2. Bölüm

175 18 11
                                    

Bölüm şarkısı;

Rita Ora- Poison

"Neyi bilmeliyim?" dedi Nefes alacağı cevaptan korkarak.

Savaş söylemek ve söylememek arasında, ikilemde kalmıştı. Donmuş ve bir o kadar da şaşkın gözlerle karşısındaki Nefes'e bakıyordu.

Bu sessizliği Savaş'ın yanındaki kız bozdu ve Nefes'in, Savaş'tan nefret etmesini sağlayacak cünleleri kurdu.

"Sen şimdi bilmiyorsundur. Aslında nasıl söyleyeceğimi bende bilmiyorum. Neden direk söylemiyorum ki? Herneyse, Savaş seninle birlikteyken, benimle de birlikteydi. Biz bunu önceden kararlaştırmıştık zaten. O senden ayrılacak ve bana gelecekti. Üzgünüm diyemem, çünkü aksine üzgün değilim çok mutluyum."

Kadın cümlelerini bitirir bitirmez Savaş'a sokuldu ve Nefes'e bakmaya başladı.

Nefes ise hiçbir şey yapmıyor, olduğu yerde dikiliyordu. Ne yapabilirdi ki?

Gözünden bir damla yaş usulca yanağına geldiğinde kafasını kaldırıp, nefretle Savaş'a baktı genç kız.

Ve daha sonra içinden gelenleri söyledi.

"Bende seni adam sanmıştım piç herif! Belki bir umut.." dedi ve cümlesini tamamlayamadan bir hıçkırık kaçtı dolgun, kırmızı dudaklarından genç kızın. Elinin tersiyle gözlerini silip, gri duvardan destek aldı.

Daha sonra fısıltı halinde "Oysaki ben çok mutluydum. Bir bebeğimiz olacak diye." dedi.

Kız söylediği şeyin Savaş'ın duyup duymadığını bilmiyordu. Şuan tek istediği buradan gitmekti.

İkisinin yüzüne bile bakmadan arkasını dönüp geldiği gibi gitti kız. Oysa ki ne güzel hayalleri vardı.. Bir umut barışacaklarını düşünmüştü. Ama gördüğü manzara karşısında ve duyduğu cümleler yüzünden bir daha Savaş'la tek kelime eder miydi bilmiyordu. Orası meçhuldu. Lakin konuşmamaları ikisi içinde, özellikle Savaş için daha iyiydi.

Savaş duydukları karşısında adeta şok olmuştu. Nefes ondan hamileydi.Demek o gece ayrılmak istediğini söylediğinde, Nefes'te hamile olduğunu söyleyecekti. Savaş içinden kendine küfürler yağdırırken sinirle ayağa kalktı ve yatağın yanındaki beyaz renkte olan komodine rastgele tekmeyi savurdu.

Nefes'in gidecek hiçbir yeri yoktu ve asla buraya gelmezdi. Ama belki karnındaki bebeği için gelirdi değil mi? Diye düşündü Savaş.

Gerçi o bile böyle birşey düşünürken bunun imkansız birşey olduğunu anlamıştı.

"Allah kahretsin!" dedi ve yumruğunu duvara geçirdi.

Yanındaki genç kız varlığını belli etmek istercesine bir kaç kez yalandan öksürdü ve Savaş'ın ateş saçan gözlerinin ona çevrilmesine sebep oldu.

Savaş sinirle kıza doğru yürüyüp, boğazından tutarak duvara yapıştırdı ve "Hepsi senin yüzünden, orospu!" dedi adeta kızın yüzüne tükürürcesine konuşarak.

Genç kız Savaş'ın elinden kurtulmaya çalışıyordu ama nafile. Savaş'a kalsa kızı şuracıkta öldürürdü, ama sırf ailesi için böyle birşey yapmıyordu.

En son elini kızın boğazından çekti ve "Sakın bir daha karşıma çıkma. Sakın." dedi sakin olmaya özen göstermeye çalışarak.

Oysa ki kız adamı çok sevmişti, ama görünüşe bakılırsa adam onu sadece bir fahişe olarak görüyordu. Bu düşünce kızın daha çok ağlamasına sebep oluyordu. Savaş hala Nefes'i seviyordu. Buna emindi ama Savaş bunun farkında değildi. Kız anlamıştı. Savaş'ın onu asla sevmeyeceğini. Bu düşünce aklına geldikçe, sanki biri kalbine hançer saplamış gibi oluyordu.

NefesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin