Alıntı

497 100 101
                                    

ADAVET; “düşmanca davranış, düşmanlık.”

~~~


Genç kadın ayağındaki siyah, uzun topuklu, rugan ayakkabılarının sesinin koridorda yankılanmasını umursamadan yürümeye devam etti. Arkasında topuklu ayakkabı giymesine rağmen kendinden santimetrelerce uzun, üzerlerinde siyah takım elbise ve muhtemelen bellerinde tabanca bulunan iki koruma vardı. Topuk seslerine onların güçlü adımlarının çıkardığı sesler de eşlik ediyordu.

Hava kararmıştı, ilerledikleri koridor loş bir ışıkla aydınlatılmıştı. İçinde ürkeklik, ufak bir korku olsa da genç kadın bunu dışına yansıtmadan güçlü adımlarla ilerledi. Koridorun sonunda
camekandan çevrelenmiş ancak store perdeler sayesinde içerinin hiçbir şekilde görünmediği odaya ulaştıklarında adımları duraksadı.

Arkasındaki adamlardan biri önünde bekledikleri odanın kapısını açıp geri çekilirken eliyle içeriyi işaret etti. “Buyurun İnci Hanım, abi sizi bekliyor içeride.”

İnci hiç beklemeden odadan içeri girdiğinde arkasından kapı kapandı. İçinde anlamlandıramadığı sorular, soracağı bir hesap olduğunun farkındaydı. Aynı zamanda yapılan emrivaki nedeniyle sinirliydi. Odaya girdiği anda genişliğini fark etmişti. Sadece uzun bir masa ve etrafında
çevrelenen sandalyeler vardı, bu da bir toplantı odası olduğunu net bir biçimde ifade ediyordu.

Oda aynı koridorda olduğu gibi loş bir aydınlatmaya sahipti. Bu loş ışığın altında, uzun toplantı masasının en ucunda ona doğru bakan kahverengi gözleri net bir şekilde seçebilmişti. Aynı korumaları gibi onunda üzerinde siyah bir gömlek vardı. Yeşilleri kahvelerle buluştuğu anda kaşlarını çatarak sertlendi. “Beni neden buraya çağırdığını sorabilir miyim? Özellikle de emrivaki bir şekilde. Adamların arabamın önünü kesti. Adam akıllı çağırsaydın da gelirdim!”

“Gelir miydin?” dedi duvar kadar sert olan ses. Oturduğu koltuğa iyice yayılırken aynı üzerindeki siyah gömlek gibi kara ve keskin bakışlarını kızın gözlerinden ayırmadı. “Gelmeyeceğini bildiğim için işimi garantiye aldım diyelim.” diyerek devam ettirdi sözlerini. Sesinin tonusunda yaptığı emrivakiyi kabul ettiren bir ton vardı. İnci ise bakışlarını adamın gözlerinden çekmeden sıkıntılı bir biçimde mırıldandı. “Ne istiyorsun Boran?”

Boran, oturduğu yerde dikleşerek önünde duran siyah kapaklı dosyayı İnci’nin önüne doğru uzattı. İnci anlamaz gözlerle ona bakarken belki de Boran’ın ağzından çıkacak olan söz ikisinin de hayatını değiştirecekti. “Benimle evlenmeni…”

~~~

🌟Herkese selamlar, yeni bir kurgu ile karşınızdayım. Umarım bu kitabı da diğerleri gibi severek okursunuz...

▪︎Kurgu ve kapak şahsıma aittir...

▪︎Yeni bölümler Kaybolan Yıllar'ın finalinin ardından gelecektir.

▪︎Pek bir şey anlamadınız belki ama karakter isimlerini öğrendiniz. Nasıl, beğendiniz mi?

▪︎Sizce bu kitapta neler bekliyor bizi? Tahminleriniz var mı?

Düşüncelerinizi benimle paylaşmayı unutmayın, ilk bölümde görüşmek üzere...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ADAVETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin