Nine

128 12 16
                                    


- her bölüm medyaya koyduğum foto boyfriend Hakan vibeı versin diye saatlerimi harcıyorum pinterestte amacım anlaşılmıyorsa üzülürüm :((
- milli ara gelince bi Hakan crushım ortaya çıkıyor yine o anlardan biri galiba kgfjdjfkdy
- bölüme geçmeden de söyleyeyim; şu aralar mental olarak yaşadığım en dip noktadayım, hiç yazacak halim yok, okuldan geldiğim gibi kafamı vurup uyuyorum, okulumda sıkıntılar yaşıyorum ama okuyanlar ve yorum yapanlar olduğunu görmek çok mutlu ediyor beni teşekkür ederim iyi ki varsınız 🩵 kafamı dağıtmak için iki kitaba da odaklanıp daha çok bölüm atmaya çalışacağım. Çok uzattım iyi okumalar 💙



Hakan beni tekrar tekrar öptü, her öpücüğü bir öncekinden daha tutkuluydu. Kollarını sıkıca etrafıma sardı ve beni kendine çekti. Kalbinin deli gibi attığını hissedebiliyordum.

"Burada ne yapıyorsun?" diye fısıldadım, ona bakarak.

"Hatamı telafi etmeye geldim. Bu bir ay boyunca konuşmamak benim için tam bir işkenceydi, Deniz. Başta farkında değildim ama sana olan hislerim hep oradaydı. Sadece o kadar derinlere gömmüştüm ki, onları hissedememişim. Ama sonra fark ettim ki büyük bir hata yapmışım." dedi yumuşak bir sesle.

"Gerçekten, yüz yüze çok daha güzelsin." dedi usulca, alnıma bir öpücük kondurup tekrar kollarını etrafıma dolarken.

"Hadi içeri geç, yoksa hasta olacaksın." dedi, ikimiz de yağmurdan sırılsıklam olmuşken.

Hakan'a bakakaldım, ıslak ceketini çıkarırken göz göze geldik ve o da kaşını kaldırarak bana bakıyordu.

"Gerçekten burada olduğuna inanamıyorum." dedim hâlâ şaşkınlıkla. Hafifçe gülümsedi ve kollarını tekrar bana sardı.

"Buradayım güzelim ve tamamen seninim."

"Yedek kıyafetin var mı? Yoksa zatürre olup ölebilirim." dedi titreyerek.

"Merih'in burada bıraktığı birkaç kıyafet var, senin bedenine uygun olmalı." dedim, odadan çıkarken.

"Bir dakika! Ağabeyine Merih mi diyorsun? Bunu ondan haberi var mı?"
Söylediği şeyle duraksadım, yani abimin bilmediği şey ona zarar veremezdi. Cevap vermemek için hızlı bir şekilde misafir odasındaki dolaba gidip temiz bir eşofman ve tişört aldım, sonra Hakan'nın yanına geri döndüm.

"İşte kıyafetler, banyo koridorun sonunda sağda. Havluya ihtiyacın olursa orada var, duş almak istersen de rahatına bak."

"Deniz, konuşmamız lazım." dedi Hakan, kuru kıyafetleriyle içeri girerken.

Mutfağa ilerlerken seslendim. "Ne hakkında?"
Bize Türk kahvesi yapmaya karar vermiştim, şuan bu havada çay daha mantıklı olabilirdi, üşümüştük. Ama kahvesini nasıl içtiğini merak etmiştim. Daha önce Türk Kahvesi sevdiğini söylemişti, az şekerli içiyordur diye düşünüyordum? Ama sporcu adam belki şeker kullanmıyordur. Yani ben kendime yaparken uğraşmamam için kendisi de az şekerli içtiğini söyleyebilir. O şekersiz içiyorsa ben de uyabilirdim ona... Galiba? Hayır. Asla şekersiz içemem ben ki! Zift içmek gibi bir şey olur. Yani kafamda öyle kurmuştum. Sonuçta bundan sonra ona daha çok kahve yapacağımı düşünürsek bilmem iyi olurdu.

"Biz neyiz? Bunu konuşmamız gerek." dedi bana yaklaşarak. Dolaptan çıkardığım iki fincandan biri o anda elimden kayıp sert bir şekilde tezgaha çarpmış, yüksek bir ses çıkartmıştı. Hakan hızlı bir şekilde fincanı tuttuğu için kırılmamıştı. Böyle bir soru beklemiyordum. Daha 5 dakika önce evime girmişti, ben bu konuşmayı alıştıra alıştıra yapmayı planlamıştım.

Hakan ise bodoslama dalmıştı.

Beni kendi kafamda gelin güvey olmuşken bizim daha "resmi" bir şekilde çıkmadığımızı ve çok uzun zaman sonra ilk defa yüz yüze karşılaştığımızı unutmuştum. Kafamda 10 yıllık ilişki planlayıp ben uğraşmamam için bana kahveyi ben nasıl içiyorsam öyle içtiğini söylediğini düşünüyordum. Cidden delirmeye başlamıştım.

Kendimi savunmam gerekirse bu yaşta artık birinden çıkma teklifi beklemiyordum, sonuçta 15 yaşında değildik biriyle ilişkiye başladığında artık o kişi sana benimle çıkar mısın konuşmasını yapmıyordu. Yetişkin olmak böyle bir şeydi. Özellikle nerdeyse 30 yaşında olan bir adam çıkma teklifi edecek değildi.

"Ne istersen o olabiliriz." dedim alçak bir sesle. Hakan'ın ellerini belimde hissettim ve beni kendisine doğru çevirip tezgah ile kendi arasına sıkıştırdı.

"Bir şeyleri resmiyete dökmeden önce seni bir yemeğe çıkarmam lazım." dedi gülümseyerek.

Tamam. Sakin ol. Normal cevap ver.

"Bilmiyorum, nereye gitmek istersin?" diye omuz silktim.

Deniz çok iyi gidiyorsun, asla bozma.

Sağ elini omuzumdan düşen saça dolayıp oynarken tekrar konuştu. "Karar senin, istediğin her yere gidebiliriz, gerçekten her şey olabilir."

Elimle kahve koyduğum makineyi gösterdim. "E ama kahve yapıyordum bize?"

Sanki söylediklerimi dinlemiyormuş gibi yüzümü incelerken eline saçımı dolayıp saçımla oynamaya devam ediyordu. "Boşver kahveyi şimdi."

Ama dinliyordu da beni? Yani erkeklerde multitasking becerisi pek olmaz sonuçta ama.

"Ee o kadar koymuştum? Bu arada kahveni nasıl içersin?"

"Sen nasıl içersen güzelim fark etmez."

Türkiye'deki arkadaşlarımdan birini aramalıydım, Eylül, Öykü veya Melisa. Nikah şahidini kendi ülkemden getireceksem hızlı olmam gerekiyordu. Çünkü 2 gün içinde evlenirdim ben bu adamla.

"Nereye gideceğimizi biliyorum." dedim sinsi bir gülümsemeyle.

❁ ❁

"Şaka mı yapıyorsun?" dedi Hakan, arabayı park ederken.

"Sen 'her şey' dedin."

"Juventus maçına mı getirdin beni? Bu ciddi mi?" dedi şaşkınlıkla.

"Ayrıca sana bir forma da aldım!" dedim çantamdan bir forma çıkarırken.

"Bence siyah beyaz sana çok yakışacak." dedim göz kırparak.

"Gerçekten bunu yapıyorum ha? Sen bayağı özelsin Deniz." dedi, formayı giyerken.

"Biliyorum." dedim gülümseyerek.

"Bir dakika, ciddi misin?" dedi formanın arkasına bakarken.

"Tabii ki en iyi Türk defans oyuncusunun formasını aldım!" dedim.

"İyi ki tatlısın." dedi, arabadan inerken. "Yoksa arkasında Demiral yazan bir forma gitme ihtimalim yok."

Arabadan inip arabayı kilitledim, stada doğru ilerlemeye başlarken kafamı ona çevirip gülerek konuştum. "Benim soyadım da Demiral yalnız hatırlatırım!"

—-
Asla şekerli veya şekersiz Türk kahvesi içemem only az şekerli... anlaşıldı galiba bu bölüm hahshcndjcn siz kahveyi nasıl içiyorsunuz??

illicit affairs // hakan çalhanoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin