Bölüm 10:( (final)

5 1 1
                                    

Devam edelimmm

Arabadan inerken Minho akşam saatlerinde hazır olmamı birlikte bir yere gideceğimizi söylemişti. Her şeyden habersiz bir şekilde onaylayıp vedalaştıktan sonra odama gidip kapıyı açtım ve kendimi yatağa attım ömrüm boyunca yaşadığım en güzel sebepti.

Minho yaşadığım en güzel sebepti...

Akşam olmasını beklerken telefonda dolaşıyor ve kombin hazırlıyordum.

Saat gelmiş çatmıştı, Minho arayıp aşağıya inmemi söylemişti.

Onaylayıp aşağıya beni arabada bekleyen minhonun yanına oturup,minik bir buse kondurdum yanağına.

Ardından yola koyulup yol boyunca şakalaşıp güldük,en sonunda beni ilk gün götürdüğü yere getirdi Ancak burada bir farklılık vardı.

Çiçekler,çikolatalar ve sevdiğim daha fazla şey Minho'ya dönüp dişlerimi göstererek güldükten sonra boynuna sarılıp kokladım karşımdaki bedeni son koklayışımmış gibi doya doya öpüyor, kokluyordum onu. Ki bu sondu.

Arabadan inip karşıya doğru ilerlemeye başladık, yere uzanıp ilk gün yaptığımız gibi yıldızları seyrediyor ve el ele tutuşuyorduk.

Etraftaki sessizliği bozan bazı sesler vardı ancak aldırış bile etmiyorduk. Kimse şu anı bozamazdı. Son dakikalarımı daha doğrusu.

Sesler artınca içimde bir korku hissediyordum, minhoyu uyarıp buradan gitmemiz gerektiğini söyledim,ancak ayaklanınca karşımızda korkunç görünümlü serseri gibi birini gördük.

O anki şok ve korku ile minhonun koluna sıkıca sarılıp arkasına saklandım,adam bize yaklaşıyor ve ritim tutarak kahkahasını sunuyordu ortaya. Korkunç kahkahasını sunuyordu.

Geri geri yürümeye başladık ancak artık gidecek yerimiz yoktu. Kapüşonunu indirip bize bakan çift kırmızı gözleri gördük karşımızda tam bir piskopat duruyordu.

Beni bileğimden yakaladığı gibi kendine çekti neler olduğunu şaşırmıştım. Bir yandan diğer elimi sıkıca tutan bir Minho vardı. Arkasından çıkardığı bıçağı boğazıma doğrultup Minho'ya elini çekmesini söylemişti bu serseri.

Minho ise korku ile ellerimi bırakmaya başlamıştı adam beni geri geri çekiyordu, bir yerden sonra durup ağlamaya ve çığlıklar atmaya başladı.

Beni bırakıp yere çöktü, hızla belimden tutup kendine çekmişti Minho ancak yerdeki beden bunu görünce saçlarını yolmaya başlamış ve çığlıklar atmaya başlamıştı.

Ağlayarak,çığlıklar atarak şunları söylemişti
"BEN SANA AŞIĞIM MİNHO SEN BENİMSİN BENİM OLMALISIN ÇEK ELİNİ O İĞRENÇ BEDENDEN YAPMA BUNU BANA DUR ARTIK!" Son sözlerini bağırarak söylemişti ikimizinde nutku tutulmuştu tek kelime edemiyor, yutkunamıyorduk.(jeongin:>)

Karşımızdaki beden ayaklanıp bize doğru yürümeye başladı, Minho beni çekip arkasına almıştı, gözüm karşımızdaki piskopatın ellerine kaydı belinden bir silah çıkarıp Minho'ya doğrultup tetiğe bastı.

O an minhonun önüne atlayarak kurşunu tam kalbime acı bir şekilde yemiştim..minhonun gözleri fal taşı gibi açılmış benim bedenim ise yere doğru düşmüştü Minho kucağına alıp beni sarsıyor ve dayanmamı polisi çağıracağını söyleyip ağlıyordu.

Bu sırada göğüsüme doğru yediğim üç kurşun acı içinde gülümseyip Minho'ya teşekkür etmeme tek müsade etmişti.

"Hayatımın son anında yanında olup beni sevdiğin için teşekkür ederim Lee Minho!"

Gözleri kapanmış,soğuk ve küçük elleri minhonun elleri arasından kayıp gitmişti jisungun.

Lee Minho o gece çığlıklarını ve göz yaşlarını Han Jisung'un ölü bedenine armağan etmiş ardından kafanın ortasına iki el kurşun yemişti...

İki aşık aynı gün ölümlerini birbirlerine armağan edip tekrar kavuşmuşlardı...

"Tekrar yanındayım sevgilim,birlikteyiz"

Bu aşk böyle sonlanmıştı,tekrar kapağı açılmayacak şekilde kapamıştı...



:) sizleri seviyorum💗

Bardaki Çocuk||MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin