Nasıl da korkmuştuk bilemezsiniz.Durum şöyle:İkimiz de çıplak,yatak darmadağın,elbiselerimiz darmadağın,ve kapı çalıyor.Üstelik hiç kimseni de beklemiyorduk.Ben bunları düşünürken Melih pantolonunu giymeye çalışarak:
-Off yaa.Bakalım şu davetsiz misafir kimmiş.Sonra bana dönerek:
-Sevgilim,sende giy.Her ihtimal için.
Bende hemen kalkıp giyinmeye başladım.O sırada içimiden:Off yaa.Keyfimizin içine ettiler resmen.Diye söylendim.Melih kapıya doğru gitti.Kapının deliğinden bakarak:
-Bu neee...Zehraa.....Sonra benim yanıma koşdu:
-Buuu.....ba...babam....
-Nee?Hani bir daha gelmeyecekti??Ne yapacağız?
-Parası bitmiş olmalı.Bir defa da böyle gelmişdi.Benim peşimden çok koşmuşdu.Sonra annemden baya bi para alıp gitmişti.Sonra ikimizde tamamile giyindik.Melih kapıyi açtı.O sırada kapıya dayanan Melihin babası kapı açıldığı gibi yere düştü.Sarhoş gibiydi.Melih babasını ayağa kaldırdı Sendeleyerek içeri geçti babası.Koltuğa oturdu ve konuşmaya başladı.O sırada ben duvarın arkasından onları izliyordum:-Oğlum seni çok özledimm*diyerek Melihin boynuna atladı.
Melih rahat değildi gibi.Hemen boynundan attı babasını.Ve bağırmaya başladı:
-Gerçekten mi?Beni mi özledin yoksa paramızı mı?
-Zaten annem gelicek.O yüzden sen gitmene bak.Babası ise yalvarmaya başlamıştı.Resmen ayaklarına kapanıyordu Melihin.
-Oğlum!
Melih ise onu kapıya itmekle yetindi.
-Ben senin oğlun değilim.Oğlu olan baba oğlunun yanında olur.O yüzden şimdi git burdan!Sana verilecek param yok benim!
Adama acımışdım açıkcası.Adamı itekleyerek kapıdan dışarı attı ve kapını kilitledi.Sonra ise beni çağırdı:
-Gelebirsin.
-Melih babana neden öyle davrandın?O sadece seni özlemişti.
Diye sordum.Ama bilmiyordum ki ne yaptıklarını...Melihe neler çektirtiklerini.
-Sen ona aldanma.O ikiüzlü birisi işte.İlk baştada böyle gelmişti!Bende beni özlediğini sanmıştım gerçekten.Ama Annemin tavsiyeleriyle onun öyle biri olmadiğını öğrendim.Meğersem para içinmiş bu yalvarmalar!Sırf para kopartıp yine içmeye gitmek için.
Açıkcası üzülmüştüm.Melihe hiç bir zaman babalık yapmayan bi adama acıyordum lanet olsun!
-Peki eğer özel değilse Annenle neden boşandı öğrenebilir miyim?
-Yok hayır.Özeli mi kaldı artık*diye söze başladı Melih.
-Aslında evlendiklerinden beri içiyormuş babam.İçip her gün annemi azarlıyordu.Annemin öğretmenlik parasını alıp içmeye giderdi hep.Kendisi de çalışmıyordu zaten annemin parasını yiyordu.Hatta bir gün dövmüştü de.Tabi o zamanlar ben küçüktüm.Annem de bunlara dayanamayıp boşanma davası açmış.İlk önce boşanmak istemedi babam.Sonuçta annemin parasını rahatça yiyip yaşıyordu.Ama sonra annem ona bi teklif etti.Her yıl para vermek niyetile bu evden gitmesini ve ondan boşanmasını.Şimdi de parası bitmiş o yüzden gelmiştir.
-Aha anladım.Ne herifler var be dünyada.
-Eh işte.İşin içine etti.Başlayalımmı?Bunu söylemesini bekliyordum sonunda söyledi.O an dudaklarına yapıştım herifin.Bu an yine kapının zili çalmaya başladı.Ve biri bağırıyordu:
-Oğlum canım oğlum.Kapıyı aç lütfen.Paramı alıp gidicem.Melih bana bakarak:
-Boş verrr.Dedi ve yeniden emmeye başladı.O Melihin babası yine bağırıyordu.Sonra sesi kesildi.Biz de işimizi bitirip uyuduk.
Sabah uyandığımda Melihin yanımda olmadığını fark ettim:
-Aşkımm.Derken Melih geldi:
-Oooo.Prensesimiz kalkmış demek.Günyadın uyumuş güzel.Sonra yanıma yaklaştı.Her zamanki gibi dudağıma minik bir öpücük kondurdu:
-Saatden haberniniz varmı hanımefendi?
-Yooo.Saat kaç?
-Artık birinci derse geçmeliydik.Matematike yetişirsek iyi.
-Neden beni uyandırmadın ki?Dedim ve sütyenimle iç çamaşırımı giyinip ayağa kalktım.
-O kadar masum uyuyordun kii.Uyandırmak istemedim.
-Off Melih yaaa.Melih bana yaklaştı.Boynumu emmek istedi.Ben izin vermedim tabii ki zaten akşam her yerim morluk olmuştu.O an Melih:
-Benim prensesim bana tripmi atıyormuş?Dedi ve yatağa yatırttı.Tam öpmek isterken elimle dudağını tuttum:
-Matematikedemi gecikmek istiyormusun?Gecikmek istersen disiplin seni bekler.
-Yaa of yaa içine sıç..Derken ağzını kapattın:
-Küfür yasak beyfendi.
-Off tamam yaa.Dedi ve üstümden kalktı.Ben de giyindim.Makyajımı yapıp çıktım.Sonra Melih de geldi ve arabaya bindik.5-dakikaya artık okulun bahçesindeydik.Daha zil çalmamıştı.Herkes dışarıdaydı.Melih elimi tuttu.Sonra içeriye girdik.Sınıfımıza yetiştiğimizde zil çaldı.Hoca geldi.Bu bizim direktorumuz.Hocamız değil.Sınîfa girdi.Onun peşinden de bir kız.Kız de ne kız..Hoca söze başladı:
-Merhaba çocuklar.Bu gün sınıfınıza yeni biri geldi.İsmi Yeşim.O size kendini tanıtır.Şimdi sessizce hocanızı bekleyin.
O kız yerine geçti.Bizim yan masamıza.Melihle yüz-yüze.Ders başladı.Hoca yeni kızı tahtaya çağırdı:
-Yeni gelen kız.Gel ve kendini tanıt.
O kız boğazını temizledi ve:
-Eeee.Merhaba.Ben Yeşim.Yeşim Eren.Buraya yeni geldik.Amerikada okuyordum ama babam buralı olduğu için buraya geldik.İçimden:
Iııyy.Bu ne beee.Konuşuğundan bile cringe kı olduğu alnaşılıyor.Çoook kötü bir kıza benziyor.
Sonra o kız yerine geçti.Hoca ders anlatıyordu ama hic bir şey anlamıyordum.Hocaya:
-Hocam.Ben şu dersi anlamadım yeniden anlatırmısınız?Hoca çocuklara dönerek:
-Çocuklar dersi anlayan varmı?Çoğu elini kaldırdı.Yeni kızda.Aslında anlardım.Ama şu kız Melihden gözünü çekseydi ben de ona odaklanmakdansa derse odaklanırıdım.O an Ceren gitdi,bu kız geldi diye düşündüm.O sırada hoca:
-Yeşimciğim.(Zıl çaldı)Sen Zehraya anlatırsın olurmu?
-Tamam hocam.Cringe dedi.
Zil çaldıktan sonra her kes çıktı.Sinıfda yalnız ben,Melih ve cringe vardı.Cringe dillendi:
-Merhabaa.Ben Yeşim.Elini uzattı.Elini tutmadan:
-Ben de Zehra.Zehra Alkoç.Dedim.O sırada Melihe döndü:
-Ben Yeşim.Dedi ve elini uzattı.Melih bana öyle bir bakış attı ki.Bu bakışı biliyordum.Ne yapmalıyım bakışıydı bu.Bende kaşımla selamlas,ama elini tutma işaresini yaptım.Melih:
-Bende Melih.
-Hmm.Çok güzel ismin var...O sırada ben bilsin diye:
-Benim sevgilimin ismi böyle olmalı değil mi sevgilim?
-Öyle prenses.Dedi.Ben de kıskandırdîğım için sevine sevine Cringeye döndüm.Kızarmıştı.
-Tamam.Derse başlayalım'mı?
-Öyle olsun tatlım.Dedim bende.
Başladık.Ama o dersi anlatırken bile hep Melihe bakıyordu.Hatta bir kez elini elinin üstüne koymaya çalışırken:
-Hm.Ben anladım.Kalkalımmı sevgilim?
-Tamam prensesim.
-Eee ama dinlemediniz?
-Gerek yok.Ben anladım.
Sonra çıktık.Yolda Melihe:
-Ceren gitti bu geldi yaaa.Diyerek içimden sövüyordum onu.
-Şeey.Bir şey söyleyeyimmi?
-Neee?
-Biliyormusun?Beni kıskanman hoşuma gidiyor.O sırada Melihlerin evine geldik.Melih kapıyı açmak istedi.Ama kapı açıktı.Melih:
-Allah,Allah.Annem gelmiş olmalı.
Sonra ise içeri girerek:
-Anneciğim.Ben geldim.Baksana kim geldi??
O sîrada Melih annesinin odasına girdi.Kapıyı açtı.İçeri bakıp:
-Anneeeee!?!?!?Diğe bağırdı.Bende odaya girdiğimde gördüğüm şeyi bir daha görmek istemezdim....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERGEN
RomanceOkuda yeni bir kız,okulun en yakışıklı erkeğini kötü bir şekilde bulur ve hikaye başlar...