6 - YAVRU ASLAN.

680 52 924
                                        

Selaam 6. bölüm ve tüm şerefsizliğim ile geldim. PQHSLQWHQCWXQXCQX

Hiç güzel şeyler olmayacak bir süre.. yani an itibari ile kaoslara sırasıyla başlamış bulunuyoruz.🥲

İstek üzerine sırayla yan shiplere sahne vermeye başladım.

İyi okumalarr.☆

-

Mauro'nun insan değil de bir hayal olduğu düşüncesiyle ona daha sıkı sarılırken gitmesini istemedim.

Belki de bundan sonra mutlu olacağım hayaline kapılmaya başlarken,

Bizi nefretle izleyen bir çift gözden ve yapacaklarından habersizdim.

...

Neredeyse gece boyu denizi izleyerek sahilde oturmuş ve konuşmuştuk.

Ben daha çok onu tanımaya yönelik şekilde konuşmuş olsam da o benimle alakalı hiç bir şey sormayıp sanki beni ezbere biliyormuşçasına davranmıştı.

Cidden kafamı karıştırmıyor değildi. Beni tanımayı mı istemiyordu yoksa zaten tanıyor muydu emin değildim.

İlerleyen saatlerde gece üç civarlarında eve girmiş ve biz de direkt uyumuştuk.

Yatağa birlikte girdiğimizde Mauro'nun parlayan gözlerini ve sırnaşmalarını da saymazsak uyuyabilmiştik tabii.

Sabah çok huzurlu bir şekilde yüzüme vuran güneş ışıklarıyla gözlerimi açmış olmayı dilerdim ki..

Yatağın üzerinde bağırarak tepinen Barış, elinde ki su dolu kap ile azrail gibi başımızda duran Dayı ve odanın içerisinde son ses şarkı açarak salak saçma haraketlerle deliren Yunus ile Mertens'i görerek hepsinin gazabına uğramam sonucu zorla uyandırıldım.

Uyku sersemliğiyle yatakta doğrulup gözlerimi ovuşturduğumda ayılmaya çalışırken aniden donmuş gibi duran Dayı ve Barış'a baktım.

"Ne oluyor ya.."

Yarı açık yarı kapalı olan gözlerimle dediklerime hepsi gülerken Dayı kedi severmişçesine saçlarımı karıştırarak gülüp konuşmaya başladı.

"Oy benim cücem uyanmış günaydın. Hadi sen kalk da şu ırz düşmanını bi güzel uyandıralım biz, ıslanma sen."

"Günaydın size de, epey güzel bir uyandırılma seremonisi ile uyandım."

Kıkırdayarak yataktan kalktığımda üzerime atlayan Yunusa ve Mertense gülerken bir yandan onlarla boğuşup diğer yandan Barışa ve Dayıya baktım.

Birbirlerine sırıtarak bakıp hâlâ bu sese rağmen istifini bozmadan rahatlıkla uyuyan Mauro'nun başına dikildiler.

"Bir de bana hayvan diyorsunuz ya ben bile bu sese uyanmıştım şu an."

"Sen tescilli hayvansın oğlum aşıların tam, Mauro'yu daha tescillemedik."

İkisi de atışmaya devam ederlerken Dayı'nın dediklerine gülüp aklıma gelen şeyle söyleyip söylememek arasında kararsız kalıp kıpırdandım.

"Dayı.. şey ya su soğuk mu?"

Herkes sessizleşerek sorgulayıcı şekilde bana bakarken kaşlarımı çattım.

"Ne var be sordum sadece. Gıcıksınız."

Dries sırıtarak kolumu dürttüğünde Yunus da öteki tarafımdan aynısını yapıp imalı imalı sırıtıyordu. Salaklar.

"Merak etme Kero soğuk değil su, hasta olmaz bu ırz düşmanı."

"Dayı dök hadi ya! Acuna bağladın yine heyecanlanıyorum."

Mon Amour. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin