MÜHÜR

Bölüm 4

Önümde elini bana uzatan kadına baktım. Yapmacık bir şekilde gülümsedim ve elini sıktım. Kadın belli ki şaşırdı yüzüne tükürmediğime şükretmeli diyecektim ama arkamdan ablam imalı ir şekilde öksürürünce dikkatler üzerimden çekildi. 

Ablam 'pardon' deyince bende fırsattan istifade oradan uzaklaştım. 

 Büyük avlunun önündeki merdivenden çıktım. Uzun bir koridor vardı. Duvarlarda da büyük büyük fotoğraflar.

 Önümde masayı silen kadını görünce yanına doğru ilerledim

. 'şey bir bakar mısınız? ' kadın belli ki şaşırdı arkasında biri olup olmadığına baktı. 

 'buyurun hanımım? ' ha? Bana mı dedi hanım diye? '

ilk önce benim adım defne hanımım gibi egoist laflar söylemene gerek yok ' dedim. kaşlarım kalktı. Kadın gerçek bir gülümseme 'peki kızım nasıl istersen' 'Bide benim odam nerde?' kadın elini büyük merdivene doğru kaldırdı 

'bak bu merdivenden yukarı çık solda ki 3. Oda ' tamam' dermiş gibi başımı salladım. 

Tam gidecekken 'Birde ablamın odası nerede?'diye sordum kadın güldü 'senin odanın tam yanı' tamam dermiş gibi başımı salladım.

Kadının bana gösterdiği merdivene doğru ilerlerken resimlere bakıyordum genelde o kadın ve onun kocası diye tahmin ettiğim bir adam. 

O kadının resmini görünce sinirim bozuldu.

Birde utanmaz elini öpmemi bekliyor çok beklersin!. Ne kadar ablam kabullense de ben asla ama asla kabullenemeyeceğim. 

O kadın ve o insanlar benim annemin katili. 

Merdivene ayağım takılınca düşünceler toz olup gitti.Bu kadın bana hangi oda demişti ki? 

Aman hangi oda olursa olsun. Boş bir odaya girdim. Yatağa yayılırken bir koku geldi burnuma biraz sigara kokusu biraz duş jeli biraz parfüm. Farklı bir koku. 

Yataktan doğrulduğumda odanın dolu olduğunu anladım. 

Gar dolaba doğru ilerledim. Veeee tahmin ettiğim gibi bir erkeğin odası ve klasik kıyafetler ve çok düzenli.

Odadan çıkıyım derken bir duvara çarptım. Etten bir duvar ve neredeyse kastan oluşan bir etten duvar. Bu etten yani kastan duvarın kim olduğuna bakmak için başımı kaldırdım ki. OMG!!

Bu arabada gördüğüm koca öküz ve aramızda çok az bir mesafe hatta bir dudaklık mesafe Kahve gözler, dağınık saçlar, yeni yeni çıkmaya başlayan sakallar... 

 'yuh öküz utanmasan dibime gircen' Dur bir dakika zaten şuan dibimde ??'

Ne işin var benim odamda' 

oha yuh çüş onun odası mı o koku ne lan söyleyeyim de değiştirsin yoksa üstüne bu reklamlarda ki gibi üstüne kızlar atlar. İçimden püskürürken bir yanım –Defnee mal mısın cevap ver çocuğa- Diye anırıyordu.

'Bilmiyordum senin odan olduğunu' yutkundum. 

İttirdim yani denedim öküz yerinden oynamadı 'çıksana beğğğğ!' Çenesiyle bir yeri gösterdi 'odan orda artık odama girmek için başka bir bahane bulman lazım canım' göz kırptı. 

Dışımdan ofladım. Arkama dönüp onun gösterdiği odaya doğru ilerledim.Bakışlarının hala üstümde olduğunu hissedebiliyordum. 

 Odanın kapısının kulpunu tutum ve evde çalıştığım topukların üstündeki seksi dönüşü yaptım. 'odomo gormok oçon boşko bohono bolmon lozom conom' diyerek onu biraz kalın bir sesle taklit ettim.