Hellooooo yine benn
Bakalım bu bölüm neler olacak (bende bilmiyorum) kontrol etmeden atıyorum yanlışları siktir edin(sonradan okuyup yaptığım yanlışlarıa sinir olup kendime sövücem ama kontrol etmeye üşeniyorum)
Hadi bölüme geçelim LET'S GOOOOOOOOO
____________________________________________~sonic'den~
Aradan baya bir saat geçmişti odamda takılıp akşam olmasını bekliyordum bana alınan şeyleri yerleştirip biraz kitap okudum aşağıdan gelen kapı sesiyle meraklanarak kapıya baktım ama gelen beni ilgilendirmez diyerek kitabıma geri döndüm. Boğazım kuruyunca inip su içmek için ayaklandım kapıyı açıp merdivenlere yöneldim ben salona geçince silver ve mephiles el ele gülerek içeriye geçiyorlardı.
"Offf meps aşırı iyiydin acayip eylendim"
"Bende çok eğlendim dolunay sende harikaydın"
İkili kahkaha atmayı bırakınca beni görmüşlerdi silver hemen yanıma gelerek gülümsedi.
"Merhaba yine benn"
Ona karşılık vererek geri gülümsedim.
"Evet merhaba silver dı değilmi?"
Heycanla kafasını salladı tam birşey diyecekti ki kapı çaldı. Mephiles gelen hizmetçiye eliyle dur yaparak kapıya yöneldi kapıyı açınca geri çekildi babası gelmişti. Bu adamın korkunç bir aurası vardı o gelince gerilmiştim silver bunu fark ederek kulağıma eğildi.
"Sakin ol kirpiş o kadarda kötü biri değil"
"Hmm belli seni kaçırmadı nasıl olsa"
"Eh oda doğru"
Geri doğrulunca mike silver'e bakıp gülümsedi.
"Silver hoşgeldin"
"Hoşbuldum mike abi"
Hadi be ordan abiymiş adamın nerden baksan 50'si vardı. Mephiles silver'in yanına gelince daha fazla orda durmak istemeyerek mutfağa gidip su içtim hava kararmıştı tahminimce 18:00 civarıydı. Suyumu içerek odama çıkmak için geri salona çıktım ama mike'nin gözleri beni buldu mephiles ve silver'e birşey anlatıyordu sanırım. Bana bakması üzerine gerilerek merdivenlere yöneldim ama durmak zorunda kaldım.
"Çocuk gel bakalım bi buraya"
Bana seslenince gergince ona baktım ve yanına adımladım.
"Buyrun efendim"
"Gel bakalım seninle biraz konuşalım"
Benimle ne konuşacaktı ki. Kafasıyla arkadaki odayı gösterdi.
"Geç içeriye geliyorum"
Ananı skm noluyor lan. Dediğini yaparak odaya girdim kahverengi tonlarındaydı ve bir çalışma odasıydı. Sessizce kenarda bekledim oda içeri gelerek sandalyesine oturdu ve bana karşısındakini gösterdi.
"Otur"
Oturarak ellerimi birleştirdim aşırı gerilmiştim ne konuşacaktı. Bu adam beni zaten korkutuyordu birde onunla odada yanlız kalmıştım.
"İsmin neydi?"
"Sonic efendim"
"Güzel, bildiğin üzere baban seni bize sattı"
Neden sürekli herkes bunu yüzüme vuruyordu? Yeterince yakıyordu canımı herkesin söylemesine gerek yoktu. Kafamı sallayarak ellerime baktım.
"Kaç yaşındasın sen sonic?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EXORCIST
Fanfictionsonic babası'nın borcu yüzünden hayatının değişmesine engel olamamıştı, shadow ise babası'nın zoruyla yapmak zorunda olduklarına engel olamamıştı.