onu bırakıp giderdim ki,Boynumdaki öpücüğüyle, düşüncelerimden çıkdım, fakat napacağını görmek isdedim, sesizce bekledim, boynumdaki öpücükleri sertleşdi, ve
Belimdeki eli kalçama doğru, yol aldı,
Diğer eliyse saçlarımı, sert olmuyucak bir şekilde,
Tutmaya başladı, karnımdaki kelebekler, ona karşılık vermem için, beni zorlamağa başladı,
Bir elimi yavaşca kaldırıp, hazarın saçlarına daldırdım, diğer elimle kaslı kolundan tuttum,Kalçamdaki eli, giyindiğim elbisenin, sırtına doğru çıktı, ordaki fermuarı, tutup aşağı doğru,
Çekti omuzlarımdan aşağı doğru, elbisemi çıkarmaya çalışdı, çıkaramıyınca eteklerinden tutup, bir adım geri giderek elbiseyi başımdan, çıkardı beni yatağa doğru itip, üserindeki
Tişörtünü tek hamlede çıkardı, bana doğru yaklaşıp, üzerime çıktı, beni nazik ve incitmekden korkar gibi, kolarına alıp, boynumdan aşağı doğru öpmeye başladı, göğüslerme geldiğinde,
Benden ince ve keskin bi inilti çıktı,

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanatsız kuş
No FicciónÇocuk yaşda mardinin en gadar ağasına berdele gelin verilen mavinin yaşadığı karanlık günler ve evlendiyi çocuğu asla kabul etmem diyerek yüzüne bile bakmadan işgence eden azat bothan