Gamer(Matthew Espinosa)

Okula gelen yeni 9 çocuk

Sabah alarmımım sesiyle uyandım. Hâlâ uykum vardı ama okula geç kalmamam lazımdı. Hemen banyoma koştum ve günlük rutinlerimi hallettim. Sonra hemen dolabımdan siyah eteğimi ve üzerine göbeği açık yine siyah renkli dantelli büstiyerimi giydim. Banyondan saç düzleştiricimi aldım ve hemen dalgalı olan saçlarımı düzleştirmeye başladım. Hemen mutfağa gittim buzdolabından taa dünden hazırladığım sandviçimi Alıp çıktım. Hemen ayağıma platformu siyah converslerimi giydim ve okula doğru yürüdüm. Yolu yarıladığımda karnım çok acıkmıştı hemen sandviçimi iştahla Yemeğe başladım. Sandviçimi bitirdiğimde okula gelmiştim. Hemen Sınıfa çıktım. O kadar çabama rağmen yine derse geç kalmıştım ve ders Bayan Lily ile Matematik'ti hem hocadan nefret ederdim hem de dersten.içeri girdiğimde daha hoca içeri girmemişti. içimden Tanrı'ya teşekkür ettim. Ve en yakın arkadaşım Mary'nin yanına oturdum. Ve oturur oturmaz içeriye müdür yardımcısı ve 9 erkek girdi. Onları daha önce hiç görmemiştim sanırım yeni geldiler diye düşündüm.Hepsini süzerken Gözüme sarışın ve bal rengi olan çocuk takıldı. Onu incelemeye başladım. Onu incelerken bana bakta Gözlerimiz buluştu ve bana gülümsedi, evet bana gülümsedi. Müdür yardımcısı dersiniz ne dediğinde sınıfın ineği olan Ally hemen "Matematik" dedi. Müdür yardımcımız zaten bizim eski matematik Hoca'mızdı yani branşı Matematik'ti. Dersi ben anlatacağım diyerek öğretmen masasına oturdu ve arkasından 9 çocuk girdi. Müdür yardımcısı Bay Alex çocuklara tanıtın kendinizi ve geçin boş yerlere dedi. Ilk önce renkli bandana takan çocuk başladı "ben Taylor, bu Carter, bu Matthew, bu Cameron, bu Nash, Bu Aaron, bu Shawn, bu Jack J ve bu da Jack G." Demek benim sarışının ismi Matthew'muş. Yanımda oturan Mary kulağıma fısıldadı "Cameron çok tatlı" dedi. Ben de "sen bi de Matthew'a bak" dedim. Bizim okulun sıraları 4'er kişilikti ve biz sırada 2 kişi oturuyorduk.yani onlardan 2'si bizim yanımıza oturacaktı. Benim sağıma Carter oturdu. Carter'ın yanına da Shawn oturdu. Açıkça üzülmüştüm keşke Yanıma Matthew otursa diye. Matthew acaba nereye oturacaktı gözlerimle hemen Matthew nereye oturdu diye bakınıtken Matthew'a yer kalmadığını gördüm. Matthew de Bay Alex'e "hocam bana yer kalmadı nereye oturuyum" diye sordu. Bay Alex'de "istediğin yere otur bir Sırada 5 kişi oturmanız sıkıntı olmaz".dedi Matthew da bunu üstüne bizim sıraya geldi ve Carter yana kaydı. Matthew da gelip Yanıma oturdu çok sevinmiştim. Matthew oturur oturmaz Bay Alex ders işlemeye başladı. bay Alex ders işlerken bütün cesaretimi toplayıp defterime merhaba ben Sally yemekte arkadaşlarınla bizim masamızda oturmak ister misiniz? Yazıp ona çevirdim. Matthew da hemen bakıp sırıttı ve kalemime uzanmak için bana daha çok yaklaştı ve kalemimi alırken eli elime değdi karnımda kelebekler uçuştu. Kalemimi Aldı ve bişiler karalıyıp bana çevirdi. Ben Matthew bana kısaca Matt derler.yemekte Yanınızda oturmayı tek ben karar veremem yani gruba sormam gerek büyük ihtimalle de kabul ederler :D. Yazdı. Çok çok çok çok çok çok Şirin bu çocuk ya. İçimen Tanrı'ya yalvarıyordum lütfen kabul etsinler diye. Ve bunları yaparken çok yorulduğum için başımı masaya koydum ve Gözlerimi dinlendirmeye başladım.

@@@@@

Biri saçımı örüyordu sanırım yok ya bu örmek değil bu bildiğin kız kavgalarına olan saç çekmek ya gözümü araladığımda bir adet Nash ile karşılaştım ve "zil çaldı güzellik" dedi. Ben ve güzel kelimesi mi? Diye düşünürken o zaman kafama dank etti "ne zil mi çaldı" dedim "evet" dedi. Şaşırmıştım acaba ne kadar uyumuştum "kaçıncı dersteyiz" diye Nash'e sordum Nash de " şu an Öğlen teneffüsü" dedi ve o zaman aklıma geldi ben yemeği bunlarla yiyecektim eğer grup onaylarsa. hemen başımı sıradan kaldırıp "sizin grubun gerisi nerede?" dedim. o da senin arkadaşın Mary ile Jack'ler yemekte sanırım yer kapıyorlar. Gerisi de biraz sona gelirler, Matt çok kötü ayağını burktu da dedi. aniden panikledim ya ayağını kırmışsa ve okula gelemezse ben onu nasıl görürüm diye. Hemen sordum: Yürüyebiliyor mu? Nash evet deyince rahatlamıştım. sonra Nash'e baktım ve yemekhaneye inelim mi ben acıktım dedim o da başıyla onayladı ve ben önden o arkadan yemekhaneye gittik.