Emily,
Seni gözlerinden düşen gözyaşları ile,
Öğle yemeğinde kafeteryadan kaçarken gördüm.
Seni takip ettim
Ve bir mesafede
Yıkılmanı izledim.
Bu sabah dolabına koyduğum çiçekleri tutarak,
Meşe ağacına oturdun.
Derin bir nefes aldım
Ve sakladığım tüm cesaretimi topladığım sırada,
Senin yanına oturdum.
Acaba duydun mu
Kalbim göğsüme aykırı vuruyor,
Ve yüksek çığlıklar zihnimin içinde.
Başını kaldırdın
Ve ikimizde birbirimizin gözlerinin içine baktık.
Yakından çok daha güzeldin.
Ağladığın için özür diledin
Ama başımı salladım;
Çünkü gülümsemeler ve kahkahaların gerisinde
Tüm acıyı tutmaya çalıştığını biliyorum.
Mücadele edecek gücünün kalmaması sorun değil.
İnsan olmak sorun değil*
Hatta sadece bir süreliğine.
Ondan sonra,
Aramızdan tek bir kelime geçmedi.
Belki de kelimelere ihtiyacımız yoktu,
Çünkü bizim berbat hayatımızın içinde
Sessizliği
Ve boşluğu doldurmak için
Varlığımız yeterli.
Şu andan itibaren sana göz kulak olacağım.
Söz veriyorum Emily.
Keşke senden ne kadar hoşlandığımı bilseydin.
Sevgilerle,
Louis
-
* it's alright to be human
it's alright kalıbı internette 'sorun değil'e yakın bir anlam olarak yazıyordu ama emin değilim ve bunun hakkında bir fikri olan yorumda belirtebilir
teşekkür ederim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Flowers » l.t (Türkçe)
Fanfic"Bugün dolabına koyduğum Çiçekleri beğendiğini gördüm. Keşke onu verenin ben olduğumu bilseydin." © crumpledpaperplane