3

146 12 8
                                    


Semih:
Hani buluşucaktık
Nerdesin

Barış:
Özür dilerim işim çıkmıştı
Geliyorum 5 dakikaya

Semih:
Ne 5 mi BLSHSBWKW
Neyse hadi gel bekliyorum

Barış:
Dün sizi yendiğimizi
Hatırlatırım

Semih:
Hakem bizden olsa
Bizde yenerdik
Barış bu mesaja "🤫" ifadesini bıraktı

~~~~~~~~~
Barış'tan

İşim geç bittiği için geç kalmıştım kendimi affettirmek için gördüğüm bi markete girip Semih'in en sevdiği çikolatayı alıp zaten yakın olduğu için parka yürümeye başladım

Parka vardığımda bankta oturan Semih'i görünce istemsizce gülümsedim

"Çok erken geldin sağol"

"Sanada merhaba Semih" diyip çikolatayı uzattım

"En sevdiğim çikolata..bu ne için"

"Geç kaldığım için aldım seni mutlu etmek amaçlı"

"Nasıl hatırladın en sevdiğim çikolatanın bu olduğunu"

"Hiç unutmadım ki"

Semih kızarmıştı bu haliyle o kadar tatlıydı ki onu ısırasım geliyordu

"Neyse hadi gel yanıma oturda konuşalım şunu" diyip kenara kaymıştı Semih.

"Öncelikle ev tutma gibi bi sıkıntımız kalmadı babam evi tutmuş içini felan dizmiş bize kalan tek şey evlenmek"

"Çok basit birşeymiş gibi söylüyorsun"

"Bana göre basit ne güzel işte evin içinde sarı sarı gezen bücür manita"

"Sensin be bücür.Hem hala düşamız ne manitası"

"Hala düşman diyo ya. Semih biz evleneceğiz seninle buluşma sebebimiz zaten evlilik sen bana düşmanız diyosun"

"Kendi hatrıma kabul etmedim heralde evlenmeyi kusura bakma ama ben seni öyle hemen affedemem"

"Hemen affet demiyorum ama en azından düşman gibi davranma"

"Off tamam be hadi konuşalım şu tarihi de bitsin gitsin"

"Tamam yani aslında pek konuşacak bişey yok ben perşembe olur diye düşünmüştüm sende müsaitsen perşembe günü gidip kıyalım nikahı"

"Perşembe olur zaten izinliyim bu hafta"

"Tamam ben şimdi gidip tarih alıcağım sana saati vesaire mesaj atarım perşembe günü de alırım seni birlikte gideriz"

"Ben üşüdüm de istersen benim eve geçelim kahve falan içelim sonra geçersin evine"

'Benim evim sensin' diye fısıldadım

"Efendim duyamadım bişey mi dedin"

"Yok demedim evet yani olur gelirim eve"

Semih'in evine adımımı attığımda içimde bişeyler hissettim. Huzur bulmuşum gibi bir histi bu.

"Geç sen şöyle bende kahve koyayım"

Başımı sallayıp işaret ettiği koltuğa oturdum

"Kurabiye yapmıştım kahvenin yanına ister misin"

"Nurcan yengenin tarifi mi"

"Evet annemden sonunda aldım tarifi"

"O zaman olur zaten çok severdim o kurabiyeyi"

Semih kahveyi yaptıktan sonra kurabiyeyle birlikte bi tabağa koyup yanıma geldi

Kurabiyeden bi ısırık aldım. Çok güzeldi tıpkı nurcan yengenin ki gibi

"Eline sağlık çok güzel olmuş"

"Sağol"

Ortamda sessizlik oluştu. Bu sessizlik beni çok rahatsız etmişti tam konuşacağım sırada Semih konuşmaya başladı

"Bak Barış benim seninle evlenmeyi kabul etmemin sebebi babamı kıramamdan dolayı büyük ihtimalle seninde öyledir ve senin dediğin gibi düşmanlığı bi kenara bırakıcağım ama benden sana karşı bişeyler hissetmemi bekleme evet aynı evde yaşayacağız ama yabancı gibi olacağız tamam mı?"

"Tamam" diyebilmiştim sadece
Sessizlik bi süre daha devam etti en sonunda bu sefer sessizliği ben bozdum

"Geç olmadan kalkayım artık ben"

Kapıya geldiğimizde "Perşembe günü görüşürüz"dedi

Bende cevap olarak "Görüşürüz"diyip evimin yolunu tuttum.









Eski düşman yeni eşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin