Uyandığımda Nehir'i göremedim.Nerede olduğunu merak ederek evin içinde dolaşmaya başladım.Annem çoktan işe gitmiş olmalıydı.Her zaman ki yaptığının aksine bu sabah kahvaltı masasını toplamamıştı.Önce Nehir'i aradım ama cevap vermedi şaşırmamıştım çünkü bugün de kesinlikle bir gariplik vardı. Nehir için endişeleniyordum ne yapacağımı nasıl davranacağımı en önemlisi onu nerede bulacağımı merak ediyordum. Annemi aradım belki Nehirle birlikte çıkmışlardı ve .... Hayır kesinliklikle böyle bir şey olamazdı ki ..
Annem Nehir 'den haberinin olmadığını annesine ziyarete gitmiş olabileceğini söyledi.Kahvaltı yapmadan evden çıktım. Önce hastahaneye gittim ama Nehir'in orada olmadığını hatta hiç gelmediğini öğrendim. Çaresizce yürürken aklıma her canımız sıkkın olduğunda Nehir le gittiğimiz özel yerimiz aklıma geldi. Özel yer dediysek de filmlerdeki gibi yerin kat kat altı ya da gizli kapaklı bir yer değildi bizim ki .. Sahilde küçük bi bank...
Her gittiğimizde orada oturan kişileri zorla kaldırıp otururduk. İsimlerimiz kazımıştık tahtadan olan bölgelerine Nehir sağa ben onun hemen soluna otururdum. Bazen simit alırdık . Ama martılara atmazdık, yerdik. Her neyse.. Yavaş olan adımlarımı hızlandırdım . Akşam olmadan onu bulmam gerekiyordu. Merak ediyordum neredeydi gerçekten neredeydi bu kız.Sahile indiğimde gözüm bankta oturan bir Nehir aradı ama yine hüsran...Nehir yoktu..
Sakin sakin yürürken "Simitçiğğğ" diye bağıran adama doğru yürüdüm ve bir simit aldım. Her zaman ki banka yürürken oturmayı baklemeden simitimden bir ısırık aldım .
Acıkmıştım yahu..
Banka oturdum. Hava serinlemişti.Muhtemelen saat 5 e geliyordu . Bir an önce Nehir'i bulup ona çemkirmek istiyordum . Sabahtan beri onu arıyordum ve delirmek üzereydim.Beni düşüncelerimden uyandıran her zaman ki gibi telefonumun titreşimi olmuştu.Arayanın Nehir olduğu düşüncesiyle telefonumu cebimden çıkarıp ekranına baktım.Al işte ANNEM. Gözümü arayan kişinin yazılı bölgeden ayırdım ve saatin yazılı olduğu bölgeye baktım . '19.45'
Ben de hâla 5'e geliyor diye zırvalıyordum ne 5'i allasen ..
Korkarak,titreyerek,heyecanla,telefonu açtım veee...
- "Serraaa kızım neredesin sen kaç saattir seni bekliyoruz."Bekliyoruz.Yoruz.Uz..
- "Anne Nehir yanında mı ?"
-"Eveet . Hadi yavrum nerelerdesin ?"
Allahım sen bana sabir ver .Lütfen Amin..Annemin bu hallerine uyuz oluyordum.Neyseki Nehir evdeydi sapasağlam. Gerçi sapasağlam mı değil mi bilmiyordum ama konumuz bu değildi.Her neyse bir an önce eve gitmek istiyordum.En iyi yolu koşmaktaydı çünkü otobüs beklemek gerçekten sıkıcıydı. Kendimi böyle koşarken Güneşi Beklerken'deki Zeynep'e benzetiyordum. Koşmayı seviyordum.Ama benim ne öyle madalyalarım ne de öyle bir hocam -cihan hoca- yoktu. Zaten kendime de öyle çok güvenen biri değildim. Kendi halinde uslu bir kızdım . Tamam uslu kısmını biraz abarttım galiba. Okulda biraz yaramazlık yapıyordum. Hocanın tekerini patlattığım günü hatırlıyordum da orada da kendimi Küçük Ağadaki Memocana benzetmiştim ahh ne günlerdi..
Bunları düşüne düşüne sonunda eve varabilmiştim.Sahne benimdi...
Eve anahtarımla girdiğimde Nehirle annemin mutfakta gülüşme seslerini duydum büyük olasılıkla bulaşık yıkıyorlardı.Ama durun ben yemek yememiştim.Mutfağa girdim "Napıyosunuz siz" diye bağırdımda ikiside aynı anda "nee" diye karşılık verdiler. Evlatlık olduğuma kanıt getirmişlerdi resmen .. "Nehir ben kaç saattir seni arıyorum yaa.Her yere baktım yoktun nerdesin o telefonun niye kapalı anne sen neden haber vermiyosun ve siz burda gülüşüyosunuz dalga mı geçiyorsunuz ya ? " diye bağırdım en önemlisi beni yemeğe beklememişlerdi. Yemek benim için önemliydi tamam mı ? Ama bunu onlara söylemedim tabii.. söylersem bütün duygusallığı ve ciddiyeti bozulurdu. Şaka maka merak etmiştim . Nehir'e baktığımda gözleri dolu doluydu. Sanırım sesimi fazla yükseltmiş ve fazla ileriye gitmiştim. Ayrıca şu 'yaa' lafını da kullanmayı artık bırakmalıydım.Ergen kızlar gibiydim. Tamam ben de ergendim ama o tür lafları kullanmazdım ya da kullanırdım her neyse ..
Kızın zaten annesi hastahanede babası hapishanede ne diye bağırıyosun ki ? Allahım lütfen bana sabırla birlikte akıl da ver birazcık Amin..
"Nehir ben özür dilerim yani ben seni çok merak etmiştim ve ..
Her neyse gerçekten çok üstüne gittim affedersin" Nehir hafifçe gülümsedi ve "sorun değil" diye fısıldadı.
Sarıldık.Annemde arkamızdan sarıldı. Gönlünü almıştım şimdi ama gerçekten ben onu ararken neredeydi.Yok yok sormadan duramıyacam hooppa soordum..
"Nehir cidden nerdeydin ?"Nehir kafasını kaldırdı bir bana bir anneme baktı ve "ziyaretteydim" dedi titreyen sesiyle.Ne ziyareti olduğunu az çok tahmin edebiliyordum . Ben bu işi bırakmayacaktım...-------------------------
~ Bölüm sonu~
-------------------------
Uzun bir aradan sonra herkese tekrar merhaba başıma bir çok aksilik geldi şifremi unutum telefonum bozuldu derken bölümü sonunda yazabildim.Umarım beğenirsiniz..
Bu arada multimedya karakterlerini kimi istiyor kimi hayal gücünü kullanmak istiyor ve istemiyor multiyi siz karar verin. Yorumlarda ya da mesajlarda unutmayın. Görüşmek üzere...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yolculuk
Teen FictionMerhaba, bu benim ilk hikayem bazı yanlışlarım olabilir. Lütfen kusuruma bakmayın