(s)
Arda ile müzeye saat 10.00 civarı varmıştık.
Girişteki güvenliğe "Bougival'da Dans tablosu ne tarafta sergileniyor?"diye sordum.
"İkinci katta asansörün sol tarafındaki koridor efendim." diye yanıtladı beni.
İkinci kata çıkmak için tuşa bastı arda.
"Ön kapıdan mı girecek yoksa girmenin başka yolunu bulabilecek mi?"
"Ön kapı her insan gibi dikkat çekmemeye çalışacaktır." asansör kapısı açıldı .
Bougival'da Dans tablosunun sergilendiği kısıma gelmiştik.
"Siktir."
Gördüğüm görüntğnğn karşısında silahını çıkardım ve etrafa bakındım kat güvenliğine kimseyi çıkarmamalarını söyledim.
Arda etraftaki insanlara bakarken ben aşağı katı izliyordum.
Siyah takım elbiseli adam oldukça dikkat çeken bir hızla yürüyordu elindeki çanta hırsız olma ihtimalini daha da arttırıyordu.
"HEYY!! HEYY!" adama bakması için çağırmıştım duyduğuna emindim ama asla bakmıyordu.
"Arda buradakilere bak ben aşağı iniyorum!" diye seslendim.
Aşağı adamın peşinden koşuyordum ben müzenin kapısından yeni çıkmışken adam uzaktaki arabasına fazlasıyla yaklaşmıştı bile.
Siz çöktüm silahımı uzaktaki adamla hizaladım.
Adam arabanın kapısını açmıştı yüzünün birazı gözüküyordu.
Barış? Hırsız Barış mıydı?
Donakalmıştım gördüğüm görüntü karşısında. Gözlerim dolmuştu anında.
-----
"Yani diyorsun ki Barış Alper Yılmaz çaldı tabloyu öyle mi? Semih o adam oldukça ünlü ve zengin bir iş adamı istese bu tablodan yüzlerce alabilir. Anlatabiliyor muyum?"
"Başkanım ben de biliyorum çok saçma ama gözlerimle gördüm hırsız Barış Alper Yılmaz."
"Bak Semih, Barış ile önceden neler yaşadığını biliyordum."
Ne yani önceden ilişkimiz olduğunu biliyor muydu iyi de bunu biliyorsa beni neden kovmuyor? Bu adam tanıdığım en homofobik insan.
"Barış ile önceden çok yakın bir arkadaş olduğunuzu biliyordum yani. Açıkçası brn Paris'ten İstanbul'a dönmeni değil, İstanbul'dan Paris'e gitme nedenini merak edip araştırmıştım. Barış Alper Yılmaz hayattan yorulduğunu ve dünyanın diğer ucuna gittiğini belirten bir haber çıkmıştı biliyorsun sen o haberden 1 hafta 3gün sonra Paris'e annenin yanına taşındın ve sırf bu yüzden Interpol oldun yanılıyor muyum?"
Bu kadar bilgiyi nereden öğrenmişti?
"Başkanım benim interpol olmamın Barış ile bir alakası yok."
Odama geçtiğimde arda ve kenanı gördüm.
"Gerçekten hırsız senin eski sevgilin mi yani?" dedi şok içinde kenan.
"Evet ama buna benden başka inanan yok ."
"Peki Paris'e Barış yüzündrn mi gittin?"
"Kenan beni terk eden birisinin acısını sonsuza kadar yaşayamazdım kafa dağıtmam lazımdı."
"Evet Semih plan nedir Barış'ı suç üstünde yakalamamız gerekiyor."
"Plan şu bugün bir ressamın anısına yapılan balo var Barış'ın şirketi de katılıyor bu baloya ben de katılacağım ve karşısına tesadüfen çıkmış gibi davranacağım sonrasında onu kendime tekrar aşık edicem ve böylece suç üstü yakalacağız."
"Peki ya sen onu kendine aşık etmeye çalışırken aşık olursan ne olacak? "
"Saçmalama arda böyle bir şeyin olmayacağını üçümüz de biliyoruz."
"Balo için ne giyeceksin ?"
"İlk tanıştığımızda giydiğim takım elbiseyi."
"Ha sormayı unuttum kelebek desenli düğme Barış da görmüştün değil mi?"
"Hâlâ hatırlamıyorum kimde gördüğümü ama hırsız Barış olduğuna göre evet onda görmüşümdür."
💓🫶🏻
Kısa oldu gibi ama yarına yetiştirmem gereken bir sürü ödevim var 😔
