Uyarı: bölümde sanki ali efe'den 5-6 yaş büyük gibi düşünerek okuyunuz. İyi okumalarrr
Ali
En hızlı şekilde bir kafeye yetişmem gerekiyordu. Cüzdanıma baktığımda taksi için yeterli param olmadığını anlamıştım. Hava hafif soğuktu. Tam benlik. Hemen dolmuş durağına yetiştip oturmuştum. Arkamdanda koşarak bir çocuk gelmişti. Yani benden baya küçük duran. Şoför tam gidecekken arabaya tıklattı.
"Şoför benim acilen kafeye yetişmem gerek. Lütfen birinin yanına sığabilir miyim...?"
Son derece kısık ve çaresiz bir sesle konuşmuştu. Şoför kabul etmişti. Cam ile aramda yarım bir bedenin oturabileceği kadar kaymıştım. Çünkü daha fazla kayarsam yanımdaki dedenin kucağına çıkacaktım.
Sarı kafalı çocuksa zor da olsa sığmıştı. En azından 2 saniyeliğine. Çocuk çok normalmiş gibi kapıyı kapattıktan birkaç saniye sonra direkt kucağıma yerleşmişti. Rahatsız değildim. Tam erkekliğimin üstüne oturmuştu. Hoşuma gidiyordu. Dudağımı ısırarak camdan bakmaya başlamıştım. Üstümdeki sarı kafa kucağımdan yavaşça düşerken kendini anında toparlayıp daha sert bir şekilde oturmuştu kucağıma. Kalçalarında sertlik hissettiğine emindim. Çocuğa kaldırmıştım.
Camdan bakarken çocuğun yansımasını görmüştüm. Gözleri kapalı şekilde sanki terapide gibi kendi erkekliğini okşuyordu. Allah'ım nereye düştüm ben. Bir anlığına yükselen libidomla ellerimi çocuğun erkekliğinin üstüne koyup okşamaya başlamıştım. Dolmuşta bizden başka kimse kalmamıştı ama daha kafeye oldukça çok vardı. Şoför önümüzde kulaklık takmış ve tamamen yola odaklanmış olduğu için çok rahattık.
Çocuk erkekliğimin üstündeki kalçalarını inatla sürtüyordu. Bende onun erkekliğini. Yavaşça yüzüne yaklaşıp dudaklarını yalamaya başlamıştım. Çocuk kucağımda yavaşça bana doğru dönmüş, bacaklarını iki yanıma yerleştirmişti. Sulu şekilde öpüşüyorduk.
Çocuk kucağımda yavaş yavaş zıplıyordu. Yavaşça erkekliğini çekiştirmeye başladığımda sesle şekilde inlemişti.
"SİKTİR"
Bu bağırmayı beklemediğim için hızla şoförün duymaması için ağzını kapattım. Hızlıca nefes alıp vermesini toparladı.
"Bir saniye benim birini aramam gerek."
Üstümdeki sarı oğlan konuşunca başımı sallayıp camdan bakmaya devam ettim. Çocuğun birini aramasıyla telefonum çalmaya başlamıştı. Çocuk şok içinde bana bakıyordu. Telefonumu çıkardığımda gördüğüm "Küçük civcivim." İsmini gördüğümde benimde gözlerim büyümüştü. Bu oydu. Bir ay önce sanaldan sevgili olduğumuz ve bugün buluşacak olduğum küçük civcivim aslında kucağımdaydı.
Son
bok gibi olmamıştır umarım
