Bölüm 15- Başlangıç

93 15 3
                                    


Merhaba,

Yeni bölümle geldim.

Diğer hikayeye daha çok yöneldiğim için buraya çok bölüm gelmiyor ne yazık ki...

Umarım beğenirsiniz.

Keyifli okumalar dilerim...

---

Bugün restoranımın açılış günüydü. Sadece yakınlarımızın olduğu mini bir etkinlik olucaktı; gece servisi içinde gerekli kişileri ayarlamıştım. Taehyung açılışın bugün olmaması için çok uğraşmıştı ama ben özellikle bugün olarak seçmiştim. 

Çünkü aylardır beraber yaşamamıza, aynı odayı paylaşmamıza hatta aynı gün defalarca kızgınlığa girmemize rağmen aramızda öpüşmekten daha öte bir an yaşanmamıştı ve bugünde kızgınlığa girecektik. 

Özellikle bugünü seçme nedenimse açılış töreninde ona özel güzel bir içki hazırlamış olmamdı. Artık mühürlenmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ailelerimizde bu konuda çok durduğu için Taehyung kendimi mecbur hissettiğim için böyle yaptığımı sanıyordu ama öyle değildi. Artık mühürlenerek onu tamamen hissetmeyi hem istiyordum hemde ihtiyacım vardı. 

Seçtiğimiz kıyafetleri giymiştik; ben telefonumdan son hazırlarının kontrollerini yaparken Taehyung'da telefonunu unuttuğunu söyleyerek odamıza çıkmıştı.

Aşağı geldiğinde telefonumu cebimeye koyarak uzattığı elini tuttum.

"Heyecanlı mısın?" 

"Elbette." Elbette seninle mühürleneceğim için heyecanlıyım alfam. 

"Merak etme, yanında olucam." Bedenlerimizi birleştirirken elleri belimi sarılıp anlımı öptü.

"Biliyorum alfa. Hadi çıkalım." 

"Eğer ki kızgınlığın bastırırsa hemen eve gelicez. Etkinlik umurumda olmaz omega." 

"Tamam alfa. Daha kaç kere daha bunu konuşucaz?" 

"Sondu bebeğim, çıkalım." Ellerim gerginlikle titrerken cebime saklayarak önden çıktım. 

-

Sahil kenarında, kumların üzerinde çıplak ayaklarımızla denize doğru yürürken onun için özel hazırladığım içeceğinden ilk yudumunu aldı. Arkama baktığımda restoranın içinde ki yakınlarımız eğlence içinde bizi unutmuştu.

"Jungkook." 

"Efendim." Bakışlarımı yanında ki alfaya çevirdiğime gülümseyerek elimi tuttu ve anlımı öptü.

"Sana söylemek istediğim bir şeyler var ama biraz daha uzaklaşalım." Kaşlarım çatılırken boşta ki elimi omzuna koydum.

"Bir şey mi oldu alfa?" 

"Sorun yok bebeğim gel." Elimi sıkıca tutarken çok gergin duruyordu. 

Sadece ikimizin bildiği kayaların arkasında özel bir çardak yapmıştık. Her ihtimale karşı oturmanın yasak olduğunu belirten bir tabela ve önünü kapatan birkaç zincirde eklemiştik ama bunlar güzelliğini azaltmamıştı. İleride çocuğumuz olduğunda burada onunla ilgilenebileceğimizi düşünerek yapmıştık. 

Çardağa girdiğimizde ona döndüm. Soğuk terler dökerken çok gergin görünüyordu ve biranda elinde ki şarabını kafasına dikip elini cebine atarak siyah bir kutu çıkardı. Gergin bir nefes vererek kutuyu açtı ve gözlerimin içine baktı. Anlasam bile beynim durmuştu. Açıkcası geçen ay omegamın sözleri ile kart ekstrasına baktığımda cartieri görmüştüm ama bileklik hediye ettiği onun fiyatı olduğunu sanmıştım.

love of the full moon- tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin