8.BÖLÜM

1.8K 111 33
                                    

Lucy'nin Ağzından
Telefonu kapattıktan sonra yüzümü salak bi gülümseme almıştı. Ben hala olduğum yerde gülümsemeye devam ederken Mira-san yanıma geldi.
Lucy.. Biraz konuşalım mı ? (Mira)
Tabiki de Mira.. (Lucy)
Mira'yla dışarı çıktık ve mekandan uzakta sessiz bir yere geldik. Mira gözünü bir yere dikmiş oraya bakıyordu.
Neler oluyor Mira ? Anlatmak ister misin ? (Lucy)
Evet... Anlatmak isterim ama Lucy. Öncelikle bugün olanlar için Lisanna adına senden özür dilerim. (Mira)
Ah... O mu ? Hiç önemli değil böyle şeyler oluyo zaten hep.  Üzüldüğün şey bu muydu ? (Lucy)
Hayır.. Sadece.. Lisanna'yı görünce ailemi nasıl öldürdüğü aklıma geldi.... Ve...... Ben.... (Mira)
Gözleri doldu ve ağlamaya başladı. Ona sarıldım ve saçlarını okşamaya başladım.
Endişelenme... Istediğin kadar ağla. Ben Burdayım... (Lucy)
Ben böyle dedikten sonra Mira bağırarak ağlamaya başladı. Bir süre sonra ağlaması durdu. Ve bana döndü.
Nasıl öldüklerini merak etmiyor musun ? (Mira)
Ediyorum. Ama sen anlatmak istemediğin sürece seni zorlamam. (Lucy)
8 yıl önceydi. Ben ve küçük kardeşim Elfman dışarı oynamaya çıkmıştık. Lisanna'ysa mutfakta bebekleriyle oynuyordu. Annem ona ocaktan uzak durmasını söylemiş ve sivri aletler olsun tehlikeli aletler olsun hepsini kaldırmış. Ama Lisanna onu  dinlememiş. Ocağı yakmaya çalışmış, yakamamış. Ama gaz düğmesini açık bırakmış. Sonra ocağı bırakıp oyun oynamaya devam etmiş. Evde tuhaf bir koku yayıldığını anlayınca evden çıkıp bizim yanımıza geldi. Ben neler olduğunu sorduğumda bana bunları anlattı. Ben ve kardeşim Elfman hızla eve koştuk. Evde çok yoğun miktarda gaz vardı. Bir parça bez alıp onunla ağzımızı kapattık ve annemlerin odasına koştuk. A-ama ç-çok geç k-k-kalmıştık. O-o-onlar ö-ö-ölmüştü. Ben ve Elfman onların başında ağlarken Lisanna gülüyordu. Ona neden güldüğünü sorduğumuzda. "Onlar gitti. Ve sizi sevecek kimse kalmadı" dedi dışarı çıktı. Biz onun arkasından gidecekken E-elfman'da yere yığıldı. Hızla onun yanına koşmuştum. Bana en son söylediği şey "Git Nee-chan yoksa öleceksin Ve...Onu Affetme..." olmuştu. Ben onsuz gitmeyeceğimi söylerken o çoktan gözlerini kapatmıştı. Görüşüm bulanıklaşınca hızlı adımlarla odadan çıktım. Tam kapıdan çıkacaktım ki. Gözlerim kapandı. Sonra gözlerimi açtığımda hastanedeydim. Ve tüm a-ailem ö-ö-ölmüştü... (Mira)
Cümlesini bitirdiğinde ağlamaya başladı. Ona sımsıkı sarıldım. Bende ağlamaya başladım.
Ben.... Senin küçük kardeşin olurum.... Merak etme.... Ben her zaman yanında olacağım.... (Lucy)
Başıyla onayladı ve sımsıkı sarıldı tekrardan. Bende ona sarıldım. Biz böyle ağlarken Laxus geldi.
Sizi ağlarken görmek şaşırtıcı. Özellıkle seni Lucy... (Laxus)
Haklıydı. Ben ağlamazdım. En zor durumda bile gülümsemeye çalışırdım.
Mira'dan ayrıldım. Gözyaşlarımı sildim. Laxus'a döndüm.
Neyse. Ben sizi yalnız bırakayım. Görüşürüz.. (Lucy)
Yanlarından ayrıldım ve bizimkilerin yanına gittim.
Nerdeydin Lucy. (Levy)
Hiç. Mira'yla biraz konuştuk. (Lucy)
Oi. Sen Iyi misin ? (Rogue)
Aslında iyi sayılmam. Eve gitmek istiyorum. (Lucy)
Tamam. Ben seni bırakıyım o zaman. (Gerard)
Hiç gerek yok Gerard. Sen Erza'nın yanında kal. Malum erkekler ona bakar. (Lucy)
Biz sırıtırken Erza ve Gerard kızarıyordu.
Neyse ben kaçtım. (Lucy)
Onların yanından ayrıldım. Ve mekandan çıktım. Arkamdan ayak sesleri geliyordu. Arkamı döndüğümde gelenin Rogue olduğunu anladım.
Neden geldin. (Lucy)
Bu saatte Dostumu tek başına bir yere göndermem. Seni eve bırakıcam düş önüme küçük hanım. (Rogue)
Hey... Aynı yaştayız!!! (Lucy)
Dedim sinirle oysa gülmeye başladı. Bende bir düre sonra gülmeye başladım. Ve yürümeye başladık.
Sting'in böyle bişey yapacağı aklımın ucundan geçmezdi. (Rogue)
Benimde. Ama artık boşver. (Lucy)
Gerçekten seni seviyor gibi duruyordu. (Rogue)
Boşveerr. Hem benim sevgilim var. (Lucy)
Rogue bir anda durdu. Bana baktı.
Ciddi misin sen ? Daha bugün ayrıldınız!! (Rogue)
Aslında ben ondan sadece hoşlanıyordum. Ve Sting geldiği zaman ruhsal bir çöküntü yaşadığım zamanlardı. Yoksa biliyorsun ben sevmediğim sürece kimseyle çıkmam.. (Lucy)
Biliyorum biliyorum.. Ee kim bu şanslı. (Rogue)
Sakura saçlı var ya Natsu. Natsu Dragneel. (Lucy)
Neee!!!!!! Ciddi misin sen!!!! Tamam biliyorum Pembe saça bayılıyorsun ama sadece bir saç rengi için birisiyle çıkılmaz Lucy!! (Rogue)
Alnıma küçük bir fiske attı. Ben alnımı tutarken konuştum.
Ben onu saç renginden dolayı sevmiyorum. O olduğu için seviyorum. Bu arada acıttı şapşal!! (Lucy)
Rogue bana gülümsedi ve kolunu omzuma attı.
Demek Küçük Lucy'miz büyümüş. (Rogue)
Ben ona "Ya ya ne demezsin" bakışı attım. O sırada eve gelmiştik.
Hadi eve git. Daha bende eve gidicem. (Rogue)
Tamam tamam gittim. Iyi geceler. Getirdiğin için saol. (Lucy)
Önemli değil Her zaman. Iyi geceler. (Rogue)
Dedi ve gitti. Bende eve girdim. Odama doğru ilerlerken. Bir anda wendy-chan'ın odasını hazırlayacağım aklıma geldi. En ışık alan odaya doğru ilerlemeye başladım. Kilidini açtım. Ve içeri girdim. Odanın bir duvarı tamamen camdı. Aslında evdeki tüm odaların bir duvarı camdı. Yatağa doğru ilerledim ve üstündeki çarşafı yere attım. Aynı şekilde gardrop'un şifonyer'in armut koltukların üstündeki çarşafları da attım. Yarın hizmetlilere buranın iyice temizlemelerini söylerim. Kapıyı aralık bıraktım ve odama gittim. Yatağa uzandığımda bugün başıma gelenleri düşünürken uyuyakalmışım.
...
Başımdaki sesle gözlerimi araladım. Sesin olduğu tarafa döndüğümde Rika (Hizmetli) bana sesleniyordu.
Ne oldu Rika ? (Lucy)
Lucy-sama Laxus-sama geldi. Bahçede sizi bekliyor efendim. (Rika)
Gözlerimi açtım. Hemen yataktan kalktım banyoya girmeden önce Rika'ya seslendim.
Rika!!! Kapısı açık olan odaya 3 tane temizlikçi gönder bugün o odayı pırıl pırıl yapsınlar!!!! (Lucy)
Siz nasıl isterseniz efendim!!! (Rika)
Üzerime püsküllü bol bi tişört altına da bi tane şort giydim. Saçımı da yandan bol örgü yaptım ve bahçeye indim.
Günaydın!!!! (Lucy)
Günaydın Lucy-san. (Wendy)
Günaydın!!! Lucy!! (Mira&Laxus)
Laxus keşke haber verseydin. Hazırlık yapardık. Rika!!! Bahçeye bir kahvaltı sofrası hazırlar mısın !!!(Lucy)
Bekle bekle. (Laxus)
Hayatta olmaz. Buraya kadar gelmişsin kahvaltı yapalım beraber. (Lucy)
Iyi bakalım (Laxus)
Wendy-chan!!! Sana odanı göstermek istiyorum!!!! (Lucy)
Wendy-chan'ın elinden tuttum odaya doğru koşmaya başladık.
Hey Lucy-san.... (Wendy)
Hızla merdivenleri çıktık ve bende hemen odanın kapısının önüne geçtim.
Hazır mısın ?? (Lucy)
H-hai!!! (Wendy)
Kapıyı açtım ve içeri girdim.
Gelsene Wendy-chan (Lucy)
Wendy-chan içeri girdiğinde bayağı şaşırmıştı.
L-l-lucy-san b-b-bu.... (Wendy)
Beğenmedin mi ? (Lucy)
H-h-hayır b-burası çok güzel... (Wendy)
Gülümsedim. Beğenmene sevindim. Normalde odayı süsleyecektim. Ama nelerden hoşlandığını bilemedim. Bugün burası temizlenecek. O zaman beraber senin zevkine göre düzenleriz. İstersen odanın rengini de değiştiririz. (Lucy)
Wendy-chan'ın gözleri parlıyordu.
Bana evinizi açtığınız için teşekkür ederim Lucy-san (Wendy)
Ne demek... Asıl ben teşekkür ederim. Artık şu kocaman evde tek başıma olmayacağım. Gülümser. Bu arada hangi Liseye gidiceksin. (Lucy)
Fairy Tail Lisesine Gülümser. (Wendy)
Benimle aynı Lise. Gülümser. Seni arkadaşlarımla da tanıştırırım. (Lucy)
Teşekkür Ederim Lucy-san. (Wendy)
Kahvaltıya inelim mi artık. (Lucy)
Hai!!! (Wendy)
Bahçeye indik. Sofra hazırlanmıştı. Hatta Laxus ve Mira sofrada bizi bekliyorlardı.
Geldik!!! (Lucy)
Sanki geç kaldınız biraz. (Laxus)
Amann Nolcak.. Hadi Wendy-chan (Lucy)
Oturduk ve kahvaltımızı yapmaya başladık.
...
Wendy-chan'la okula doğru ilerliyorduk. Sonra Erza ve Gerard geldi.
Günaydın Lucy. (Erza)
Günaydın Erza. (Lucy)
Günaydınlar Hanımlar. Gülümser.(Gerard)
Günaydın beyfendi. Gülümser (Lucy)
Bu arada Lucy. Bu kız kim? (Erza)
Bu Wendy Marvel. Liseye yeni başladı. Benimle aynı evde yaşıyoruz. Laxus'un kuzeni. Gülümser. (Lucy)
Demek öyle. Merbaha Wendy-chan. Ben Erza Scarlet. Bu yanımdaki de Gerard Fernandes.
Tanıştığıma memnun oldum efendim. (Wendy)
Bizde memnun olduk Wendy-chan. (E&G)
Hadi gidelim yoksa geç kalıcaz. Hem Lucy konuşmamız gerekenler var. Sting'le ilgili. (Erza)
Tamam Erza konuşuruz. (Lucy)
Okula vardığımızda gözlerim Natsu'yu arıyordu. Ama onun yerine bizimkileri buldu. Gülümseyerek onların Yanına gittim.
Günaydın millet!!! (Lucy)
Günaydın!!! (L&J&R)
Bu kız kim Lucy ? (Juvia)
Bu Laxus'un kuzeni Wendy Marvel. Artık bu okulda okuyacak. (Lucy)
Anlıyorum. Hoşgeldin o zaman Wendy. Ben Juvia Locksar. Bu yanımdaki kız da Levy Mcgarden. Bu emo tipli cool çocuğumuz da (Y.N: sjdjjfjfjfjd) Rogue Cheney. (Juvia)
Emo tipli mi!!! Ne kadar da ayıp Deniz Canavarı!!! (Rogue)
Kapa çeneni!!! Kız saçlı!!! (Y.N: Kız saçlı nedir jdjfjgfjfj) (Juvia)
Yeter!! Kavgayı kesin!!! (Erza)
H-hai Erza-san....  (J&R)
-San..... ??? (Erza)
Hepimiz gülmeye başladık. O sırada Rogue ortaya lafı atıverdi.
Hey Lucy. Artık söyleyecek misin ? (Rogue)
Neyi.... Neyi söyleyecek??? (Juvia)
Haklısın söylesem iyi olacak. Ben Natsu Dragneel'le çıkmaya başladım. (Lucy)
Bizimkiler şok oldu. Söze Juvia başladı.
Ee normaldi sonuçta bizim takımdan başka birisini ilk defa öyle korudun. (Juvia)
Juvia haklı. Biz anlamıştık az da olsa bişey hissettiğini. (Levy)
Erza ve Gerard'da kafalarını salladı.
Neyse tebrikler Lu-chan!!! (Levy)
Evet.. Tebrikler!!!! (Juvia)
Tebrik ederim Lucy-san. (Wendy)
Aferin sana Lucy!!!! Sting'den bişey olmazdı zaten!! (Erza)
Erza haklı. Sting'i boşver. Natsu-kun'la mutlu ol Lucy. (Gerard)
Teşekkür ederim. Minna..... (Lucy)
Neyse hadi sınıfa geçelim yoksa derse geç kalıcaz. (Juvia)
Hadi gidelim o zaman görüşürüz minna. (Lucy)
Erzaların yanından ayrıldık ve sınıfa gitmeye başladık. Koridora girer girmez yine etrafımız sarılmıştı. Ben onlara gülümserken Juvia ve Levy el sallıyordu. Kalabalığı geçerek sınıfa girdik. Gözlerim Natsu'yu arıyordu. Sınıfa gözlerimle taciz ederken Natsu'yu gördüm. Onun yanına doğru koşarken aynı zamanda el sallıyordum.
Natsu!!!!! (Lucy)
Natsu bana doğru döndü. Kocaman gülümsedi ve bana doğru geldi. Ben kollarımı onun boynuna dolarken oda kollarını belime doladı. Yüzünü saçlarıma gömdü.
Seni özledim.. (Natsu)
Bende seni özledim. (Lucy)
Biz böyle sarılırken tüm sınıf bize bakıyordu. Onları aldırmadan daha da sıkı sarıldım Natsu'ya.
L-l-lucy b-b-boğuluyorum. (Natsu)
Natsu öyle diyince ayrıldım ve gözlerine bakmaya başladım. Oda aynı şekilde benim gözlerime bakıyordu.
Yazar'ın Ağzından.
İki genç aşkla birbirlerine bakıyorlardı. Ama kapıdan onlara nefretle bakan bir çift gözü bilmeden...
.
.
.
.
.
Bölüm Sonu ^^^^
Umarım beğenmişsinizdir. Yorum yapmayı ve votelemeyi unutmayın Lütfen ^^^
Bir sonraki bölüm geç gelebilir taşınıyoruz da ^^
Yazar-chan'dan Sevgiler ^^^

Popüler Ve Ezik (NALU FANFIC)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin