~sahdow'dan~
Sonic'i odasına götürünce benim odamın karşısındaki odaya girdim. Mephiles kendini yine derslere gömmüştü. Ne zaman birşeylerden kaçmak istese böyle yapardı.
"Mepli konuşalımmı biraz?"
Kafasını sallayarak masadan kalktı ve yatağa oturdu bende yanına oturdum.
"Neler oldu?"
Elleriyle oynayarak yutkundu.
"İsteyerek olmadı"
Mephiles bana herşeyi anlatırken sessizce onu dinledim.
"Bende hayır seninle bir sorunum yok diyince sevinçle geri adım attı ama arkasında iskele yoktu sonra denize düştü bende hemen arkasından atlayarak kurtardım onu ama sonra birşey oldu"
"Ne oldu?"
"Bilmiyorum sanırım panik atak geçirdi deki gibi titriyordu eliyle kulaklarını kapatıyordu ona yaklaşmaya çalıştım ama benden korkuyor gibiydi bir şekilde sakinleştirip eve getirdim babam bizi öyle görünce çıldırdı tabi sonrasını zaten biliyorsun"
Kafamı sallayarak elimi omuzuna koydum.
"Endişelenme ikiz şuan iyi durumda ama bir dahakine lüften dikkat et"
Kafasını sallayınca bana baktı.
"Döversin sanmıştım"
Kıkırdayınca bende kıkırdadım.
"Şanslı günündesin silver benim için çok değerli ama seninde ondan aşa kalır yanın yok"
Gülümseyip bir anda bana sarılınca şaşırmıştım ikimizde nadir anlarda sarılırdık sanırım ona birşey oldu diye fazla korkmuştu. Kollarımı ona dolayarak karşılık verdim bir kaç saniye öyle kaldık.
"Tamam ikiz bedenimi geri alabilirmiyim?"
Şakayla sorduğum soru üzerine gülerek geri çekildi.
"Tamam şimdi uyu geç oldu yarın onu ziyarete gideriz"
Kafasını sallayarak ayağa kalktı bende ayaklanarak kapıya gittim.
"İyi geceler mepsi"
"İyi geceler shadowacent"
Kapıyı kapatarak kendi odama geçtim ve uyudum.
~mephiles'den~
Sabah uyandığımda her zamanki gibi elimi yüzümü yıkayarak kahvaltı için aşağıya indim herkes masadaydı.
"Günaydın herkese"
Herkes'te bana günaydın diyince kendi sandalyeme oturdum. Bizim evin saçma kurallarından biride buydu herkes tam bu saatte masada olmalıydı ve yemekte babam soru sormadığı sürece konuşmak yasaktı bir soru soracaksakta tabağımız bitince sorabilirdik ayrıca babam izin vermeden masadan kalkamazdık. Sessizlik içinde yemek yemeye başladığımızda herkes tabağına bakıyordu. Shadow henüz tabağının yarısındayken boğazını temizledi.
"Doydum kalkabilir miyim?"
Babam kafasını kaldırıp ona baktı bir süre.
"Neden yemedin?"
"İştahım yok"
"İyi tamam kalk"
Shadow kalkarken gözleriyle bana yukarıyı gösterince bende izin isteyerek masadan kalkıp peşinden yukarı kata çıktım.
"Hadi hazırlan silver'e geçelim"
Kafamı sallayarak odama geçtim ama o kendi odasına değil bir yan odaya girmişti tahminimce dünkü çocuk ordadır diye düşündüm en kısa zamanda onuda sormam gerekliydi. Her zamanki gibi siyah ve su yeşili tonlarında giyindim. Shadow odama gelince birlikte yola çıktık babam yemekten sonra her zaman şirkete geçerdi bizde rahatlıkla çıkabilirdik. Soför bizi evin önünde bırakınca aşırı gerilmiştim shadow bunu fark ederek elini omuzuma koydu ve burda olduğunu hissettirdi. Tuttuğum nefesi bırakarak ona bakıp kafamı salladım ve oda kapıyı çaldı. Hizmetçi açınca bi tık rahatlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EXORCIST
Fanfictionsonic babası'nın borcu yüzünden hayatının değişmesine engel olamamıştı, shadow ise babası'nın zoruyla yapmak zorunda olduklarına engel olamamıştı.