Jisung/
Korkunç bir baş ağrısı beynimi esir alırken zorlukla doğruldum. Yaşananlar bir bir aklıma dolarken öfkeyle köşedeki sandalyeye bir tekme savurdum. Almışlardı onu benden, kimin yaptığını da adım gibi biliyordum. Çok aptalım, ne için gelmiştim ben? Onu alıp götürmek için. Hepsi benim suçumdu. Görevden sapmış, ihtimalleri daraltmak amacıyla geldiğim halde tonlarcasını daha eklemiştim.
Derince nefesler aldım. Telefon cebimde sinirle titreştiğinde başımdan aşağı kaynar sular döküldü resmen, saat sabah 4'tü üstelik. Sikeyim, bu sefer bilinmeyen numaradan.
"En değerlin bu tavşan surat mı gerçekten? Acınası. Her neyse, istenilen saatte burada ol."
Minho/
Elimdeki zincirleri sinirle çekiştirdim. Gözlerim kapalı olduğu için hiçbir haltı göremiyordum. Bayıltılıp buraya getirildiğimden beri ağzımdaki tek sözcük Jisung olmuştu ve nerede olduğumu, kim tarafından kaçırıldığımı bilmiyordum. En önemlisi, Jisung'a ne yapmışlardı? İğrenç bir şekilde tanıdık olan bir ses kulağıma çalındığında nefretle nefesimi verdim. Jisung bunun için gelmişti yanıma, değil mi? Bu yaşadığımı engellemek için.
"Vay vay vay.. Tavşan surat? En son oğluma ibnelik yapıyordun. Bakıyorum da bayağı büyümüşsün." Koo-jin konuştuğunda kusma isteğimi bastırmak zorunda kaldım.
"Midemi bulandırıyorsun amın evladı. Söyle, ben neredeyim? Jisung'a ne yaptın?"
"Tch tch. Büyüklere saygı kalmamış bu devirde. Oysaki ikinize de birer sürprizim vardı." Boğazını temizledi. "Şov başlasın o halde!"
Gözlerimi örten siyah perde bir anda çözüldü ve karşımda bir hayalet, evet evet, bir hayalet gördüm. Başka bir açıklaması olamazdı ki omzunu geçmiş uzun sarı saçların, bu mermer tenin?
"Merhaba, hyung."
Lee Yongbok Felix, tam karşımda duruyordu.
Ağzıma kapanan soğuk ve damarlı eller ise diğer hayaletin habercisiydi. O kalın ve sert sesi nerede olsa tanırdım ama öylesine nefret yüklüydü ki bu sefer, ben bile inanamadım. Kulağıma fısıldayan, sıcak olmasına rağmen buz gibi nefes ise daha berbattı.
"Lee Minho, o işe yaramaz hayatını öyle bir sikip atacağım ki, beni Jisung bile durduramayacak."
Seo. Seo Changbin.
================================
Bir yazar tıkandığı zaman daima oluleri diriltir JDJWJRJWJDNQIRKAKFOZKDO💗💕💖💟💗💞💖💕💕💖💕💖💕
zaten okuyan belirli kitle yok o yüzden içimden geldiği gibi yazıyorum kısa olmuş olabilir.
HER NEYSE BEBELERRRR LUTFEN BU ACIZ HİKAYEYE OY VERINN
| su taraftan oy veriliyor NFOJEJWKFJSKD
| (lütfen oy ver.) Görüşürüz bebelerrr🩷🩷
\/
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Skin And Bones
FanfictionSavcı Lee Minho ve Suikastçı Han Jisung. Birbiriyle uyumlu ve bir o kadar da uyumsuz bir çift.
