1.EV KUŞU

50 15 5
                                    

Sade bir hayatım vardı. Eğlenceli biri değildim. Ben ki odadan dışarı çıkmaz eve misafir geldiğinde kapıları sımsıkı kapatan yalnızca tuvalet ve yemek ihtiyacımı giderebilmek için evin diğer bölümlerini kullanan biriydim.

Yedi yirmi dört uyurdum. En sevdiğim şeydi uyumak, en büyük hobim hayallerimdi. Gerçek hayatta asla olmayacak ucu fazlasıyla kaçık hayallerim...

Bursanın en lüks caddesinde -elit mekanda- oturuyorum. Fakat bu kimin umrunda! Evden dışarı çıkmayan biri için nerede oturduğun önemli değildir. Benim için de öyle.

"Burçaaaaakkk.. Dinliyor musun sen beni? "

"Yaa evet.." dedim umursamayarak. Başımıda sallamıştım onaylarcasına ama tatmin olmadı belli ki.

"Kızım biliyorum inanmazsın böyle şeylere sana da ilk defa bakıyorum. En azından heyecanlıymış gibi davransan."

" İllaki yapmacık olayım yani. "

"Of her neyse moralimi bozamazsın. Ben gördüğümü söylüyorum ister inan ister inanma. İşte tam şurada görüyor musun bir çocuk var uzun boylu. Sarışın biri renkli gözlü."

"Biraz daha zorlasan çocuğun annesinin kızlık soyadını bulacaksın Kumsal." Dedim. Sinirlenmişti ama belli etmedi. Benim canım arkadaşım. Yalnız olmadığımı bu üç baş belası yanıma gelince hissederdim. Yanlarında öyle bir eğleniyordum ki başkasıymış gibi davranmak zorunda kalmıyordum. Ben zaten beceremem başkası olmayı neysem oyum. Ama bu çılgınlar içimde ki deliği çıkarıyorlar dışarı.

"Ohaa inanamıyorum. Bu fincanda sadece bir kısmet yok ikincisi de şurada. Ne ballısın haa."

"Ağzında ki baklayı diyorum çıkarsan artık Kumsal. Anlat Burçak'a da hepimiz rahatlayalım" dedi Elisa. Açık kahverengi saçları, simsiyah gözleri vardı. Beyaz tenliydi oldukça hoş bir kızdı.

"Off heyecan diye birşey yaşatmıyorsunuz insana." dedi Kumsal, sarıya yakın ama tam sarı da olmayan kumral saçlarını geriye atarak devam etti.

"Güzel Sanatlar Lisesinde bir çocuk vardı hatırlıyor musun bizim okulun hemen yanında ki okulda.. İşte orda hani barlarda şarkı söyleyen çok havalı bir çocuk bütün kızlar peşinde koşuyordu hani..."

"Ben heyecanlandım hadiii." dedi Merve en sonunda benim gibi oda esmerdi. Kısıktı gözleri uzun boyluydu. Çok tatlı bir kızdı. Bunların üçü de benim için en güzelleriydi zaten.

"Burçak heyecanlansın diye uğraşıyordum ama olmayacak gibi görünüyor. Neyse Kerem senden hoşlanıyormuş lise hayatımız boyunca hiç te çaktırmadı be vicdonsızz. Ama bana herşeyi anlattı. Dayanamadım be Burçak. Biliyorum şuana kadar kimseyle çıkmadın. Düşünmüyorsun ama çocuk seni ciddi anlamda seviyor. Ben inanmasam zaten sana söyler miyim? Sen benim can ciğerimsin üzülmeni istemem. Bunu biliyorsun ve o seni üzmez ben onayı verdim..."

"Hayır diyeceğimi bile bile amma konuştun be güzelim ses tellerine yazık."

"Ben biliyordum böyle olacağını" dedi Elisa gayet rahat bir şekilde. Merve ve Kumsal birazcıkta olsa üzülmüş gibiydiler.

"Herneyse" dedi Kumsal ve elindeki kahve fincanını evirip çevirip tekrar bakmaya başladı. "Kerem'i uydurmuş olabilirim ama bu çocuğu uydurmuyorum emin ol. Ahanda şurada bak esmer de birşey."

Diğer kızlarla birlikte gülmeye başladık."Neee?" diye bağırdı Kumsal. "Merve'ye baktığımda hepsi bir bir çıkmadı mı? Evinizden birşeyler çalınacak dedim ve evlerine hırsız girdi. Ona gülmediniz buna neden gülüyorsunuz?"dedi kendini savunmak istercesine.

HATIRLAYAMADIĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin