Womaniser(Sirius Black Fanfiction)

5.Bölüm

"Lordum, istediğiniz gibi kızı turnuvaya soktum. Ama Dumbledore ve birkaç kişi daha şüpheleniyor. Ayrıca kızın gücünü de sanırım o ve bizden başka bilen yok. Fakat Lordum bu işi nasıl yapacağız. Okulda bakanlık ve güçlü büyüler bilen bir sürü büyücü var."
"Josh Smee...Benimle Dumbledore'un öğrencisi gibi konuşma. Onlar engel değil. Ancak kızın gücünü bilmemeleri çok iyi. Çünkü Jonesların kızını ele geçirirsek hepsi zaten ölecek. "

> > > > > > > > > > > > > > > > > > > > > >

"Profesör, ben adımı kadehe atmadığımı daha önce de söylemiştim. Neden hala ben şampiyonum."
"Bak Regina, okulda bir casus var. Sen şampiyon olana bu konuda emin değildik ama artık durum iyice ciddileşti. Ve korkarım ki bu casus Voldemort'un casusu." Regina'nın ağzı bir karış açık kalmıştı. Ailesi ondan çok çekmişti. Hayatlarının yarısını ondan kaçarak yaşamışlardı. Tabi annesi son seferde kaçmayı başaramamıştı. Of bunu hatırlamaktan nefret etse de gerçek buydu. Annesini 4 yıldır göremiyordu. Voldemort onu esir almıştı. Demek şimdi onun peşindeydi.
"Profesör, neden ben?"
"Ben de emin değilim Regina. Anneni de esir tutuyordu. Ama seni de neden istediğini bilmiyorum. Sende özel bir şey olmalı. Voldemort'un istediği bir şey. Böyle bir özelliğin var mı ya da biliyor musun? " Regina doğruyla yalan arasında kaldı. Annesi her zaman özel gücünden bahsetmemesini söylerdi. Zaten annesini de kendi özel gücünden dolayı esir almışlardı. O da gizleme büyüleri, hortkuluk gibi şeyleri çıplak gözle görebilirdi. 10 km uzaklıktaki her şeyi görebilirdi. Ama eğer Dumbledore'a söylemezse annesi gibi o da korumasız kalacaktı.
"Profesör aslında biliyorum. Ben..şey...zamanı durdurup başlatabiliyorum. Ama bunu ben ve ailemden başka kimse bilmiyor."
"Görünen o ki Voldemort da biliyor. Annenden öğrenmiş olmalı. Cruciatus veya Veritaserum ona istediği cevapları vermiş gibi gözüküyor. Bak Regina. Sen de bir şampiyon olarak kalacaksın ama bütün etaplarda kimsenin beni göremeyeceği şekilde yanında olacağım. Bundan sonra arkadaşlarına da dikkat etmelisin. Çünkü sadece sen değil onlar da tehlikede."
"Peki profesör. " dedi ve odadan çıktı. Bunların hepsi fazlaydı.
"Hey, seni merak ettim. İyi misin? Dumbledore bir çözüm bulabildi mi?"
Bu sesi ne zaman duysa kalbi sıkışıyordu. Nedenini bilmese de Regina aynı duygudan bu kişinin Sirius olduğunu anladı ve bakışlarıbakışlarını yerden kaldırdı.
"Sağol. İyiyim." Bu 2 kelimeden sonra Regina arkasını dönüp gitti. Çünkü Dumbledore haklıydı. Arkadaşlarım da tehlikedeydi. Sirius ağzı açık arkasında birkaç saniye kaldıktan sonra kendine geldi ve Regina'nın peşinden gitti.
"Hey! Arkadaş olduğumuzu sanıyordum Jones." Of. Ona Jones dediyse kesinlikle kızmıştı.
"Öyleyiz zaten. Sadece...şey...turnuva için büyü çalışmalıyım. Sonra konuşuruz. " bu sefer daha da hızlı bir şekilde bahçeye gitti. Sirius' u arkasında ikna olmamış bir şekilde bıraktığını biliyordu ama onu tehlikeye atamazdı. Şimdi. Eh en azından Dumbledore yanında olacaktı. Yine de büyü çalışmalıydı. Tılsım sınıfının boş olduğunu görünce oraya girdi. Mutlaka lazım olacaklardan biri çağırma büyüsüydü. Onu gayet iyi yapıyordu. Başka ne tür büyüler lazım olabilir diye düşünürken kapıdan sesler gelmeye başladı. Regina çalışmayı bırakıp asasını kapıya doğrulttu. İçeri bir adım atılınca Regina tanıdık bir koku geldiğini fark etti. Ama bu Sirius değildi. Bir adım daha ve bir tane daha...Regina'ya o kadar yaklaşmıştı ki 3 cm daha yaklaşsa dudakları değecekti.
"Sen neden bu kadar özürlüsün Smee?"
"Ah, lütfen. Buraya özür dilemek için geldim Regina. Emily bir hataydı. Ben sonradan fark ettim ki asıl ihtiyacım olan kız en yakınımdakiymiş. Ben sana aşıkmışım." Regina bugun 2. kez bayılacak gibi hissetse de bu çok uzun sürmedi çünkü hemen sonra şok duygusu dudağına değen dudaklarla bedenini sardı. Regina Josh'u itmeyi denese de o kadar güçlü değildi ama sonunda onun kollarından sıyrılmayı başardı ve son bir kez daha "Seni tanıdığım güne lanet olsun" bakışını atarak sınıftan çıkmaya yeltenirken kapıda gördüğü kişiyle bu sefer gerçekten bayıldı.

> > > > > >> > > > > > > > > > > > > > > > >

"Sen gidebilirsin Black." Regina yavaş yavaş kendine gelirken duyduğu ilk cümle karşısında birden kendini yataktan attı. Etrafa baktığında Hastane Kanadı'nda olduğunu gördü ama garip olan Sirius Josh ve onu gördükten sonra bile onu orada  bırakmayıp buraya getirmişti.
"Madam Pomfrey, onunla biraz konuşabilir miyim?"
"Kendini yormazsan tamam. Çünkü gerçekten fazla şok geçirmişsin." Regina tamam anlamında başını salladı ve bir köşede bekleyen Sirius'a doğru yürüdü.
"Bak. Gördüklerin ciddi değildi. Josh beni zorladı ve cok güçlüydü. Ben...ben ondan kurtulamadım."
Sirius ne düşündüğü belli olmayan ifadesini bozmadan kafasını yerden kaldırdı.
"Bana açıklama borçlu değilsin. Ne de olsa bugün itibariyle arkadaş bile değiliz. " cümleyi baştan sona yumruğunu sıkarak söyledi.
"Hayır. Sirius. Arkadaşız. Sadece..-"
"SADECE NE ?!"Anlaşılan artık sabrı taşmıştı. Ve kesinlikle kıskanmıştı.
"BANA BAĞIRMA!"
"O ZAMAN ANLAT. NEDEN BENDEN KAÇIP BOŞ BİR SINIFTA SMEE İLE ÖPÜŞÜYORSUN ?!"
"Senden kaçmayı istediğimi mi sanıyorsun. Eğer senden uzak durmazsam sen de tehlikede olursun. Ayrıca Josh'u BEN ÖPMEDİM!"
"Neden tehlikede olayım? Anlamıyor musun? Seni...of...ne tehlikesinden bahsediyorsun?" Regina ona her şeyi anlatmaya karar verdi. Aptal bir turnuva ve burunsuz kel bir adam için Sirius'tan vazgeçemezdi. Ayrıca ne kadar inkar etse de ondan galiba hoşlanıyordu.
"Bak. Ben adımı kadehe atmamıştım. İşte. Okuldaki bir casus beni turnuvaya sokmuş. Voldemort'un casusu. Ve eğer yakınımda olursan sana da işkence çektirebilir. Tıpkı annem gibi." Regina son kelimeleri fısıltıyla söylemesine rağmen gözleri dolmuştu ve birden kendini Sirius'un kollarına attı. Sirius ise ona sıkıca sarıldı ve saçlarını okşadı. 
"Regina, üzgünüm. Ben böyle olduğunu bilmiyordum. Ayrıca annen için de Üzgünüm. Her ne kadar ne olduğunu bilmesem de."
"Önemli değil Sirius. Zaten burunsuz bir herifin peşimde olması yüzünden senden vazgeçmeyeceğim." İkisi de birbirine daha sıkı sarıldı.

> > > > > > > > > > > > > > > > > > > > > >

"Yavaş ye. Kıtlık henüz çıkmadı. " Regina ağzından sarkan tavuk ve çatalındaki 10 patatesle Sirius' a baktı. Ve güldü. Tabi gülmesiyle de neredeyse boğuluyordu ama karşısındaki daha önce hiç görmediği kız bir büyü mırıldanıp onu kurtardı. Hiç görmemesi doğaldı çünkü Sirius onu Gryffindor masasına davet etmişti ve kız 6. sınıf gibi gözüküyordu.
"Ben Belle Swan. "
"Regina Jones."