Teacher | Jenlisa

7

selam🙂

Jennie

Sabah güneşin yüzüme vurması ile uyanmak isterdim ama ev arkadaşım Chaeyoung sayesinde bu isteğim gerçekleşmemişti. Yüzüme bir bardak su boşaltarak uyandırmıştı. Neymiş çağırınca uyanmıyormuşum. Sanki hiç çağırmayı denedi de söyleniyor.

Şimdi de masada oturmuş Chaeyoung'ın hazırladığı kahvaltıyı yiyordum. Bazen deli oluyor ama seviyorum onu. Tam kafa dengi kız.

-Omleti beğendin mi aşkım?
Ona havadan öpücük yolladım.
"Harika olmuş hayatım."
Sevgili gibi konuşuyor olabilirdik ama sevgili olsak hiç çekemezdik birbirimizi. Zaten Chaeyoung'ın sevdiği biri var. Bana bakmaz o yüzden.

-Hadi mutfağı toplayıp çıkalım.
Kafamı salladım. Hızlı bir şekilde mutfağı topladık. Çantalarımızı da alıp evden çıktık.
-Ay umarım Jisoo'yu da yolda görürüz. Bizle beraber yürür belki. Ne dersin?
"Hiç ilgimi çekmedi Chaeyoung."

Chaeyoung omuzunu silkip önüne döndü. O sırada arkamızdan biri seslendi.
-Kızlar!
Dönüp baktığımızda Jisoo'nun yanımıza geldiğini gördüm.
"İyi insan lafının üstüne gelirmiş." dedim Chaeyoung'a.

Jisoo yanımıza geldiğinde gülümsedi.
-Günaydın! Nasılsınız bakalım?
Tam cevap verecektim ki Chaeyoung izin vermeyip konuştu.
-İyiyiz Jisoo. Sen nasılsın? Karşılaştığımız çok iyi oldu değil mi?

Jisoo kafasını salladı.
-İyiyim bende ve evet güzel denk geldi.
Chaeyoung, Jisoo'nun koluna girip önden yürümeye başladı. Şuraya bak iki dakika da unuttu beni. Ah Chaeyoung ah!

Bende arkalarından yavaşça yürümeye başladım. Aklıma Lalisa'ya yazmadığım aklıma gelmişti. Ay hep ben mi yazayım? O yazsın artık. Hem dün yazdığı şeylerden sonra anca kendime gelebildim. Okulda bayılacaktım az kalsın. İyi ki bayılmadım.

Ama belki de o yazdıklarında ciddi değildi. Oyun oynuyor olabilirdi benimle. Kim bilebilirki? Tanrım! Lütfen oyun oynamıyor olsun. Eğer oyun oynuyorsa ona gününü gösterirdim.

Kendi kendime söylenirken çoktan okula gelmiştik. Sınıfımıza girip sıralarımıza oturduk. Ben ve Chaeyoung cam kenarından 4. sırada oturuyorduk. En önümüzde öğretmen masası vardı. Jisoo ise bizim önümüzde Jimin ile oturuyordu.

İlk dersimiz rehberlikti yani gıcık beden hocası gelecekti. Kim çekecek şimdi onu sabah sabah of! Kafamı masaya koyarak gözlerimi kapadım. Öğretmen varken uyuyamıyorsak öğretmen yokken uyuruz bizde öyle değil mi?

7 dakika vardı dersin başlamasına Chaeyoung, Jisoo ve Jimin üçlüsü muhabbet ediyorlardı. Sabahları çok enerjik değilimdir o yüzden konuştukları şeyleri bile anlamıyordum. O kadar yani.

-Jennie?
Bana seslenen Chaeyoung'a döndüm.
"Efendim?"
-Bu hafta sonu bir şeyler yapalım diyoruz. Sen ne dersin?
Hafta sonumun boş geçmesini istemem.
"Güzel olur Chaeyoung."

Chaeyoung ellerini birbirine çaparak sevindi.
-Harika o zaman. Hafta sonu Jisoo'nun evinde buluşuyoruz.
Tek kaşımı kaldırdım.
"Neden Jisoo'nun evi?"
Jisoo bana baktı.
-Çünkü annem ve babam iki günlük bir iş seyahatine gidiyorlar. Evde tek kalmak çok sıkıcı. O yüzden sizi çağırdım.

Kafamı aşağı yukarı salladım.
"Anladım."
Chaeyoung kafasını kapının olduğu yere çevirerek konuştu.
-Aha! Geldi bizim yürüyen seks.
Chaeyoung'ın dediği ile göz devirdim. Geldiği ilk gün bana beden hocasının çok iyi seks yapabileceğini öne sürmüştü. Tanrım! Onun seksinden bana ne be!