bi ihtimal

425 28 7
                                    

Bir hafta boyunca yaptığı gibi bu Antreman boyunca da mustafa ile konuşmaya çalışan Semih pekte bi sonuç bulamamış tı

"Abiiii"

Merte doğru koşan Semih aklındakiler ile sırıttı

"Efendim semih"

"Bu akşamki yemeğe Mustafa Yı sen götüreceksin dimi"

"Evet"

"Heh işte diyorum ki mustafayı ben alayım"

"Niye"

"Yaa abi şimdi sen varsın yenge var çocuklar var gerek yok ben alırım mustafayı"

"Semih sadece futbolcular olucak onlar gelmiyecek"

"Ya of abi ben götüreyim işte şu aralar aramıs biraz kötü lütfen"

"E tamam semihcım git Mustafa'ya söyle"

"Heh işte o öyle olmuyor sen soyle"

"Tamam Semih tamam"

Mert gidişini ve mustafa ile konuşmasını izledi mustafanın gülerek tamam anlamında kafa salladığını görünce tatlı tatlı koşarak mertın yanından ayrılmasıyla yanlız kalan Mustafa'ya gitti

Her ne kadar kırgın olsa da ona doğru zıplayarak koşan tatlı sarışını görünce sırıtöadan edememişti

Sırıtığını fark ettiği anda kafasını aşağı indirmiş arasında ki topu sektirmeye başlamıştı

"Erhancım eyer gidicek bir şöförün yoksa seve seve söförlüğünü yapabilirim"

Gözlerini ş ektirdiği toptan ayırmadan cevap verdi erhan

"Gerek yok talha abi ile giderim"

Semih'in yüzüne yaklaşması ile ayağından düşürdüğü topu ne erhan nede Semih hiç umursamamıştı

"Kendimi affetmek için şansa ihtiyacım var"

"Sekiz gibi okyanusun evinden alırsın"

Cümlesi bittiği gibi soyunma odasına doğru ilerlemeye başladı mustafa

"Tam sekizde orda olucam"

Arkasından bağırdı Semih

Semih salak salak gülerken yanına gelen talhayı fark etmemişti

"İşin çok zor"

"Ama imkansız değil"

Birbiri ardına sıraladığı cümlelere Semih sadece kafa salladı

Akşam tam sekizde mustafayı almaya gelmişti ikinci defa geldiği kapıyı çaldı bu sefer okyanus çıkmamıştk kapıyı açan direk mustafa olmuştu

Sıyah salaş bir gömlek ve altına giydiği siyah pantolon oldukça yakışmıştı semihte ise beyaz polo yaka bir tişört altında beyaz pantolon vardı

Siyah ve beyaz her zaman ki gibi mükemmel uyum

"Birlikte gezelim de beşiktaş oyuncusu olduğumuz belli olsun"

Yaptığı kötü şakaya kendisi bile zorla gülerken mustafa istemsizce sırıtmıştı ayakabilarını giymek için eğildiği yerden kalkmış Semih'in dibine girerek kukağında fısıldamıştı

"Güzel fikir sarı"

Semih çığlık atmamak için kendini çok zor tutuyordu

Sivasspor ile maçtan önce ki dostluk yemeğinin olduğu yere vardıklarında herkes gelmişti boş olan iki sandalyeye oturmuşlardı

Geldiklerinden beri yani yaklaşık 15 dakikadır masadaki hiçbir sohbete katılmayarak semihi izleyen Sivasspor oyuncusu jan bieganski mustafanın fazlasıyla dikkatini çekmiş ve kıskanmasına neden olmuştu

Semih jan'ın bakışlarını fark etse de bir şey yapmamıştı teknik olarak onu rahatsız edecek bir şey yapmamıştı sadece bakıyordu

Semih belinde hissettiği el ile irkildi elin sahibinin kulağı nefesini üfleyerek konuşan mustafa olduğunu fark etiğinde rahatlamıştı ama başka bir sorun doğuyordu şu anda

"Semih bu sarı piç sana biraz daha bakarsa elim de kalır"

"Ne o kıskandın mı"

Semih kafasını tam çevirmeden konuşmuştu

"Evet sarı kıskandım bir sorun mu var"

Mustafa fazla hızlı yumuşaduğını biliyordu ama bir hafta boyunca peşinde köpek gibi koşan Semih artık affedilmeyi hak etmişti ayrıca Jay denen piç semihe böyle bakıyorken hiçbir şey yapmadan oturanazdı

Semih kafasını tam çevirdi mustafa ile aralarında mimlik bir boşluk kalmıştı

"Bilmem bir sorun yok mu"

"Yok"

Semih'in gözleri önce pembe dolgun dudaklara sonra ise siyah kumaş pantolondan oldukça belli olan ufak soruna bakmıştı sırrıttı

"Seni bilmem de onun ufak sorunları var gibi"

Gözleri ile işaret etiği yere bakan mustafa sırrıtı elini Semih'in belinden çekti

"Biraz"

Aynı sorunun Semih te de oluşmasını istiyor olacakki gözüne sokmak ister gibi sırtını sandalyeye yaslamış bacaklarını açmıştı

Bir süre gözüne batan şişkinliği göz ardı etmeye çalışsada pek beceremiyordu mustafayı baştan aşağığı süzdü 17 yaşında bir veled nasıl bu kadar harika olabilir di

Semih elini mustafa nın bacağına koyup kulağına yanaştı

"Gelde yatağın ıslansın sabaha kadar alev alsın yansın durma duramam imkansız"

Mekanda kısık sesle çalan şarkı şu an için mükemmel di

Semih yanında ki ersin'e lavaboya gideceğini söyleyerek masadan kalkmıştı kalkarken mustafa dan asla gözünü çekmemişti ondan dakikalar sonra yerinden kalkan mustafayı kimse umursamamıştı oda lavabonun yolunu tuttu

Sarı? | mustafa erhan x semih Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin