Bir düz yazı bölümü daha... Ben bunları güzel yazabildiğimi düşünmüyorum ama yine de hikayenin gidişatı için her şeyin texting yazılamayacağına inandığımdan deniyorum... Emirhan'a bol bol acıyacağız inşallah ☝️😔 Neyse en azından bir giriş yaptık shejdkd kısa oldu yapıcak bişey yok
Semih kapıyı açtığında Mustafa hızlı hareketlerle ama ses çıkarmadan içeri girdi. Koridor boyunca uzanan odalarda kalan diğer oyuncular ve çalışanlar olduğu için gecenin ilerleyen bu saatinde sessiz olmaları şarttı. Semih usulca kapıyı kapatıp kendini çoktan yatağa atmış olan Mustafa'ya baktı.
“Ohh beyefendi keyfiniz yerinde bakıyorum. Tabii tribi siz yemediniz.” Mustafa'nın yanına oturdu. Bağdaş kurup sırtını başlığa yasladı. “Emirhan abi niye böyle yaptı şimdi ya? Ne güzel takılıyorduk kırdım bence ben onu ya. Fark etmeden kırdım kesin offf…” sorusuna mantıklı bir cevap bulamadıkça düşünmeye devam ediyor ama düşündükçe de bir cevap bulamıyordu. Saçma sapan bir döngü içinde kalmıştı son yarım saattir.
“Musti iyi ki geldin ya. Cidden uyuyamazdım bu gece. Yarın da deplasman için yola çıkılacak. Acaba deplasman için mi gergin? Hani sol bekte başlayacak ya? Ondan olabilir mi?”
“Semih abi deli ettin kendini az dur ya.” Mustafa kollarını kafasının altına alarak uzandı. Kafasını yana çevirip oturan sarışına sırıtmaya başladı.
“Noldu lan bebelak ne bakıyon pişkin pişkin?”
“Abi size de gün doğdu tabii geçin dalganızı geçin. Sen aradığında Emirhan abiyle konuşuyordum ben.”
“Ne? Dur bir diye ondan mı dedin? Ne dedin? O ne dedi? Ben gidip konuşayım mı?”
“Hee git ayık bulursan konuşursun.” Mustafa da yattığı yerde düzelip sırtını yatak başlığına yaslamaya başladı.
“Ne demek ayık bulabilirsen? Sarhoş muydu bayaa?”
“Bayaa değildi ama yani konuşurken nefesindeki alkol kokusunu alabiliyordum.”
“Musti yine dedikodu için yalvartma anlat ne olduysa delircem az kaldı.” Semih ellerini dizine vurarak hararetle konuşuyor, ama tesis sakinleri seslerini duymasın diye de bağıramıyordu.
“Sen mesajları attığında biz bahçedeki o bizim kamelya varya orda oturuyorduk işte Göktuğ falan vardı neyse tesise bir taksi geldi. Ben sana dur diye mesaj attım işte o sıra normalde kim gelmiş diye öğrenip sana dönücektim ama baktım içinden Emirhan abi iniyo dönemedim sana. Neyse işte gittim yanına dedim abi hayırdır nerden, o da eski takımdan bir kaç tanıdık gelmişti onlarla yemeğe çıktım dedi.” Mustafa'nın sözlerini Semih çatık kaşlarla kesti.
“Madem yemekte neden benimle mesajlaştı ki sürekli?”
“Sen malsın çünkü- AAAAAHH” Semih var gücüyle Mustafa'nın bacağına vurmuştu, sonra da anneleri duymasın diye ağlayan kardeşini boğan çocuklar gibi Mustafa'nın ağzını kapattı.
“Sus ya bir duyan olucak uyuyor olmamız lazım şuan!”
“Abicim dayak yemezsem gayette sessizim.” Mustafa kollarını iki yana açarak itirazını bitirdi. “Bir Ciro döver bir Semih döver takım takım değil ki amına koyim forvet forvete 1 vs 1.”
“Mustafa alt tarafı bir tane vurdum oğlum ne abarttın be?” Semih elini tekrar havaya kaldırınca Mustafa'nın irkilmesiyle ikisi de hafif gülüp konuşmalarına devam ettiler.
“Neyse işte sizin konuşmanızdan Emirhan abiye herhalde bahsetmedim salak değilim sonuçta. Göktuğ hayırdır sarhos musun kime için dedi. Sıkı dur Emirhan ne dedi biliyor musun?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Genç Kartallar Mutlu Yaşarlar
HumorDüşman takımların oyuncularının, yurt dışında oynayıp onların arasını bulmaya çalışanların, ligde şampiyonluğa oynadıklarını bilen bir Beşiktaşın aynı çatı altında toplanmasına ne denir? Milli Takım. Beşiktaşın boynu bükük bebeklerinin, milli takı...