ÖmGam Yasak Aşk

1.bölüm

Not: Hikayemizde Gamze,Haluk ile hala evli ama kötü bir ilişkileri var.Ömer müezzin ya da öğretmen değil o da bankacı :) Ömer ve Gamze bankada çalışıyorlar,iş arkadaşları.Gamze Haluk ile beraber annesinin üst katında 2.sezondaki evde oturuyor.Tuna yok.Gamze'yi çocuksuz yapmak istedim. İyi okumalar.

Bankayı kapattıktan sonra çalışanlar içerde kalmışlardı.Banka müdiresinin doğum günüydü ve onun için bir pasta siparişi verip küçük bir kutlama yapmak istemişlerdi.Pastayı kesmeden önce hep birlikte bir fotoğraf çekindiler.Gamze,pastasını yerken çalan telefonunun ekranında yazan ismi görünce gerildi.Tabağını bırakıp konuşmak için dışarı çıktı.Odadaki kimse bunun farkına varmamıştı.Ömer dışında...

Ömer,Gamze'nin evli olduğunun ve ona yaklaşmaması gerektiğinin farkındaydı.Gamze bankada çalışmaya başlayalı birkaç ay olmuştu ama onun mutlu olmadığını anlayacak kadar da tanımıştı onu.Saatine baktı.Gamze dışarı çıkalı 5 dakika kadar olmuştu.Ömer içindeki sesi dinlemeye karar verdi ve odadan çıktı.Gamze bankanın içinde değildi.Bu soğuk havada üzerine kabanını almadan dışarı çıkmış,telefonuna bakıyordu.

- Gamze,hava soğuk.Üşüyeceksin.

Ömer kabanı Gamze'ye uzattı.Gözlerinin nemli olduğunu fark etti.Onu sarıp sarmalamak istese de aylardır olduğu gibi kendini durdurdu.

-Teşekkür ederim.Bana diyorsun ama sen de üşüyeceksin böyle montunu almamışsın.Hadi içeri geçelim.

-Neden bunu seçiyorsun Gamze?

-Efendim,anlamadım?

Ömer aylardır hiç mutlu görmediği bu kadına rol yapmaktan bıkmıştı.Eğer biraz mutlu olduğuna inansaydı onu ne kadar istediğini asla belli etmeyecekti.

-Mutlu olmayı seçebilirsin.

Gamze konuşup karşı çıkmak ,mutlu olduğunu söylemek için derin bir nefes almışken birden başını öne eğdi ve ağlamaya başladı.

- Gamze,özür dilerim.Yanlış birşey mi söyledim?Tamam gel oturalım,zaten ne haddime senin işine karışmak kusura bakma gerçekten.

-Ömer ,tamam! Hayır,maalesef yanlış birşey söylemedin.Sadece yıllardır içimi yakan gerçeği beni birkaç aydır tanıyan bir adamın bile farketmesi ağır geldi tamam mı.Evet mutlu değilim.Ama belki bunu değiştirecek gücüm de yoktur.O kadar hissizleşmişimdir ki gülmek de ağlamak da fark etmiyordur artık benim için.

-Benim için fark ediyor ama.

Gamze Ömer'in gözlerine birkaç saniye baktıktan sonra bankaya doğru gözyaşlarını silerek ilerler.

-Çünkü çok güzel gülüyorsun.

Gamze beklemediği bu iltifat karşısında birkaç saniye afallar.Ömer'in arkası dönüktür.Kapı sesinden Gamze'nin içeri girdiğini anlar.Derin bir nefes verir."Ne söyledim ben!?"

Gamze ;eve yavaş adımlarla ,yolu uzatarak gidiyordur.İnsanların akşam evlerine bir an önce varmak için koşturdukları bu saatte, Haluk ile yaşadığı evin bir yuva olmadığının farkındadır.Onlar uzun zamandır aynı evi paylaşan iki insandır sadece.Kapıyı anahtarıyla açarken içerideki televizyondan maç sesleri geliyordur.

-Ooo ,Gamze Hanım.Evin yolunu bulabildiniz.

-Ne diyosun sen Haluk?Sadece 1 saat geç kaldım.Telefonda söylediğim gibi müdire hanımın doğum günü

Haluk,Gamze'nin sözünü keser.

-Evet instagramdan öğrendiğim doğum günü.

-Ya pasta kesip çay içecektik ne dememi bekliyorsun?Senden izin mi alacaktım?

-Zaten bu bankada işe başlayalı bi haller oldu sana.

Gamze içinde köpüren öfkeyi hisseder.Yanakları kızarmıştır.Sesini yükselterek:

-Tabi,sen çalıştığın yerlerde kadınlarla kırıştırdığın için herkesi kendin gibi sanıyorsun.Ben oraya çalışmaya gidiyorum.Sakın bi daha beni sorgulamaya kalkma,senin buna hakkın yok.

-Offf,yine mi aynı şeyler Gamze? Bi kerelikti diyorum ya.Hem konuşturma beni şimdi...Uzaktın benden,her manada.Yalan mı?

-Neden uzaktım acaba?Beni sürekli yetersiz hissettirdiğin için,ilgi göstermediğin,sürekli başkalarıyla kıyasladığın için olabilir mi?

-Amaan,senin dırdırını çekemem yeter ben çıkıyorum.

Gamze eskiden olsa ona nereye gittiğini sorar,durdurmaya çalışırdı.Ama şimdi en azından birkaç saat yalnız kalacağı için mutluydu.Haluk kapıyı arkasından sertçe kapatıp çıktıktan sonra Gamze mutfağa gidip koca bir bardak su içti tek nefeste.Makyajını çıkarmak için banyoya gittiğinde aynada kendine bakıp gülümserken buldu kendini.Ömer'in son cümlesi aklına gelmişti çünkü.Hemen toparlandı.Ömer'e o zamana kadar bakmadığı bir gözle baktığını fark edip telaşlandı."Uzun zaman sonra yakışıklı ve genç bir adamdan iltifat aldın Gamze,heyecanlanman normal" diye düşünerek ,Ömer'in gözlerini,ağladığında koluna dokunan elinin sıcaklığını unutmak istedi.

Ömer sabah bankaya doğru yürürken dün olanları düşünüyordu.Bir yandan içinden taşan duyguları ona söylemek,onu sarmalayan mutsuzluğun kollarından çekip çıkarmak,ölene kadar ona narin bir çiçek gibi bakmak,öpüp koklamak istiyordu.Diğer yandan Gamze'nin her akşam başka bir adamın yatağında olduğunu bilmek...Banyoda iki diş fırçası vardı elbette.Gamze'nin ve o adamın diş fırçalarını yanyana

durması,çekmecelerde kıyafetleri,belki kahve içtikleri kupalar...Bir evi yuva yapan,aklımıza bile gelmeyen gündelik şeylerden bile kıskanıyordu onu."Dünyanın en aptal adamı" diye düşündü Ömer.Kalbi Gamze'ye doğru koşmak istese de,aklı onu aylardır durdurmuştu.Reşat Hoca'nın oğlunun evli bir kadına tutulması.Olacak şey miydi?Ama ya o kadın çok mutsuzsa?"Belki de Allah beni Gamze'nin karşısına bu sebeple çıkardı."diye düşündü.Bankadan içeri girdiğinde Gamze'yi gördü.Masasında çay içiyordu.Mesainin başlamasına yarım saat vardı.O da erken gelmişti Ömer gibi.Ömer kendi masasına değil Gamze'ninkine doğru yürürken gözleri buluştu.Gamze gülümsedi.

-Günaydın Ömer.

-Günaydın,iyi misin?

-Evet evet.Dün için kusura bakma.Seni de boğdum kendi derdimle.

-Ben kusura bakmam."Hatta o denizde boğulmak isterim" dedi ama içinden...

-Ağladım karşında biraz da sesimi yükselttim galiba.

-İyi geldiyse sorun yok.Başka şeyler de yapabilirsin.(Ellerini yukarı kaldırır.) Bak karşında savunmasızım.

Gamze güler.

-Bak dün de söylediğim gibi.Gülünce çok güzelsin.Tamam ağlayınca da gözlerinin elası daha çok ortaya çıkıyor ama ben gülmeni isterim.

Gamze utanarak dudaklarını hafifçe birbirine bastırır.

-Bakıyorum da dikkatlisin Ömer.

-Yok o benim dikkatimden değil.Senin gözlerinin güzelliğinden.

Gamze'nin birşey demesine fırsat vermeden kalkar.Tam masasına doğru ilerlerken arkasını döner.

-Hee,Gamze.Bu sabah çok fotokopi işim var.Ee sen de kusura bakma diyordun.Bana bir kahve hazırlayıp getirirsin belki.İstersen bana eşlik de edebilirsin.

Gamze,Ömer'in muzip gülümsemesine bakıp kalırken kendini çay ocağına doğru giderken bulur.Ömer'in kupasını tanıyordur.Kendi kupasını da alıp kahve makinesinin tuşuna basar.