***
"Minho?"
Seongmin ikiliye 'sıçtık' bakışı atarken ne diyeceğini düşünüyordu. Taegyun ağzını oynatarak hoparlörü kapatmasını söyledi ve telefonu Seongmin'in kulağına dayadı.
"Sakin ol, ne olduğunu daha bilmiyorsun."
Seongmin başını sallayıp fısıltıyla konuşan Yedam'ı onayladı ve konuşmaya başladı.
"Kamden şuan yanımda Seongmin, senden de bir açıklama bekliyorum."
Taegyun telefonunu çıkarıp bir şeyler yazdı ve Seongmin'e gösterdi.
Eğer BİR ŞEY DERSE Minho'nun da seni aldatmasını bahane et
"Sende beni aldatıyordun, hemde sınıf arkadaşımla."
"Demek beni aldattın?"
Yedam, Seongmin'e baktığında gözlerinin dolduğunu gördü ve boşta olan elini tuttu. Seongmin ayağa kalkıp odadan çıktı ve koridorda Minho ile konuşmaya başladı.
"Gitmeli miyiz?"
"Rahat rahat konuşsunlar, sonunda ayrılacaklar."
"Jayleri arayalım mı?"
"Niye sürekli birileriyle iletişim kurmak istiyorsun?"
Yedam omuz silkip tekrardan yatağa uzandı ve tavanı izlemeye başladı. Taegyun yanına uzanınca başını çevirip ona baktı ve elini yanağına koydu. Taegyun gözlerini kırpıştırıp ona bakarken Yedam konuşmaya başladı.
"Bilmiyorum, yıllardır beraberiz ya. Haber alamayınca yada uzak kalınca korkuyorum, bir şey olacak diye."
Taegyun gülümseyip elini Yedam'ın saçlarına uzattı ve geriye doğru taradı. Yedam bir kolunu Taegyun'un üstüne atınca, Taegyun da kollarını beline sardı ve kendine doğru çekti. Burun buruna geldiklerinde Taegyun, Yedam'ın dudaklarına uzandı ve onu öpmeye başladı. Yedam da Seongmin'in dışarıda olmasının rahatlığından rahatça ona karşılık veriyordu. Taegyun dirseğinin üstünde kalkıp elini Yedam'ın çenesine koydu ve tekrardan öpmeye başladı. Çenesindeki elini çekip tişörtünü çıkarmak için hamle yaptığında odanın kapısının bir anda açılmasıyla ikisi de basılmış gibi bir anda ayağa kalktı ve Seongmin'e baktı.
"Sevişmenizi böldüğüm için özür dilerim ama içmeye gitmemiz lazım. Ne hissettiğimi algılayamıyorum."
"Hyung, istersen dışarı çıkmayalım. Ben markete gideyim, evde içelim."
Seongmin ağladı ağlayacak bir yüz ifadesiyle başını sallayıp olduğu yere, dizlerinin üstüne çöktü ve halıyı izlemeye başladı. Yedam markete gittiğinde Taegyun, Seongmin'den nolduğunu öğrenmeye çalışıyordu. Sesi çıkmayınca biraz yalnız bırakmak için salona indi ve Yedam'ın annesinin yanında oturdu. Taegyun oturduğunda gülümseyip omzuna vurdu ve sanki birisi duyacakmış gibi sessizce konuşmaya başladı.
"Ne zamandır birliktesiniz bakalım?"
"Biraz karışık, yani şuan da çıkıp çıkmadığımız belli değil."
"Sizi ne zaman görsem dipdibesiniz, baya baya çıkıyorsunuz işte. Çıkmıyorsanız yuh derim artık!"
Taegyun, kadının dediğine güldü ve ona doğru dönüp konuşmaya başladı.
"Yedam neden ilişki yapmaktan korkuyor?"
"Onu bende bilmiyorum, yıllardır sap sap dolanıyor."
Taegyun bir şey diyeceği sırada salona giren Yedam yüzünden sustu ve gözlerini kaçırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
we fell in love in october
Fanfiction"Seneye 1 Ekim'de, yine aynı yerde buluşalım Yedam."