Kalktığımda bu gün resim dersimin olmadığını fark ettim bu nedenle dün ki gibi olmama gerek yoktu. Kahvaltıya indiğimde üvey annem yüzünü buruşturdu.Herhalde hep dün ki gibi olacağımı zannetmişti. Ama o düzen ilk resim dersi olduğu içindi. Sorularının hiç birine cevap vermedim.Kahvaltı etmeden evden çıktım o sırada Sıla aradı. Okuldan sonra onla buluşacaktık. Bana anlatması gereken önemli şeyler varmış.Okula gittiğimde en iyi arkadaşım Aslı yanıma geldi. Artık onu eskisi gibi sevmiyordum. Sanki herşeyi ona anlatmak zorundaymışım gibi davranıyordu.Bu nedenle onun sorularına da cevap vermedim. Ama son söylediği şeye çok kızdım. Bana dün Boğaç (eski sevgilim) için makyaj yaptığımı söylemişti. Bunu duyduğum an Aslı'ya senden nefret ediyorum dedim ve gittim.Hala Boğaç'ı sevdiğimi nasıl düşünmüştü. O beni aldatmıştı. O artık bitmişti benim için ondanda o Gamze'den de nefret ediyordum. Bütün derslere odaklanmak ne kadar zor olsada başardım. Bu şekilde okul hızlı bitti. Okul bittiğinde lavaboya gidip biraz toparlandım ve çıktım. Buluşmak için sözleştiğimiz yere geldim. Sıla'yı gördüm. Çok sıkılmış gözüküyordu. Oysa ben tam zamanında gelmiştim.Hemen yanına gittim. Beni görünce sevindi ve hemen konuya girmesi gerektiğini söyledi. Oturdum ve onu dinlemeye başladım. Bulut öğretmen bize hafta içi her gün parasız özel ders vermek istiyormuş dedi. Şaşırdım. Benim resmim o kadar mı kötüydü ayrıca niye ücretsiz özel ders versin. Bunu hiç bir öğretmen yapmazdı.Sonra Sıla bana formamı resim derslerinde giymem gerektiğini söyledi. Neden diye sorduğumda ise ilk resim dersinde formasına biraz boya döktüğünü görevliyi zor ikna ettigini söyledi. Ben de bunun üzerine ya o kıyafetlerde boya olursa dedim. Başka bir şey söylememe fırsat vermeden çantasından iki önlük çıkardı. Ona şaşırarak baktım ve bunları nerden bulduğunu sordum.Ressam teyzem verdi dedi. O an o kadar şaşırdım ki bir süre ağzım açık kaldı sonra yere doğru baktım ve en azından senin blr destekçin var dedim.Ayağa kalkıp yanıma geldi. O senin de destekçin tabi bende dedi ve bana sarıldı sonra vedalaştık ve evlere dağıldık.Saat geç olmadığı için yine sıkıntı olmamıştı. Her zaman ki gibi ödevlerimi yaptım ve yattım.Yarın sabah erkenden kalktım.Hazırlandım.Hemen kahvaltıya indim ve çıktım. Okula gittiğimde Aslı yine ağlayarak yanıma geldi.Benden özür diledi.Ama onu dinlemedim ve sınıfa yöneldim. Sırama oturdum. Yanıma Leyla geldi.Bu beni biraz iyi hale getirmişti. Çünkü Leyla çok komik biriydi.Onla biraz konuştuk sonra öğretmen. geldi ve derse başladık. Yine dün ki gibi yaptım . Odaklanmaya çalıştım.Zaten odaklandığımda zaman hızlı geçiyordu.Okul bittiğinde hemen çıkıp otobüse bindim.Ders baslamak üzereydi. Tam zamanında gelmiştim. Sıla ya göz kırpdım ve önlüğümü giyip yerime oturdum.Bulut hoca birkaç dakika sonra geldi. Elinde çizdiğimiz resimlerle en üstte benim resmim vardı.Hoca yerine oturdu ve ilk en beğendiği resmi göstereceğini söyledi. Benim resmimi eline aldı.Yaren Öztürk yaptığın resim çok güzel. Sadece tek bir kusur bulabildim.Hayat bu kadar üzgünlük için. kısa kendini daha az üzmelisin. Yoksa bu resimlerine çok yansımaya başlar ve insanlar senin resimlerini sevmemeye başlarlar dedi.Sonra diğer arkadaşların resimlerine geçti yorumladı.Ancak bir şey fark ettim yan gözle sürekli bana bakıyordu.Bende ona bakıyordum ama daha çok saçlarına. Çok sarılardı ve dalgalıydı ve ona çok yakışıyordu.Sanırım onu öğretmenim olarak görmüyordum.Daha çok ... ne diyorum ben! O an dersin bittiğini fark ettim ve Sıla ile vedalaşıp çıktım. Otobüse bindim ve eve geldim.Hala onu düşünüyordum bundan kendimi kurtaramıyordum. Eve geldiğimde yarın Matematik sınavım olduğu aklıma geldi. Bu nedenle biraz matematik çalıştım ve sonra koşuya çıktım o an çıktığıma pişman oldum Çünkü karşımda...
