}reunion{ /Hyunlix

7. Geleceğin koruyucusu

Oy ve yorum yapmayı unutmayın~

İyi okumalar°♡°

-------

Dedikleri aklımda kalmıştı bu akşam deneyecektim C.Y.R.X gezegenine dönmeden önce, evet Aşkı seçecektim. Yongbok'un aşkına güveniyordum, o beni kurtarmak için önüme atlamıştı. Bende onu geri kazanmak için bir adım bile geri atmayacağım, deliler gibi aşık olduğum çocuğu geri alacağım yanıma.

Bedeli ölüm olsa bile.

S.w.K evreninde ki büyük kütüphanedeydim. Burada istediğim şeyi net bulurdum. Bir sürü kitap önümdeydi bir sürü sayfa çeviriyordum ama daha bir şey bulamamıştım.

Eğer şimdi bırakırsam bir yıl daha beklemem gerekebilirdi. Bizim evrenimizde böyle bir kitap kesinlikle bulunmuyordu çünkü.

Tam pes edecekken gözüm raflardan hafif parlayan bembeyaz kalın bir kitaba çarpmıştı. Yerimden kalkıp yavaşça yaklaştım kitaba.

Elimi değdirdiğimde hemen geri çekmek zorunda kalmıştım. Ve yukarısı camla kaplı olduğu için gökyüzünü görebiliyordum.

Gökyüzü bembeyaz bir ışıkla görünmüş daha sonra eski haline dönmüştü.

Neler olduğunu daha kavrayamamışken kendimi aniden bambaşka bir yerde buldum.

Burasıda neyin nesiydi böyle? Etrafa bakarak daha ne olduğunu anlamamışken aniden bir ses duydum. Korkarak o tarafa döndüm.

"SEN. Bu kitaba dokunmaya sen mi cürret ettin?"

Kocaman bir ejderha karşımda duruyordu, kanatlarını hızlı sallayarak etrafımda dönmeye başladı birden.

Sadece kafamı sallayabilmiştim.

"Bu kadar parlayan bir kitabın neye işe yaradığını bilmiyor musun!? Nasıl dokunursun kendinden emin olmadan!?"

Konuşurken sürekli kelimelerini uzatıyordu, yüksek sesle konuşuyordu. Ve kabul etmeliyim ki gerçekten ürkütücü görünüyordu.

"B..ben bilmiyordum, sadece bana yarayacak bilginin burada olduğunu düşünmüştüm."

"Bir dakika?" Diyip yanıma yaklaştı. Emin olamadım ama sanırım bedenimi kokladı tanımak için? Yani değil mi?

"Sen buradan değilsin? Sen başka bir evrene aitsin." Diyip biraz daha yakınıma geldi ve sanırım beni tanıdı. Hemen geriye çekildi ve hafif önümde eğildi.

"Siz.. Hwang Hyunjin.. Bağışlayın Prens hazretleri sizleri tanıyamadığım için."

Dedi ama hâlâ ürkütücü görünüyordu. En azından tanındım diye seviniyorum.
Herhalde bir şey yapmazdı bana.

"Sorun yok.. ama, sende kimsin?"

"Ben geleceğin koruyucusu ve aynı zamanda bedelleri olan kitapların koruyucusuyum."

Geleceğin koruyucusu mu? Bu.. işte bu çok tuhaf, bundan nasıl haberim olmayabilir ki.. savaşta baya şey kaybetmişiz sanırım.

Kafamı yana eğerek konuşmaya başladım. "Geleceğin koruyucusu demek. Bunu bilmiyordum, peki ben hangi kitaba dokundum da burada belirdiniz?"

"Dokunulmaması gereken bir kitaba. Kimse buna cesaret edemezdi, dokunduğunuz kitap sihirlidir. Ve tahmin edemeyeceğiniz şeyler vardır, bedelleri vardır. Bu sihirli kitaba ancak kendinden emin olan kişiler dokunabilir. Siz tereddüt ettiğiniz için bir anlığına yandınız."