Bölüm-1

150 36 3
                                    


"Kızım dik dik bakmasana kıza!" Yakın arkadaşım Hilal'in beni uyarmasıyla gözlerimi epeydir izlediğim Melis'ten çekmiştim.

" Bir tek ben mi bakıyorum sanki?" Diyerek burnumu kıvırmıştım. Koca kantinde beni fark etmeyecek kadar doluydu etrafı.

" Bir tek sen aşık gibi bakıyorsun." Gözlerimi devirerek bacağına alttan geçirdiğim de acılı bir ses çıkatırken bir yandan da gülüyordu.

" Oy oy utanırmış!" Gözlerimi belertip ayaklanmıştım sandalyeden.

" Çenen susmayacak senin belli. Çay alıyorum istiyor musun?" Ela gözlerini kocaman açıp onayla kafasını sallarken sevimli haline gülümseyip kantin sırasına girivermiştim.

Önümde ki çocuk yıllık alışveriş yaparken sıkıntılı bir nefes vermiştim, arkamdan gelen koku ile yerimde kastkatı kesildim.

Yasemin kokuyordu, burnumun ucununun sızlaması ile aşina olduğum koku sayesinde kalbim hızlanmıştı ardından. Fazla heyecanımı belli etmemeye çalışırken sıranın bana gelmesi ile adımlamıştım.

Melis'in arkamda olduğunu bilerek heyecanımı kontrol etmeye çalışıyordum.

Kantincinin çayı önüme koyması ile beraber parayı uzatmış bardakları elime almıştım. Arkamı dönerken Melis'i burnumun ucunda olması sebebi ile az daha üzerime dökecekken son anda kolumu tutmuştu.

Yeşil gözleri gözlerimi bulurken gözlerim irice açılmış biraz gerilemiştim, elini kolumdan çekerken kaşları çatılmıştı.

" Sizin bakışmanızı mı izleyeceğiz oğlum?!" Arkadan arkadaşı bağırırken daha çok utanırken hızla yanından uzaklaşmıştım, arkamdan Melis'in çocuğa bağırma sesi geliyordu.

Çayları oturduğumuz masaya bırakırken Hilal bana ağzı kulaklarında gülerek bakıyordu. Ellerimi yanan yanaklarıma koyarken kendimi yellemiştim.

" Kemal size seslenmese bakışıyordunuz yuh!" Beni daha çok utandırmasıyla koluna geçirmiştim hemen.

" Hilal konuşmuyorsun!" Hırsla söylendiğim de önünde ki şekerlerden bardağına atıyordu.

Sırıtmaya devam ederken ağzına fermuar çekmiş gibi yaptıktan sonra susmuştu. Gözlerimi devirirek kollarımı kendime bağlamış geriye yaslanmıştım.

Önümden Melis ve Kemal geçerken eski yerlerine oturmuşlardı. Kalabalık arkadaş ortamını süzerken dudaklarım büzülmüştü. İyi hoş kızdı da arkadaş ortamı fenaydı, her boku vardı çevresindekilerin.

Uzaktan süzmeye devam ederken keskin yüz hatlarını izlemiştim, geçen seneden beri seviyordum ama adım atmamıştım. Yaz tatilinde biriyle sevgili olduğunu duyup kendi kendime kahrolmuştum.

Gözlerimiz buluşurken saniyesinde başka tarafa bakıp önümde ki çayı elime almıştım. Bana niye bakıyordu şimdi bu? Normalde bakmazdı ki!

" Hilal hadi kalk." Oflamasını hiç takmazken kolunu çekiştirmiştim. O da bardağıyla ayaklanırken bende ayaklanmıştım.

" Kanka.." Stresle Hilal'e dönerken o ise sadece bir yere kitlenmiş bakıyordu, bakışlarım oraya dönerken kantin kapısından giren Melis'in eski sevgilisi Eren'i görmemle elim ayağım boşalmıştı resmen.

Kalbimden sızı geçerken yutkunamamıştım bile. Hilal beni kolumdan çekiştirmesiyle bende bağımsız adımlamaya çalışıyordum yanında. Yine aynı hissiyatları yaşamıştım, yine üzülmüştüm.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 19 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Platonik -GxGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin