Büyükbabam geç döndüğümüzün farkında olmasına rağmen terastan odama gitmeyi planlıyordum. Genel olarak bu benim için bir tür cazibe. Kapıdan hiçbir sorun yaşamadan geçebilirdim. Ancak, kendi yöntemimle bir şeyler yapmak istiyorum ve kısıtlanmak istemiyorum. Bir kez daha!
Her zamanki gibi. Kurduğum merdivene tırmanmak üzereydim ki Yusuf biraz sendeleyerek göründü. İçkili olduğu her halinden belliydi. Yusuf, kokteylin üçte birini mi içtin? Neden hala yürüyorsun?
– Yusuf? Ne istiyorsun? – Başımı ona doğru çevirdim, merdiveni tutuyordum.
– Seyran'ımla uğraşma, her şeyi fark ettim – diye gülümsedim. Sahi mi?
– Seyran'ım" dedi. Aman Allah'ım. Aman Allah'ım. Her şeyi fark ettin mi? – Bu durum beni eğlendiriyordu ama kıskançlığım da ortaya çıkıyordu.
– Seyran'ın beni sevdiğini, benim olduğunu çok iyi biliyorsun. Bunu düşündükçe deliriyorsun, değil mi? Deliriyorsun. Gerçek bu, ne yaparsın? – derken gergindi, sözlerinden tam emin değildi. Ne olduğunu çok iyi bildiğim için çılgınca sırıtıyordum.
– Deliriyorum Yusuf. Deliriyorum. Şu lanet masada, karşımda otururken bana bakışları yüzünden deliriyorum, – diye göz kırptım ve herhangi bir kardeşimin yumruklarını sıkmasına neden oldum.
– Şimdilik böyle. Evlendiğimizde söylediğin her şeyi senden geri alacağım, – diyerek Yusuf'un omzunu okşadım ve gülümsedim. Yusuf ve intikam. İlginç. Bu durum gittikçe daha da ilginçleşiyor.
Sarhoş Yusuf'u arkamda bırakarak merdivenlerden yukarı çıktım. Bedenimi yatağın üzerine atarak düşündüm. Evlendiklerinde gerçekten ne olacak? Ya evlenirlerse? Duygularım yok olacak mı? O, tabiri caizse duvardan içeri girdiğinde tutunabilecek miyim? Sanırım hepsi aynı yere gidecek.
Nasıl uyuduğumu fark etmedim ama nasıl uyandığımı ve terası kapatmayı unuttuğumu fark ettim. Donuyordum. Sonra bu konağın rutini: evrensel bir prezervatif, bir kraliyet toplantısı ve ben yine konağın etrafında dolaşıyorum.
– Merhaba, yine ben:)))
Dün ona nasıl veda ettiğimi hatırlayınca gülümsedim.
– Merhaba tatlım. Nasıl hissediyorsun?
– Pek sayılmaz.– Hiçbir şey hatırlamıyorum.
– O öpücük gerçekten çok tatlıydı!
– Neeeeee? Dalga mı geçiyorsun?
– Merak etme, içkiyi fazla kaçırdın ve seni eve ben bıraktım.
– Daha kötü olduğunu düşünmüştüm.
– ve sen beni öptün.
Biraz eğlenmek istedim. Kızgın ya da heyecanlı olduğunda hoşuma gidiyor.
– Neeeeee??????
– yanaktan :)
– Beni korkuttun.– Fırsatını bulursam seni çalıların arasına atacağım.
– Yusuf olmadığına emin misin?
– Hatırladın.
– Bir şey hatırlıyorum.– Dans ederken bana nasıl baktığını hatırlıyorum.
– Çok sıcaktı.
– Senden gerçekten böyle hoşlanıyorum.
– SEVIYORUM.
– Unutma, lütfen.
– Senden hiç zevk alabilir miyim?
– Hayır.
