°•°BEKMUND GENÇLERİ°•°

••1°°

Tehlikeli çocuk Jhones⬆

Farklıydı burda her şey farklı.Bu ülke diğerlerinden çok değişikti.Aslında bu o kadarda şaşılıcak bi durum değidiki..Yani sonuçta bayaa bir zaman sonra keşfedilmiş bir şehirdi bu.Afrian adında bi adam şans eseri bulmuştu.Benimde duyduklarıma göre adam gezginmiş zaten.O da olmasa biz şuan burda olmazdık kısacası.

Kendime geliyim ben Hazar Şepnez.Benim bütün canlıların duygularını hissedebilme yeteneğim var .Tabi şöyle bir şeyde varki eğer kendimi biraz zorlarsam karşımdaki kişinin duygularını değiştirebilirim.Burda bi çok kişinin daha bunun gibi pekçok yeteneği, gizli gücü var.Bu ülkeyi diğerlerinden farklı kılanda bu ya...Burası sadece gençlerden oluşan ve yeteneklere göre bölümlere ayrılmış küçük bir ülke.Yani ülke olmasına bakmayın.Ve bu Belmund ülkesi içinde pek çok farklı ırktan insan barındırıyordu.

Birden birinin bena seslendiğini hissettim.Bu ev arkadaşım Benisti.Tamam bir çok insan var ama buraya ilk geldiğimde bana en sıcak en çok güven veren kişiydi.Evimiz bir sitenin içindeydi.Bütün evler 2 katlı.Zaten birbirinin aynısıydı.Her odamızın rengi ayrı bir renkti.İkimizde renkliliği severiz.Ama odalarımız farklıydı tabiki.Mesela benimki koyu renklerden oluşan bir odaydı.Odamda fazla renkliliği sevmezdim.Koyu renkte bir odada uyumak benim için deliksiz bir uykuydu.Saçma olduğunu biliyorum ama böyleyim yani benimki birazda batıl inanç gibi bişey açık renkli biyerde uyuyamazdım.Uyusam bile uyku maskemi takardım.

Bu seferde dürtüklendim.Tabi ya Benis bana seslenmişti.

"Artık ne düşünüyosan anca böyle bölebildim seni."dedi bana.Bende;

"Neyse işte düşünüyodum bişeyler sen niye seslendin bana?"

"Ha, evet şey dicektim ya hava çok güzel bugün ön balkonda kahvaltı edelim mi?"

"Tabi olur, açık havada yapmak daha iyi zaten."dedikten sonra mutfağa gittim.Beniste geldi peşimde ve tepsilere kahvaltılıkları dizdi.Bende bu arada omlet yapmaya karar verdim.Yumurtaları bir kaseye kırıp cırpmaya başladım bu arada tavaya yağ döktüm ve diğer malzemeleride ekleyip çırptım.Ve hazır olduğunda Benis'in yanına yani üst kattaki balkonumuza gittim.Burda evlerin hepsi çapraz bir şekilde konumlandırılmıştı.Ve gerçekten bu site bu ülkedeki en iyi siteydi ev projeleri açısından.Bahçesi bile ayrı güzel.Ben bunları düşünürken balkon kapısından balkona geçtim.Bu arada şaşırıcağım birini gördüm.Çağan Irgılıoğlu. Çocuk aşırı derecede yakışıklıydı.Ve şuan balkona dayanmış iki parmağı arasında sigarasını içiyordu.Sigara içişi bile diğerlerinden daha bi farklıydı.Onu ilk Benisle birlikte buraya taşındığımızda görmüştüm.Aynı şekilde balkondaydı.Ama bu sefer farklı olarak telefonda biriyle konuşuyodu.

Hele bir gülüşü vardıki o sert yüzünü çok sempatik ve tatlı yapmıştı.Bizim çaprazımızdaki evde oturuyo.Ve Benisten duyduğum kadarıyla 2tane çocukla daha kalıyomuş evde.Ve Çağan'ın inanılmaz gücü ellerini çok hızlı kullanabildiği.Yani tam olarak ben görmüş değilim ama Benis burdaki insanlardan duymuş.

Ben yine düşüncelerime dalmış giderken Çağan'ın sanki benim onu izlediğimi hissetmiş gibi birden bana bakması hepsini bozmuştu.İlk kez görmüştü galiba beni.Bu anda Benis"Nereye bakıyosun?"dedi bana.Gerçekten haneye tecavüz gibi çocuğu izliyodum burdan.Bu hiç doğru değil.Bu yüzden hemen masaya oturdum.Kahvaltımızı yapmaya başladığımızdan kısa bir süre sonra bi anda bi ses geldi.Ve gökyüzüne doğru kıvılcımlar yükselmeye başladı.Bu oydu Jhones!!
Tehlikeli serseri şimdi burda ne arıyorduki..

Burda yeniyim buda ilk hikayem biraz acemice ama elimden geldiği kadar olaylı ve gizemli yapmaya çalışıcam.Okursanız ve arkadaşlarınıza önerirseniz çok sevinirim.:*:*:*