- 19 -

123 18 24
                                    

Sabah erkenden Bay Lee'nin odasına gitmiştim. Bugünkü görev hakkında konuşacaktık. Ben masasının önündeki karşılıklı sandalyelerin birinde otururken görevi anlatmak için bir dosya getirip yerine oturdu. "Bu görevimiz biraz tuhaf olacak. Çünkü Fransa'dan buraya kaçmış bir seri katilin evini tespit ettim, onunla konuşmaya gideceğiz."

"Yakalamaya değil de konuşmaya?"

"Tutuklayacağız ama konuşmamız da lazım."

"Bu katil niye Fransa'dan Kore'ye uçmuş acaba.."

"Aslında buraya kaçak gelmiş. Bir gecelik işini yapıp gidecekmiş ancak bir kıza aşık olmuş. Ve onu kendisine aşık etmeyle vaktini öldürmüş. Şimdi de buldum onu bu sayede. Kızla burada yaşıyor aylardır. Kendisini aşk yüzünden ele verdi."

"Çok aşık olmuş olmalı."

"Sana bahsettiğimiz gencin fotoğrafını göstereyim. Henüz yirmi yaşında." Dosyayı açıp ilk tutuklandığı zamanki fotoğrafı gösterdi. Sarışın ve yeşil gözlü dağınık ve hafif uzun saçlara sahip bebek suratlı bir gençti. "Burada on altı yaşında sanırım. Kendisi bizim gibi yüzünü saklıyordu, yıllarca da sakladı. Ama en sonunda gösterdi kendini."

"Bir ismi var mı?"

"Onun bir önemi yok ama var. Şimdi benim tahminlerime göre o şu an sevgilisinin evinde."

"Biz ne yapıyoruz peki bu durumda?"

"Araştırmalarıma göre bahsettiğimiz çocuğun sevgilisi cidden çılgın biriymiş. Dolayısıyla ona da dikkat etmemiz gerek. Ben eve girmeden önce bu çocuğu yakaladığımda sen de kızı kontrol altında tutacaksın. Tamam mı?"

"Tamamdır. O halde istediğimiz kadar sohbet edebiliyoruz?"

"Evet."

"İşte bu harika!"

Güldü. "Gidelim!"

Gittiğimiz ev bizim eski mahallenin az ilerisindeydi. Ev bizim evimize çok benziyordu, ki bu normaldi bizim mahallenin devamıydı sonuç olarak. Vay Lee ile evin etrafında dolaşıyorduk. Ben evin sağ kısmındayken o da sol tarafındaydı. Mutfağı boş ama dağınık görmüştüm. Tezgahta mikseri içinde bir kalıp vardı. Demek ki kız burada uğraşıyordu kısa bir süre önce. Kaşlarımı çatıp ikinci katın mermeri ne kadar yüksekte olduğuna baktım. Ulaşabilirdim. Geriye gittim ardından koştum. Zıpladığımda kolaylıkla ulaşmıştım istediğim yere. Kendimi kaldırıp mermere oturdum. İçeride kimse yoktu.

Pencereyi açıp içeri girdim. Yavaş ve sessiz adımlarımla ilerlerken etrafı inceledim. Burası bir yatak odasıydı. Komodinin üzerinde siyah bir göz maskesi vardı. "Bence masum insanların evine gizli bir şekilde girmemeli ajanlar."
Duyduğum yabancı ses ile kaşlarımı çattım. Soğukkanlı olmaya çalıştım.

Gayet rahat bir tavırla kendisine döndüm, "İnsanların masum olması dışında söylediklerin doğru."

"Defolup gidecek misin yoksa yardımcı olmamı mı istiyorsun?"

Kollarımı iki yana açıp omuzlarımı silktim. "Dene istersen."

Kaşlarını çattı. Sinirlendirmiştim sanırım. Bana saldırdı. Yumrukları hiç acıtmıyordu. Onu yere yatırıp bir yumruk atacakken bir silah sesi duydum. Biri bacağıma ateş etmişti. Kafamı çevirip etrafa baktığımda kapı önünde duran siyah saçlı kızın bana ateş ettiğini anladım.

Ağzımın içinde hayretle inledim. Üzerinde olduğum bedeni yumruklarımla bayıltmaya çalışsam da başarısız olmuştum. Genç beni yere yatırdı boğazımı sıkmaya başladı.

maybe - 2min minminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin